"Sabah 05:00'te uyanıp yazmaya başlayanlar, muhtemelen hala kahveyi icat edememişlerdir." - Dorothy Parker (kurgusal)"

yazı resim

Nice yıllar masumluğun yelpazesinde
Kâh ileri, kâh geri demeyerek yürüdük
Bazen ağladık, bazen güldük, düşündük
Hep seninle yürüdük, yıllarca süründük

Bilirim gamlısın, efkârlısın hem de nazlısın
Sen cihanı hakikat te, yalnızca bir insansın
Haksın, ibreti âlem için yaratılan tek cansın
Tefekkür şevkiyle yanansın, hem unutansın

Biliyor musun beni terk eden nice hücreleri
Hissiyatımın teraneleri, hiç açılmayan gülleri
Aşiyana hasret bülbülleri, aşksız tüm günleri
Hatırlarsın değil mi ömrüm, geçen saniyeleri

Artık tenimi terk eden saçım, kaşım, kirpiğim
Gözlerimde ferim, dizlerimde tükenen mecalim
Titreyen ellerim, sesleri ayırmayan kulaklarım
Neyin habercisidir, biliyorsun değil mi ömrüm

Sabi bir can iken geldin anandan, babandan
Ruhlar âleminden, bir ahit olan galubeladan
Aklın, izanın, iraden, nefsin senindi sıradan
Geçtin be hey ömrüm, sorulacak mizandan

KİTAP İZLERİ

Kapak Kızı

Ayfer Tunç

Ayfer Tunç’un "Kapak Kızı" Romanı: Çıplaklığın Katmanları ve Toplumsal Yüzleşme Ayfer Tunç’un ilk olarak 1992’de yayımlanan ve daha sonra "zemin aynı zemin, inşa aynı inşa"
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön