Ellerine tutuşturduğum, yüreğine iliştirdiğim yangın sarısı güllerle
Safa ve Merve arasında dolanıp durdun durmaksızın sızlanan kalbinle
İsmail’in ayaklarının bastığı çoraklıktan, terkedilmişlikten filizlendin evin
Yağmalanmış parçam, param parça yüreğime can koymaya apansız
Ve ben Evin, son isteğim
Sana dönmeye inanmadım hiç, dokunsam kirletirim bildim
Oysa bir yanım bir yanıma hiç inanmadı
Hiç inanmadım arkama dönüp gitmeye, terk ederek geride çölleri sana
Uzaklığım acı ya Evin, yeterli belledim gark olunan aşka hediye
Yakınlığın ki ne kadar yakın, say göğsüne koyduğum ellerime değin
Yetersiz
Acı çölün bensizliği, apaçık
Teselli tanımsız serap gözlerine
16.05.2005