"Yaratıcılık, beynimi çamaşır makinesine atıp, programı 'düşünmeye son' olarak ayarlamak gibi bir şey." - Kurt Vonnegut"

yazı resim

Bir Pazar günü
Soluklandık bir restaurantta
Seçtim yine cam kenarı bir masa
Baktım yoldan geçen arabalara…

Kızımın, anne!
Baksana kuşa, demesiyle
Şaşkın ve heyecanlı
İzlemeye koyuldum, bu mekânda..

Nasılda kabarıyordu guguk kuşu
Meğer yumurtası varmış altında
Annelik yüreğiyle
Korunaklı, bir cam kenarında

Ben baktıkça ürktü mü ne!
Ama ben sadece sevgimi verecektim
Ne bilsin kuş misali yüreği
Yavrusunu korumak içinmiş bu kabartısı

Pencerenin kenarında bir kuytuda
Buldum ben seni
Gözlerinin kıpırtısını izledim
Hayata nasıl tutunduğunu düşündüm..
Yemeklerimizi beklerken,
Ben uçtum başka diyarlara

Güzelliğine hayran, takıldı gözlerim
Sebepliymiş bu masaya gelişim..

Küçücük gözleri yumulurken
Sesi, soluğu, o tek yumurtası içinmiş.

Gözlerimi ayırmadım
O guguk kuşundan

Beslemek istedim,
Parmaklarımı gezdirmek istedim
O yumuşacık tüylerinde.

Okşamak istedim o güzelliği
Ama yapamadım…

Sevgi buydu aslında
Karşılık beklemeden, doyasıya…

Yaratıcı güzelliğini görebilmekti
Can tadını alabilmekti
Dokunmadan bile olsa…

21/şbt/2011

KİTAP İZLERİ

Pia Mater

Serkan Karaismailoğlu

Zihnin Labirentlerinde Bir Gerilim: "Pia Mater" Bilim ve edebiyatı bir araya getirme çabası, çoğu zaman bir tarafın diğerinin gölgesinde kalmasıyla sonuçlanan riskli bir girişimdir. Bir
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön