İslam'da Recm ve Tartışmaları

yazı resim

İslam, adaletin temel alındığı, insan haklarının korunduğu bir din olarak tanımlanır. İslam hukukunun en önemli kaynağı olan Kur'an, insanlar için yol gösterici bir rehberdir. Ancak, tarih boyunca İslam'da recm (zina eden evli kişilerin taşlanarak öldürülmesi) cezası konusu tartışmalara neden olmuştur. Kur’an, İslam’ın Müslümanların uyması gereken kaynak konusunda tek kaynağıdır ve onun eksiksizliği, korunmuşluğu, Allah tarafından indirildiği gibi muhafaza edildiği, Müslümanların inancının temel taşlarından biridir. Bu bağlamda, recm (zina eden evli kişilerin taşlanarak öldürülmesi) hükmünün Kur’an’da bulunup bulunmadığı ve Buhari gibi hadis kaynaklarında bu hükme dair rivayetlerin tartışılması son derece önemlidir. Bu makalede, recmin İslam’daki yeri, Kur'an'daki hükümler, hadislerdeki rivayetler ve İslam’ın temel prensipleri doğrultusunda ele alınacaktır.
Kur'an, zina edenlere uygulanacak cezayı açıkça belirtmiştir:
> “Zina eden kadın ve zina eden erkek onlardan her birine yüz değnek vurun. Ve eğer Tanrı'ya ve ahiret gününe inanıyorsanız, Tanrı'nın dininde onların ikisine acıma sizi yakalamasın. Ve müminlerden bir taife onların ikisinin azabına şahit olsun.”(En-Nur Suresi, 24:2)
Bu ayet, zina eden kadın ve erkeğe yüz değnek vurulması gerektiğini belirtir. Kur'an'ın hiçbir yerinde zina edenler için recm cezasından bahsedilmemiştir. Aksine, Allah, Kitab’ının korunmuş olduğunu açıkça ifade etmiştir:
> “Şüphesiz Zikr'i biz indirdik ve şüphesiz onun koruyucuları Biziz.”(Hicr Suresi, 15:9)
Bazı hadis kaynaklarında, recm cezasına dair rivayetler bulunmaktadır. Özellikle Buhari ve Müslim gibi güvenilir kabul edilen hadis kitaplarında, Halife Ömer'in recm ayetinin Kur'an’a eklenmesini istediği fakat halkın tepkisinden çekindiği öne sürülmüştür:
> “Ömer dedi ki: Eğer halkın ‘Ömer, Kur’an’a ilave yapıyor’ demesinden korkmasaydım, recm ayetini Kur’an’a yazardım.”(Buhari 93/21; Müslim Hudud 8/143)
Bu rivayet birkaç ciddi sorunu beraberinde getirmektedir:

  1. Kur'an'ın Korunmuşluğu İlkesi:
    Allah, Kur'an'ı koruyacağını garanti etmiştir. Eğer recm ayeti gerçekten indirilmişse ve Kur'an’a eklenmemişse, bu durum Allah’ın koruma vaadine ters düşer.
    > “Şüphesiz Zikr'i biz indirdik ve şüphesiz onun koruyucuları Biziz.”(Hicr Suresi, 15:9)
    Eğer recm ayeti Kur’an’a eklenmemişse, bu ayetin Allah tarafından korunmadığını iddia etmek anlamına gelir ki bu, Kur’an’ın korunmuşluğu ilkesine aykırıdır.
  2. Halife Ömer’e İsnat Edilen İddia:
    Rivayetlere göre Halife Ömer, bu ayeti Kur'an'a tekrar eklemek istemiş ancak halkın dedikodusundan korktuğu için bunu yapamamıştır (Buhari 53/5; Müslim, Hudud 8/1431). Bu rivayet, Ömer’in halktan korktuğu için Allah’ın ayetini gizlediğini öne sürmektedir. Eğer Ömer, halktan korktuğu için Allah’ın ayetini gizlediyse Ömer gerçek anlamda iman etmiş olmaz. Ancak bu durum onun imanına ve İslam’a olan bağlılığına iftira niteliğindedir. Bir Müslüman, Allah’ın ayetini gizleyemez. Bu durum, En’âm Suresi’nde şöyle belirtilmiştir:
    > “Tanrı'nın ayetlerini yalanlayıp onlardan yüz çevirenden daha zalim kim olabilir?”(En’âm Suresi, 6:157)
  3. Keçi Rivayeti:
    Bazı hadislerde, zina cezasını belirten ayetin bir keçi tarafından yendiği ve bu nedenle Kur'an’dan çıkarıldığı iddia edilmektedir. Bu rivayetlerde Ayşe'nin evinde muhafaza edilen ayetin keçi tarafından yendiği ifade edilmiştir (İbn Mace 36/194; Hanbel 3/61, 5/131). Eğer Buhari’nin bu rivayeti doğru kabul edilirse, Kur’an’ın eksik olduğu sonucuna varılır. Oysa Allah’ın ayetlerini eksik veya fazla görmek, imanın temeline aykırıdır. Böyle bir rivayet, Buhari’nin diğer hadislerine olan güveni de sarsmaktadır.
    4 Recm Ayetinin Hükmünün Devam Ettiği İddiası:
    Bir başka rivayette, recm ayetinin Allah tarafından indirildiği, ezberlendiği ve uygulandığı belirtilmiş, hükmünün geçerliliği vurgulanmıştır (Müslim, Hudud 15).
    Kur'an, zina edenlerin cezasını açık bir şekilde belirtmiştir:
    > “Zina eden kadın ve zina eden erkek onlardan her birine yüz değnek vurun." (Nur Suresi, 2. Ayet)
    Kur'an'ın hiçbir yerinde zina edenler için recm cezası geçmemektedir. Aksine, Kur'an'da Allah'ın kitabının koruma altında olduğu şu şekilde ifade edilmiştir:
    > “Şüphesiz Zikr'i biz indirdik ve şüphesiz onun koruyucuları Biziz.”(Hicr Suresi, 15:9)
    Bu bağlamda, keçi tarafından yendiği iddia edilen bir ayetin varlığı Kur'an'ın korunmuşluğu ilkesine aykırıdır. Eğer böyle bir ayet gerçekten var olsaydı, hafızlar tarafından ezberlenmiş ve kaydedilmiş olması gerekirdi. Dolayısıyla, bu iddialar hem Kur'an'ın ilahi koruma altında olduğu gerçeğiyle hem de İslam'ın temel inanç esaslarıyla çelişmektedir.
    Nebimiz Muhammed, Kur’an’ı tebliğ etmekle ve ümmetine öğretmekle sorumluydu. Allah, Nebimiz Muhammed'e şöyle buyurmuştur:
    > “Ey Resul! Rabbinden sana indirileni bildir. Ve eğer bunu yapmazsan O'nun mesajını bildirmemiş olursun. Allah seni insanlardan korur. Şüphesiz Tanrı kâfirler toplumunu yola iletmez.”(Maide Suresi, 5:67)
    Dolayısıyla, Nebimiz Muhammed'in Allah’tan gelen bir ayeti gizlemesi veya Kur’an’dan çıkarması düşünülemez. Recm ayeti iddiası, hem Nebimiz Muhammed'e hem de Kur’an’ın bütünlüğüne yönelik bir iftiradır.
    Kur’an, Allah’ın insanlığa gönderdiği son ve korunmuş kitaptır. İçerisinde hiçbir eksiklik veya fazlalık yoktur. Recm cezası, Kur’an’da değil, hadis kaynaklarında yer alır ve bu rivayetlerin doğruluğu tartışmalıdır. Buhari gibi hadis kaynakları, Kur’an ile çeliştiğinde, Kur’an esas alınmalıdır. Allah, Kur’an’ın koruyucusu olduğunu bizzat belirtmiştir ve bu nedenle Kur’an’ın dışında bir ayet aramak veya rivayetlere dayanarak Allah’ın hükmüne ekleme yapmak doğru değildir.
    Her Müslümanın, Allah’ın kitabına sadakatle bağlanması ve onu en güvenilir kaynak olarak kabul etmesi esastır. Recm cezası tartışmasında da bu ilke rehber olmalıdır.
    > “O evveldir. Ve ahirdir. Ve zahirdir. Ve batındır. Ve O her şeyi bilendir.”(Hadid Suresi, 57:3)
    Recm (taşlayarak öldürme cezası), zina yapan evlilerin cezası olarak bazı hadislerde yer alsa da, İslam dini açısından Kur'an'la uyuşmayan bir uygulamadır.
    Kur'an’da zina cezası, yalnızca yüz değnek vurulması olarak belirlenmiştir. Bununla birlikte, zina suçlaması için de oldukça yüksek bir delil standardı öngörülmüştür:
    > “Ve muhsanat kadınları suçlayan sonra dört şahit getirmeyenler seksen celde vurun. Ve onların şahitliğini ebediyen kabul etmeyin. Ve işte onlar fasıktırlar.”(En-Nur Suresi, 24:4)
    Bu ayet, iffetli bir kadına zina iftirası atanların, eğer dört şahitle desteklemezlerse, seksen değnek cezasına çarptırılacaklarını ifade eder. Kur'an, adalet ilkesini merkeze alarak, delilsiz suçlamaları caydırıcı cezalarla engellemeyi hedefler.
    Recm cezası, İslam'ın tek kaynağı olan Kur'an’da yer almaz. Hadislerdeki rivayetler ise çelişkili ve problematiktir. Kur'an’ın açık hükümleri, zina edenlerin cezasını belirlemiştir ve bu ceza yüz değnekten ibarettir. İslam hukukunda, Allah’ın kitabı her zaman birincil kaynak olarak alınır. Allah, şöyle buyurmuştur:
    > “Ey Resul! Rabbinden sana indirileni bildir. Ve eğer bunu yapmazsan O'nun mesajını bildirmemiş olursun. Allah seni insanlardan korur. Şüphesiz Tanrı kâfirler toplumunu yola iletmez.”(Maide Suresi, 5:67)
    Bu ayet, Nebimiz Muhammed'in Allah’tan aldığı her vahyi eksiksiz bir şekilde ilettiğini gösterir. Eğer recm cezası Kur'an’ın bir parçası olsaydı, Nebimiz Muhammed bunu tebliğ etmekle sorumlu olurdu.
    Recm cezası, Kur'an’da değil, çelişkili hadis rivayetlerinde yer alan bir uygulamadır. Kur'an’ın korunmuşluğu, İslam’ın temel inanç esaslarından biridir. Bu nedenle, Kur'an ile çelişen hiçbir rivayet, İslam hukuku açısından bağlayıcı değildir.
    Kur'an’ın belirlediği zina cezası, adalet ve caydırıcılık ilkelerine uygun bir şekilde düzenlenmiştir. Müslümanlar, Allah’ın kitabına sadakatle bağlı kalmalı ve onu en güvenilir kaynak olarak kabul etmelidir. Allah’ın kitabında yer almayan bir cezayı uygulamak, hem dini hem de insani açıdan büyük bir hatadır.
    > “O evveldir. Ve ahirdir. Ve zahirdir. Ve batındır. Ve O her şeyi bilendir.”(Hadid Suresi, 57:3)
    Recm cezası tartışması, Kur'an’ın açık hükümleri doğrultusunda değerlendirilmelidir. İslam’ın temel öğretileri, adalet ve insan hakları prensipleriyle çelişmeyen bir hukuk sistemini teşvik eder. Recm uygulaması ise, Kur'an’ın ruhuna ve İslam’ın özüne aykırı olup recm cezasını uygulayanlar cinayet ve terör suçu işlemektedirler.
    Hâlâ recm cezası var diyen varsa bu sorulara cevap vermelidir:
  4. Kur'an'ın Korunması İlkesi
    Allah, Hicr Suresi 15:9'da Kur'an’ı bizzat koruyacağını belirtmiştir. Eğer recm ayeti gerçekten indirilmişse ve şu anda Kur'an’da yer almıyorsa, bu durum Allah’ın koruma vaadiyle nasıl bağdaştırılabilir. Recm cezasının Kur'an’da yer almaması Allah’ın kitabında bir eksiklik olduğu anlamına gelir mi gelmez mi? Eğer hayır diyorsanız, neden?
  5. Halife Ömer’in Rivayeti
    Buhari ve Müslim’de, Halife Ömer’in recm ayetini Kur'an’a eklemek istediği ancak halktan çekindiği belirtilmektedir. Bir Müslüman, Allah’ın bir ayetini halkın tepkisinden korkarak gizleyebilir mi. Eğer Ömer halktan çekindiği için Allah’ın ayetini gizlemişse, bu durum onun imanıyla nasıl bağdaştırılabilir? Allah’ın ayetlerini gizleyenlerin zalim olduğunu belirten En'âm Suresi 6:157’ye göre, bu rivayet Ömer’e iftira niteliğinde midir değil midir?
  6. Keçi Rivayeti
    Hadislerde geçen, Ayşe’nin evinde muhafaza edilen recm ayetinin bir keçi tarafından yendiği iddiası, Kur'an’ın korunması ilkesine nasıl uyar. Allah, Kur'an’ı koruyacağını garanti etmişken, bir keçi ayeti yok edebilir mi?
  7. Kur'an’a Göre Zina Cezası
    En-Nur Suresi 24:2’de zina edenlerin cezası olarak yüz değnek vurulması gerektiği açıkça belirtilmiştir. Recm cezası bu ayetin hükmüne nasıl eklenebilir. Kur'an’ın açık bir şekilde yüz değnek cezası belirttiği bir konuda, hadislerde geçen recm cezası nasıl üstün kabul edilebilir?
  8. Nebimiz Muhammed’in Tebliği
    Maide Suresi 5:67’de, Allah Resulü’ne, vahyedilen her şeyi eksiksiz tebliğ etme sorumluluğu yüklenmiştir. Eğer recm ayeti gerçekten indirilmişse, neden tebliğ edilmemiş veya Kur'an’a eklenmemiştir. Allah Resulü’nün vahyi eksiksiz tebliğ ettiği kabul edilirse, recm cezası Kur'an’da neden yer almamaktadır?
  9. Hadislerin Güvenilirliği
    Buhari ve Müslim gibi kaynaklarda geçen rivayetler, Kur'an’ın açık hükümleriyle çelişiyorsa, bu hadislerin doğruluğunu nasıl değerlendirmeliyiz. Eğer Kur'an Allah’ın korunmuş kitabıysa ve eksiksizse, hadislerde geçen rivayetler bu kitabın hükümlerine nasıl eklenebilir?
  10. Delil Standardı
    Zina suçlaması için dört şahit şartı Nur Suresi 24:4’te açıkça belirtilmiştir. Bu kadar yüksek bir delil standardı öngörülmüşken, recm gibi ağır bir cezanın uygulandığı durumlarda bu şartların sağlandığı nasıl kanıtlanmıştır. Dört şahit olmadan recm cezası uygulayan bir kişi veya toplum, Allah’ın adalet ilkesine nasıl uygun hareket etmiş olur?
  11. Adalet ve İnsan Hakları
    İslam, adaletin temel alındığı bir din olarak tanımlanırken, recm gibi ağır bir cezanın adalet ve insan hakları ilkeleriyle nasıl bağdaştırılabileceği konusunda ne düşünüyorsunuz. Recm cezasının uygulanması, İslam'ın merhamet, adalet ve ıslah ilkeleriyle nasıl bağdaşır?

Yorumlar

Başa Dön