Chp'nin Adaleti Hatırlaması, Demokratlık mıdır Opotünizm mi?

Osmanlının devşirme mirası üzerine oturup, yarım ağızla Osmanlıya karşı olan bir anlayıştan, evrensellik ve demokratlık beklemek, insanın kendisiyle alay etmesi demektir. Kemalizmin gerçek siyasi felsefeye dayanan bir teorisi bulunmamaktadır.

yazı resimYZ

İnsanlığa, kültüre, düşünceye ahlaka ve gerçek demokratik yaşama, farklı şekillerde saldıran her gerici ve faşist güçlere karşı, harekete geçen oluşumlara saygı duyulur, ancak desteklenmesi belirli şartlara bağlıdır.
Gerici rejimlere karşı olanlar, ya belirli şartlarla karşılıklı anlaşarak suni dengelerle birlikte hareket ederler veya gerçek demokratik evrensel düşünceler temel alınarak kader birliği yapmakla mümkündür. Bunun dışında CHP gibi oluşumlarla birliktelik hiçbir zaman mümkün değildir. Çünkü herkes kendisine göre adaletten bahsetmektedirler.
Bu yüzden Cumhuriyet Halk Partisinin (CHP) adalet yürüyüş niteliğini anlamak için, CHPnin resmi ve gayri resmi siciline bakarak karar vermek gerekir.
Zavallı Anadolu halkları, yaklaşık bin yıldan daha fazla, kendi gerçek dil ve kültüründen uzak, Selçuklu ve Osmanlının Devşirme gerici Arap İslam kültürüyle yaşaması sonucunda, bilinç ve kültürel genleri tamamen dejenerasyona uğramıştır.
Osmanlının devşirme mirası üzerine oturup, yarım ağızla Osmanlıya karşı olan bir anlayıştan, evrensellik ve demokratlık beklemek, insanın kendisiyle alay etmesi demektir. Kemalizmin gerçek siyasi felsefeye dayanan bit teorisi bulunmamaktadır.
Bu teorisizliği yüzünden, altı ok ya da Atatürk ilkeleri denilen ve gerçekte neye benzediği belli olmayan, din, laiklik, demokratlık, modernlik, solculuk ve ulusalcılık birbirine karıştırılarak, sözde çok şey olacağını sanarken hiçbir şey (Nihilizm) olmuştur.
Ve CHP her zaman tüm devlet imkanlarını kullanmasına rağmen, kendi yarattığı devşirme rejim şimdi kendisini boğmaktadır. Yaratılan devşirme yapıyı kısaca şu şekilde özetlemek mümkündür.
1-İslamyet adına resmi Diyanet İşlerini Kurup, Araplaşmaya mesafeli durunca İslam gericiliğinin biteceğini düşünmesi.
2-Sözde Türklük ve ulusal yapı adıyla, Anadoludaki diğer ulus ve halkları her türlü inkâr edip yok sayması.
3-İslam dinini resmîleştirmesine rağmen, Alevilik başta olmak üzere diğer din ve inançları yok sayması. Ya da resmi olarak kabul etmemesi.
4-Türkiye Komünist Partisini kurup, tüm sol, sosyalist ve komünistleri direkt ve dolaylı şekillerde imha etmesi veya ettirmesi. (1920deki Mustafa Suphi ve Çerkez Ethem olayları en açık örnektir.)
5-Sözde laik devlet iken, sürekli İslama sarılarak din ve ırkçılığa dayanan gerici bir ulus yapısını, modern uluşmuş gibi göstermesi.
Özet olarak böyle bir geçmişi olan siyasi partinin, işine geldiği zaman adaleti hatırlaması, gericilik ve Beyaz Türk Milliyetçiliği değilse Oportünizmdir. Bu da yarı Türkleşmiş Balkan Türk Milliyetçiliğinden başka bir şey değildir
CHP; Türkiye Cumhuriyetinin (TC) temelini atıp yaklaşık yüzyıldır resmi ve gayri resmi bir egemenliğe sahip olduğu halde, gerek kendi döneminde gerekse diğer partiler tarafından Alevi, Hıristiyan, Yahudi, Rum, Kürt, Ermeni, Komünist ve Sosyalistlere uygulanan katliamlara karşı ciddi hiçbir itirazı olmamıştır. İstisna bazı CHPli bireyler duyarlı davranmış olsalar dahi, bu davranışlar CHPnin resmi düşüncesinin dışında bireysel bir tutumdur.
Tüm bu vb. sebepler yüzünden, toplumun büyük çoğunluğu CHPnin gerçek laik ve sosyal demokrat bir siyasi parti olmadığını anlaması neticesinde uzun süre iktidara getirmemiştir.
CHPyi destekleyip oy verenlerse, başka partilerde yer bulamayıp dışlanarak arada kalmış çaresizlerden başkası değildir. Artık gelinen bu aşamadan sonra bu çaresizlerin oyları CHPye yetmediği için, ya CHP gerçek laik ve sosyal demokrat parti olmak durumundadır veya yok olup gidecektir. İki seçenekten birini tercih etmek durumuna gelmiştir. Çünkü Devşirme Balkan Türk Milliyetçi ulus anlayışının geçerliliği artık bitmiş durumdadır.
İşte bu nedenlerden CHPnin adalet yürüyüşü nasyonalizm değilse tam bir Oportünizmdir. Onun için adalet yürüyüşünün çok fazla bir şey değiştireceğini düşünmek biraz saf dillilik olur.

Cemal Zöngür

Başa Dön