bakma üzerime gömleğim kirli yine
saç baş dağınıksa uykusuzsam normaldir
kaç yıl oldu bakmadım ki
tik taklarını saydım bazen saatin
bazen düdüğünü duydum bekçinin
kalk git burdan sende önce bekleyenler
geldiler ve beklemekten bittiler
yerde gördüklerin çöp değil
her biri biten bir ömrün tozları
yanlızlık istasyonu burası gelen kalır
kalan yok olur
tik tak sesleri saatten değil
beklemekten yorulan kalplerin düşüş sesi onlar
her düşen kalbin cam misali kırılma sesi
geldimi sandın beklediğini az önce
seninkide senden öncekinin misali
bekleme diyemem sana istersen kal
dışarısı kör karanlık kapat gözlerini arada
uyu ya da gözlerin açıkken uykuya dal
soğuk olur geceler son istasyonda
hüzünlü parçalar çalıyor dinlemek istersen radyoda
dalma sakın
boğar bu dalmalar insanı
bir kaşık su misali boğar zamanı
saate bak durmuş yine kurmak lazım bazen
kalk bir dolaş bak bakalım gelmişmi beklenen
