Direncinin dirilişe eriştiği vakitlerde kıyama dur. Bir çıkış yolu ararcasına kaç felâketlerinin girdaplarından. Mihrabını belirlediğinde yüreğinin. Ak bir yıldız gibi akan umuda yapacağın yoculuk başlamıştır…
Telâşına bir şey demeyeceğim. Tevekkül isterim senden sadece. “Allah bir” dediğin kadar itirazsız. Ulaşamasan da seyredeceksin bedeninin dirilişini ruhun kadar. Asma yapraklarına sarılmış tırtıl heyecanıyla…
Bir masal göreceksin rüyanda inan da masal olduğunu sakın unutma. Kaf dağlarında sadece umut üretilir bunu bil. Ferhat’ ın gürzü şimdi atılmış duruyorsa da bir kenarda. Ferhatlar’ ın gelmesinden kuşku duyma. Gelecekler ve dağı delecekler…
Git buraların kirliliğinden. Şöyle çam kokularının bunaltıcı ferahlığına sığın.İçine çek yeşilin kutsal kokusunu.Kuş cıvıltılarında ney sesini işiteceksin. Sonra bir şair kesecek yolunu bir kıt’ a serzenişle. Aldırmazlık etme sakın. Küçük bir emâreden kâinata ulaşacaksın. Zaman ayır.
Bak yeryüzü bin kaçıncı Ramazanını yaşıyor. Birazdan ilk sahur sofrasına oturacaksın. Kaç gel kuşkularından. Şöyle diz çöküp kurul yer sofrasına. Allah ne verdi ise besmele ile sen de yap siftahını, Hamd ile kapat nefsini. Şafağa az kaldı. Vuslata da herhalde…
http://ferahnak.wordpress.com/2010/08/10/v-u-s-l-a-t/
V U S L A T
RAMAZANIN İLK GECESİNDEKİ DUYGU SAĞANAĞIM.