Firûze… taşların âşiyan yüzü
Tenimle canciğer, sılama düşman
Aydınlıkta üşür dîvâne mevsim
Gelgitler kuşağı altında zaman
Firûze… taşların âşiyan yüzü.
Esrik günâhıma yeltenme sakın
Ayak izlerinden tanırım seni
Hayâlime batar tel tel kirpiğin
Sana veriyorum bendeki beni
Esrik günâhıma yeltenme sakın.
Hicrânlar kaybetti sırrını aşkın
Yokluğun dokunur, kanar bir yanım
Resimli acılar bırakmam sana!
Vuslatları getir, sen aksın kanım
Hicrânlar kaybetti sırrını aşkın.
İnsan acılarla pişer Firûze
Terimi soğutma, bana aşkı sun
Körler görmeden de sever Firûze
Topraklar çorak ve takvimler yorgun.
İnsan acılarla pişer Firûze.
Mevsimsiz hasretler getirdim sana
Yarım nefeslik bahar molası
Mürekkep kandan ve parmağım kalem
Ölümlerden öte gül boyası
Mevsimsiz hasretler getirdim sana.
Eteğinden yangın çıkar her dâim
İçimde bir Yunus, ki aşka durur
Su temizleyemez kalbin kirini
Bütün güller Yesrib yolunda kurur
Eteğinden yangın çıkar her dâim.
Yaldızlı umutlar devşiriyorum
Benim de içimde bir kandil yanar
Merkezine düştüm kör karanlığın
Çöle ne hacet, kalp yanar, dil yanar
Yaldızlı umutlar devşiriyorum.
Irmaklar denize akar Firûze
Ne ölüm ne tövbe kalmaz sabâha
ve Babilin asma bahçelerinde
Her karanlıklı yol çıkmaz sabâha
Irmaklar denize akar Firûze.
Leyâlim nurlanır tek nazarından
Bilmem hangi hayâl cemâline eş
Yüzünde Meryem’in bâkireliği
Mevlevî hislerle elimde güneş
Leyâlim nurlanır tek nazarından.
Mısralarım saklar seni şiirde
Ahenksiz şarkılar çalınır dâim
Ki bulurum seni deniz dibinde
Almak isteyince seni bir kavîm
Mısralarım saklar seni şiirde.
Aşk ki hecelere bölünmez asla
Üşüyorsan eğer gözlerime bak
Firûze; bir deniz kızının adı
Bir Pazar sabâhı geldiğim şafak
Aşk ki hecelere bölünmez asla.
Zamanın zamansız lâl şâiriyim
Korkak aşklar artık tarih Firûze
Baskınına uğra hayâllerimin
El, ele güç katar… talih Firûze
Zamanın zamansız lâl şâiriyim.