Kaburgamda Gece

yazı resim

masallar süzülüyor avuçlarımdan
musallaya
usulca batıyor güneş
derin bir nefes sancıyor
kaburgamda gece

duasını saran bir serçe çıkıyor gökyüzüne
kanatlarında dumanlar
çalkalanıyor deniz
kara fısıltısı alevlerle

yağmur yağıyor kentin gözlerine
bir balık çırpınıyor ağzında paslı çivi
mevsim sonbahar örseliyor kalbimizi
dalgalı saçlar
yelkensiz tuz
sancılı doğumlara gebe
düşlerin çığlığı

gecenin yaprağı darağacında

ne olur söyle
köpükleri mavi gemiler nerede
gitmemiz için
düş
bir soluk
gecenin siyahından
rüzgâra doğru

hüznün eşiğinde
siyah bir kuğu
boynunu uzatıyor cinayetine
ıslak kaldırımlarda yankılar
koşuyor gece boyu
uykusuz

soğuk bir intihar kanıyor ellerime

dudaklarda koyu bir ağıt
mezarlık öpüşlerinden geçip
kimsesiz düşüyor

zihnimin derinliğinde sıtmalı mektuplar
şizofren kedinin ayak izi
içim bin parça uçurum
haydi, küçük kâğıtlardan düşler koy cebime
kalabalık olsun

korkuyorum
kızılağaç kabuğunun soyunuşuna
üç tabut arası
bulutta kalıyor gözlerim

blue siya / lacivertiğnedenlik

Başa Dön