"Yarınki gazetede ne yazıyorsa, bugünkü gazetede de aşağı yukarı aynısı yazıyordur." — Mark Twain (Kurgusal)"

yazı resim

ben senin yüregine akınlar düzenlerken
sen hep çin seddi oldun
ben kahramanca sevmek isterken
sen neden çin oyunları yapıyon

ben senin için karsı şirin yaparken
sen edirne segedin gibi durmuyorsun
ben gözlerine sefer düzenlerken
sen neden fetret yaşitıyorsun

ben seni için kıyılarda takılırken
sen neden denizaşırı gidiyorsun
ben seni beylıgim olarak görürken
sen neden bana viyana oluyorsun

ben seni yüregim başkenti olarak görürken
neden sanyesiz eyalet görüyorsun kendini
Seni yüregim rönasansı kabul ederken
sen neden ıslahat yapmıyorsun bu sevgimi

ben yüregime hattat gibi işledim seni
sen
neden sıradan olsa bıle karalamıyorsun
bir minyatur gibi aklımda onun gözleri
sen neden hayal meyal hatırlamıyorsun

senin gelmen malazgirt gibiydi yüregime
gidişin kösedag gibi be canım
seni istanbulun alımması kadar kutsal saydım
sen hint deniz savası gibi önem vermedin

şevdigim seni altaylar kadar cok seviyorum
sen beni yunt dagları kadar sevseydin
sana sevdigim ötügenden sesleniyorum
seni dünyalar kadar seviyorum

KİTAP İZLERİ

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu

Peyami Safa

Acının ve Istırabın Edebiyatı Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Har-iciye Koğuşu", hastalığın pençesindeki insan ruhunun zamana meydan okuyan bir keşfi olmaya devam ediyor. Edebiyatın en temel işlevlerinden
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön