..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Hiçbir kış sonsuza dek sürmüyor, hiçbir ilkbahar uğramadan geçmiyor. -Hal Borland
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler > Alp Şahin




30 Mart 2024
Amin Diyelim  
Alp Şahin
Bir mesaj gelir. ‘Sen gerçekten sevmeyi bilmiyorsun. Senin Allah belanı versin.’ Diye.


:BHB:
Bir mesaj gelir. ‘Sen gerçekten sevmeyi bilmiyorsun. Senin Allah belanı versin.’ Diye.

Sevilmediğini sanıp üstüne üstlük suçlu arıyordu belli ki… Bencil, umursamaz, sorumluluk almaz sanıyordu karşısındakini fakat o da diğerleri gibi yanılıyordu. Çünkü suçladığı ve belki de o anki sinirle ölmesini dahi istediği kişi, yaşanılabilecek tüm senaryoları çoktan hissediyor, yaşıyor ve de biliyordu.

O güzeller güzeli kadın ise; bu satırların kahramanı ile sırf kendi çok mutlu olduğu için, bu yaşanılanlar da hep onun konfor alanında, sessiz gemi tadında devam etsin istiyordu. Nitekim bu düşünceden dolayı kahramanımız da; ne kadar mutlu olursa olsun, onunla bir gelecek olamayacağını anlamış, konuyu hiç uzatmadan kapatmayı tercih etmişti. Çünkü tecrübeliydi. Konfor alanında olanların tekrar tekrar yaşanması, beraberinde sıradanlaşma, daha sonrasında ise şüphesiz ki ayrılığı getirecekti. Hiç kusura bakılmasın, gerçekten aşkın olmaması da bu işin nihai gerçeğiydi.

Dolayısıyla; belki biraz mutluluk uğruna bile yanmaya hazır dahi olan kahramanımız; niye onu daha sonraları üzebileceğini öncesinden fark edip, bu yüzden de, en başta üzüp, ona gerçekten zamanın kısıtlı olduğu şu yaşamda, daha mutlu olabileceği başka biriyle olabilme şansı yaratmasın ki? Bu kadar ince düşünmek, bu kadar fedakar olabilmek, belki de bu kadar acının üstesinden rahatlıkla kalkabilir olmak niye bencillik ya da sevmeyi bilmemek olarak algılanıyor ki?

Bir de diğer mesele var tabi.

O’ndan kaçamıyordu belli ki… Bencil, umursamaz, sorumluluk alınmayan bazı davranışlar yapılıyordu O’na karşı, fakat O nefret kusmuyor aksine izliyordu. Kahramanımız da; ne yaparsa yapsın, O’nun bu yüceliği karşısında kendini aciz ve borçlu hissediyordu. Geçmişe şöyle bir baktığında, en iyi zamanlarında, konforu çok şükür ki hiç bozulmadığı gibi, en zor zamanlarında dahi, yine mutluluk, atraksiyon ve alternatif yollar, O’nun tarafından kahramanımıza yaratılıyordu.

Sözlerini; farklı zamanlardaki farklı aracıları ile okuduğunda ise, hiçbir şeyin boşuna olmadığını ve her şeyin bir sebebi olduğunu anlıyordu. Mutluluğunu eskisi gibi uçlarda değil tadında yaşamayı öğreniyor, mutsuzluğunda ise kendisinin de aldığı mesaj gibi, hemen O’na isyan etmek yerine biraz daha bu işlerin nedenini anlamak için sabretmesi gerektiğini düşünmeye başlıyordu. Naçizane bir Ademoğlu olarak; kendi yaratılışı, kendi bakış açısı ve de kendi görebilme yeteneği ile bugününe şükreder ve O’nun gölgesine de bir adım daha yaklaşırken buluyordu kendini. Toplumun beklediği gibi yaşamadığı aşikardı fakat alimler gibi bu aşkı okuyup, anlayıp ve de sorguladıktan sonra O’nu çok sevemeyeceğini kim söylemişti ki? Kimin haddineydi?

Dolayısıyla; kafasında bu kadar düşünceyi ve gelgitleri aynı anda yaşayan kahramanımız, en doğru cevabın ‘’Amin’’ yazmak olduğuna karar vererek kaderini ve geleceğini bir kez daha sadece O’nun kollarına bırakıyordu. Görülmüştü de… Onlar tarafından…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın İlişkiler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Tanrıça Hera
Çatlama ve Çatlatma
Evlilik Kurumu
Çekilememek
Jaleo
Kalp...
Vicdan
Herşeyime
Ne Fark Eder?
İyikimsin Bal Gözlüm

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Biraz Ara
Haklısın
Kasa Bira Almış Bilmem Ne
Gece Gündüz
Uğruna Nefes Alıp Verdiğim
Kötüyü Cezalandıranlar
Bir Avuç İyi İnsan
Azmi Karamahmutoğlu
İyi Biri
Kadersel Realite

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Ofis Hayvanı [Şiir]
Öngörü [Şiir]
Biri Olmadan Diğeri Olmaz [Şiir]
Vatan [Şiir]
Hava, Kova [Şiir]
Seçim [Şiir]
Müslüman [Şiir]
Üç İlahi Din [Şiir]
Sümükdaroğlu [Şiir]
Dedekuş [Şiir]


Alp Şahin kimdir?

Deneme ve elestiri agirlikli yazmayi seviyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Machiavelli, Nietzsche


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Alp Şahin, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.