Sarnıçta biriken yağmur suları
yosun tutmaz.
Çiğdemlerin çiçek açmasını bekler.
Her sarnıcın yanıbaşında
bir incir ağacı vardır
dalında sararan incirler
susamış yolcular
ve bir iklimden
bir başka iklime
göçen kuşlar
soluklansın/dinlensin diye bekler.
Sarnıçlarda kalaylı bakır tas olmaz
avuç avuç içilen suda
biraz kışın
biraz baharın
biraz da yazın kokusu vardır.
Ölen her şairin arkasından
mutlaka ağlayan
bir sevgilisi vardır
gözyaşlarını
içindeki sarnıca akıtan.