Yozgat Sevdalıları Şairler Antolojisi - 2021
																													Yozgat Sevdalıları Şairler Antolojisine Katılan Şairlere Teşekkür
																											
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
																													Yozgat Sevdalıları Şairler Antolojisine Katılan Şairlere Teşekkür
																											
																													-Yazımızın başlığını görenler ya bize kızacaklar ya da bu kadar saçma bir şey olur mu? diye düşüneceklerdir.-Belki de az da olsa okuyucularımızdan bizim görüşümüze katılanlar da olacaktır.-Üstüne basa basa söylüyoruz:Muhalefet iktidar olmak İS-TE-Mİ-YOR.  
 -Neden?
																											
																													Kış nedeniyle kilit vurulmuş evler, lakin bir tanesi evini bu taziyeye açmamış, açma cömertliğini gösterememiş…  
 Özetleyecek olursak; köy hayatı, bildiğiniz o eski köy hayat değil şimdi.  
 O eski cömert insanlar, yerini cimri ve sadece kendini düşünen egoist insanlara bırakmış…  
 Evini komşusunun taziyesine
																											
Çocuklar, önce "üff!" "püff!" dediler. Ama bir kaç gün sonra ısrarlı ve kararlı olduğumuzu görünce pes ettiler ve işin tadını almaya başladılar. Birinci ayın sonunda baktık ki çocuklar kendi harçlıklarından kitap almaya başladılar. Oğlum, Dan Brown'un "Cehennem" adlı kitabını, kızım da Stephenie Meyer'in "Alacakaranlık"adlı kitabını aldı. Anne ve
																													Yine yalnızca kendi mazlumumuz için mi gözyaşı dökeceğiz, ağıtlar söyleyeceğiz? Türkler Türklere, Kürtler Kürtlere, Aleviler Alevilere, Sünniler Sünnilere mi ağlayacak?
																											
Bir sofradayım sanki sofra bezi var sadece. Yenilir yutulur bir durum değil açıkçası. Cimriliğin daniskası somfamda. Akıllar kıt, yürekler boş, beyinler fukara... Nereden tutsan sofra bezi aynı. Tat alınacak hiçbir şey yok. Kıtlık elde... Elimden ne gelebilir? Dudaklar boş sürahi... İçmeye varlar. Ağızlar kazan, yemeye varlar. Bir duvarın
																													Özellikle günümüzde akıllı telefonların çıkması ve uygulanmaya başlanması zaman ve yer mevhumunu da ortadan kaldırdı. Bu akıllı telefonlarla, her an her yerde internetlere girebiliyor, çeşitli fotoğraflar çekebiliyor ve hatta görüntülü olarak başka kişilerle görüşebiliyoruz.  
 Bakıldığında hoş ve güzel bir durum olarak görünüyor. Peki, bunun hiç mi
																											
																													-Elektriğe zam yapılıyor, vatandaş sofrasındaki peyniri kaldırıyor.  
 -Petrole zam yapılıyor, vatandaş sofrasına koyduğu zeytin sayısını on taneden beş taneye indiriyor. -Ulaşım ücretlerine zam yapılıyor, vatandaş yemeğini yağsız pişirmeye başlıyor. -Doğalgaza zam yapılınca da vatandaş şarteli indiriyor ve mutfağın kapısına da kilidi vuruyor. Görünen o ki, vatandaşın
																											
																													“Keno ölmüş duydunuz mu?” dedi.  
 “Allahuekber!” dedim ve döndüm…  
 Keno, 12 Eylül 1980’de yaptığı askeri darbeyle en çok tanınır.  
 1980’den 1989 yılına kadar (9 yıl) cumhurbaşkanlığı yaptı dönemlerde kan kusturdu bu memlekete.  
 Apoletleri düştükten sonra, doksanlı yaşlarında ancak yargılandı ve
																											
																													Eroğlu: Denktaşı anarken insanın gerilere gittiğini, nerelerden nerelere nasıl, kimlerle gelindiğini anımsadığını kaydetti.  
 Kendisinin 1976 yılında seçime girerken Denktaşın kurduğu UBP çatısı altında siyasi hayata başlamaya karar verdiğini ve birlikte çok güzel ve anlamlı günler geçirdiklerini dile getiren Eroğlu, Kendisi bize hocalık etmiştir diyebilirim dedi.
																											
Özellikle nimet işin içinde olduğu zaman ben kafayı yiyorum, canım sıkılıyor, kızıyorum, hatta sövüyorum sebep olanlara... Herhangi bir yiyecek maddesi ki en nihayetinde Allahın nimetidir, böyle sululuklarda kullanılmaması lazım asla ve kata... Unutulmamalı ki o nimeti alabilmek için günlerce alın teri döken insanlar var. Yolda sakin bir şekilde
																													7 Temmuz gecesi şehrin elektrikleri kesildi. O zaman da trafolara kediler mi giriyordu bilmiyoruz ama kimse "Kediler girdi" dememişti. Tarihimizde pek sık boy gösteren tekinsiz güçler, iki camiyi ve İmam Hatip Okulunu bombaladı. Elektrikler geldi, fısıltı gazetesi satışa hemen satışa sunuldu: Komünist öğretmenler bombalamıştı.  
 8 Temmuz
																											
																													doğulular batıya hep batıya göç ederlerken, batılılar doğu’ya hep doğuya yönelmişlerdir. buna örnek verecek olursak, türklerin batıya göç etmeleri, batılıların da Haçlı seferleridir. bunun dışında diğer göç yolları, kuzey güney hattında olmuştur. türkler ortaasya’dan göç etmelerinin nedeni; sadece kıtlık değil, savaşlar ve karışıklıklardır.
																											
İnanın insan bakamıyor televizyonlara... Yürek zaten paramparça. Şimdiye kadar en şiddetlisi sanırım Şili de olmuş dokuzu geçen bir ölçekte, yerle bir olmuş her şey... İnsan giden canlarına mı yansın, borç harç aldığı ve kısa zaman önce güle oynaya yerleştiği evine mi yansın? Richter, depremi ölçüyor ölçmesine de, yüreklerdeki
																													Bu baskıcı faşist politikasını devam ettiren devlet; uluslararası haklarına sığınarak, terörle mücadele ediyorum adıyla, sürekli bir cadı avı sürdürmesi demek, devletin haklı olduğu anlamına gelmemektedir.
																											
																													yaylada yaşamak insanın kendisini yalnızlığa terketmesidir
																											
																													Seçmenimizin, kesin olmayan sonuçlara göre yaklaşık %51.8’inin (Aslında %38 ama bu lanet seçim sistemine göre) yani 21 milyon kişinin FITRATI bir kez daha tescil edildi. Gerçi bu sayılarda önceki seçime göre düşüş olması sevindirici ama yine de az değil elbette.
																											
																													İnsanlar çok daha uzun süre çalışmalı, ya da, emeklilerin salgın bir hastalığa yakalanmaları için dua etmek gerekir  
 Dominique Da Siva, Fransa LREM partisi milletvekili
																											
																													Sözün kısasını severim. Bir sözde kölelerin zincir çınlamaları varsa dinlerim. Ve insanlar sözde her şey, eylemde hiçbir şeydir. Hiçbir şeyler için nakaratlar, destanlar, masallar dinlerim. Sözünde surak yok. Durmadan konuşan çok.
																											
Sema Kaygusuz