gözünde güneş,
kirpiğinde yağmur,
bakışında gökkuşağı,
karanfilse dudakların,
yanağında gülücük olacaksa, gül dürümü!..
bir de uzanıp öpeceksen beni, eğer, özlediğin yerde;
yüzünü yüzüme ilikle...
ıslığın sevda,
tını bahar kokusu,
su olup akıyorsan vuslata doğru...
duymuşsan sensizlikte ne çok öldüğümü,
susturmuşsan adımı söylerken kurdu kuşu...
bir de“sevgilim” diyeceksen bana eğer, beklediğin yerde;
sesini sesime tetikle...
avucunda kör yanımı açan sadak,
parmağında nikah yüzüğü,
tırnağında etime olan açlık,
bileğinde kement varsa, gemici düğümü!..
bir de çözeceksen beni eğer, bağladığın yerde;
elini elime kilitle!..
elini elime kilitle!
bununla başlıyor hayat,
bununla bitiyor ölüm çünkü...