"Yazmak, bir hayaletle güreşmek gibidir; kazansanız bile, ellerinizden kayıp gitmiştir." – **Franz Kafka**"

Mehmet Önder

Boyun Yetmez

\- Teyzeciğim artık içeri girsek.
\- Haa içeri dedin de, Mukaddes'in oğlu Ferudun içeri girmiş geçende.
\- Ne yapmış, birşey mi çalmış?
\- Yok yok, öyle şey yapmaz o. Yalnız oldum olası biraz anarşist derler.

Korku

Bir partiden ilçe başkanlığına aday olacağımız tuttu. Kaptık delege listesini, o köy senin bu kasaba benim dolaşıyoruz. Sözümona delege avlıyoruz.

Ayran İçen Çocuk

Annesinin sesi ağlamaklıydı, Babası yetiş! Bağır çağır, itele burkuştur ses yok. Oğluma bir şeyler oldu. Belki çığlık atacaktı, onu bile yapamıyordu şaşkınlıktan.

Hocaefendinin Selamı Var

Şükran teyzenin tarif ettiği yere yaklaşırken, bir yandan da çatılardaki, balkonlardaki çanak antenleri gözetlemeğe başladım: Tek çanak, tek çanak, bu da tek çanak; hah çift çanak, Hocaefendinin evi burası olmalı.

KİTAP İZLERİ

Cumhuriyet'in İlk Sabahı

Şermin Yaşar

Cumhuriyet'in Şafağında Bir Çocuğun Adımları Tarihin büyük anlatılarını, savaşların ve kuruluşların destansı öykülerini kişisel ve dokunaklı kılmak edebiyatın en zorlu görevlerinden biridir. Şermin Yaşar, "Cumhuriyet'in
İncelemeyi Oku
Başa Dön