Bir Delikanlının Günlüğü
Günlük yazmayı alşıkanlık haline getiren bir Delikanlı(!)nın öyküsü.
Günlük yazmayı alşıkanlık haline getiren bir Delikanlı(!)nın öyküsü.
Her iş yerinde birer atık parçası muamelesi gördükten sora bir mağazanın önünde palyaço kostümüyle bir iş buldum .
Koca bulmak umuduyla birkaç sene önce ülkemize gelen ve haber bültenleriyle gazetelere konu olan Kuni isimli bayana yazılmış bir mektup...
-Ulan yalancı piç, kim görmüş ulan beni? Nataşaların peşinde gezmişim. En kıralı elli dolar bunun. İstesem kırkını birden satın alırım. Tamam, Rus kızları benim dükkâna geldiler. Edebimizle, adabımızla esnaflığımızı yaptık. Gömlek, çamaşır falan, birkaç gıldır gıcık alıp gittiler. Kızlarla bir işim olsa birine takılırım. Üçünü birden ne yapayım
Tiradı belli bir sahnedeymiş gibi ardından da ;
‘’ yüksek yerlerde tanıdıklarım var ‘’ demesin mi ?
Cumhurbaşbakan. Böyle büyüüük bi adam işte, cumhurbaşkanından bile büyük. Ben büyüyünce ondan olcam.
Kan emici vampirler …
Taze etle beslenen timsahlar …
Kemik yalayıcı kemirgenler …
Adem peygamberden milyonlarca yıl sonra bir Adem gelir dünyaya. İnce yüzü, sivri burnu ve yer yer kırmızı lekelerin bulunduğu suratında, gökkuşağı renklerine ev sahipliği yapan iki küçük menevişli gözleriyle ve ters hilal şekli çizen dudakları ona saf bir insan görünümü veriyordu. Aslında iyi bir insandı Adem. Ama alkol
Kendi kendime neşeli, eski bir şarkı mırıldanmaya başladım. Kendimi daha doğrusu beynimi bir şeyle meşgul etmeliydim. Yoksa bitmeyecekti bu aksi gün. Evet bu günde var bir aksilik. Tüm bu güzelliklerin arasında göremediğim, duyumsayamadığım bir aksilik olmalı; beni rahatsız eden, bu iğrenç kelimeleri beynime sokan. Yoksa insan nedensiz, durduk
Ayağa kalkıyorum sakince, ‘ilişkimize bakış açılarımız biraz farklılaşmış bana göre. En iyisi bir süre ayrı kalıp, düşünelim.’ Diyorum büyük bir kararlılıkla. Aferin bana, da ne düşüneceksek? ‘Eşyalarımı toplayayım .’diye de ekliyorum hemen. Kaçamak bir bakış, acaba ne yapacak? Salak Selin, ne bekliyordun ki, adamın fikri, zikri belli. Bu
İşte tam da o sırada korkunç bir patlama sesi duydum ve yerimden sıçradım. Bu ses bir bombanın ya da tüpün patlaması kadar şiddetli değildi; ne var ki, tıpkı beklenmeyen bir anda patlayıveren bir balon gibi tedirgin ediciydi.
Erkekler kız arkadaşlarının annesi ile tanıştığında nedense hep bir iltifat etme gereği duyarlar
Birazın üstünde çekingenim. Evet çekingenim. Pizzacıya telefon edip eve pizza bile söyleyemiyorum. En son bi kızla 3 ay önce konuştum, o da yanlışlıkla ayağına bastığım için özür dilemekten ibaretti. Anamın kucağında büyüdüysem ne olmuş, insanlarla iletişim kuramıyorsam ne olmuş, özgüvenim yoksa ne olmuş, biraz çekingenim diye yaşarken ölmem
Hikayede adı geçen kişi ve yerler tamamen hayal ürünüdür, gerçekle uzaktan yakından alakası bulunmamaktadır... Valla...
Uzun, dantelli ve kulotsuz olması, bacagı kavrayan silikonları ile jartiyere ihtiyaç duymaması hemen beni tavlamıştı. Aşık olmuştum o ince çoraplara .
Memduh önemli bir şahsiyettir. Maceraları da önemlidir. Devam edecektir netekim. Ben daha iyisini yazarım netekim.
Herşey anneannemin ani ölümüyle başladı. Sapasağlam kadındı, laf aramızda dedeme rağmen, sonra bir gün aniden, ölüverdi. Hep dedem önce gider derken, gidiverdi anneannem. Bu olay yaklaşık sekiz sene öncesine denk düşer, yani dedemin hastalığının başlangıcına.