Yine de Güzeldi Be O Yıllar
Daha televizyonun ilk çıktığı yıllardı; / Altmışsekiz,altmışdokuz yılları... / Mahallede
"Gelecek, düne yetişmek için çabalayanlardan değil, bugünden sıkılanlardan şekillenir." - Douglas Adams"
"Gelecek, düne yetişmek için çabalayanlardan değil, bugünden sıkılanlardan şekillenir." - Douglas Adams"
Daha televizyonun ilk çıktığı yıllardı; / Altmışsekiz,altmışdokuz yılları... / Mahallede
Başın sıkışsın, kahpe felek. Kumarda para kaybet, vay kahpe felek. Takımın maç kaybetsin, kahrolası felek. Zenginlikten fakirliğe düş, alacağın olsun kahpe felek... Bu örnekleri tabi daha da çoğaltabiliriz. Biz, sen, ben adam gibi davranmıyorsak, yaşamıyorsak felek ne yapsın? Her şey Allah'ın yazdığı ilahi kader doğrultusunda meydana gelmiyor mu
Yaşam Koçu olmak ister miyiz; bilemiyorum ki... Hadi olduk diyelim Yaşam Koçu, Kurban Bayramı yaklaşıyor, ya bizi bıçak altına yatırırlarsa? Şaka bir yana Yaşam Koçu olmak isteyende vardır, istemeyende... Ne yapar bu koçlar biraz eşeleyelim bakalım... Şöyle basit bir tanımlama var ''Yaşam Koçu bize yapabileceklerimizi yaptıran kişidir.'' demiş
''Su uyur düşman uyumaz.'' / Düşman uyumazsa, / Bize uykular
Sürekli içilen alkol ve sigaranın vücudu ne kadar yıprattığını, yaşlanmanızı hızlandırdığını, nefes darlığına ve tansiyona yol açtığını artık herkes biliyor, söylemeye bile gerek yok. Belki çok küçük yaşta başladınız, alkol ve sigaraya, ama şimdi artık evlisiniz, iki üç belki daha fazla çocuklarınız var. Çok erken bir zamanda çekip
Ne duvarlara yumruk attım. / Ne de insanların kalbini kırdım. /
Seçim meydanlarında çoğu zaman dikkatimi çekmiştir, adamın karşısında beşyüz, bilemedin bin kişilik bir topluluk var, atıyor işkembeyi kübra'dan.''Biz iktidara gelirsek neler yapacağız neleeeer,'' Otoyollar mı istersin, fabrikalar mı, her ile Üniversiteler mi, bir de uzatırlar cümleleri vatandaaaaaş, sanki işporta da mal satıyor. Seçimi kazanıp meclise hasbelkader girenleride, tavana
Yapabilirsin biliyorum. / Hayata tutunabilirsin, / Kıyısından köşesinden.
Türk Dil Kurumu Sözlüğüne de baktığınız zaman şöyle de bir açıklaması var Eşref Saati ile ilgili ''1. isim Bir işin olumlu yola girmesi için en uygun zaman. 2. İş görecek kimsenin ters davranmayarak, güçlük çıkarmayarak uysallık gösterdiği zaman.'' Bir yazarımızda Eşref Saati ile ilgili böyle bir cümle kurmuş.
Ben Türkiye'de doğsamda; / Irak'lıyım bağlarım karalar. / Bunları yazacak
Basmadık yer bırakmadığımız zaman / Bu güzelim topraklarda / Dağlardaki
Suriye Devleti ile komşuluklarımız sekteye uğrasa da, Suriyeliler ile komşu olmaya devam ediyoruz. Hepinizin bildiği gibi savaştan kaçan Suriyeliler ülkemize sığınıp bir şekilde, bir yerlerde ikamet ediyorlar her ne kadar sersefil olsalar da. Resmi olmayan rakamlara göre üç milyona yakın Suriyeli sığınmacı var yurdumuzda. Ne diyelim Allah hepsinin
Sen İnternet'den TC numaran ile başvuruyorsun. Adamlar sana hemen olumlu cevap verip, paralar ile de evinin kapısında bitiyorlar... Ne muhteşem bir hizmet değil mi? Eeee eşek değilsiniz ya kapınıza da geldikten sonra almam diyemezsiniz... Hele bir almam demeye kalkın vallahi döve döve verirler size o parayı, evin salonuna
Onların tankları vardı,bizim Allah'ımız. / Onlar barış'a sıkıyordu kurşunları, /
İşte böyle çıktık kızımla bir bahar günü. Hava kapalı mı kapalı. Olsun, yağmurda başlarsa hemen kaçarız yakınlarda ki bir yere, diye kafamızdan geçiriyoruz... Olmadı cadde de seyyar satıcılar beş liraya şemsiye satıyorlar... Alırım iki tane bir kızıma, bir de bana, devam eder gideriz yolumuza...
Mescid-i Aksa, / Sen bunlarıda mı görecektin!.. / Ufaklık,
Ey Orta Doğu hiç mi yüzün gülmeyecek, hiç mi huzur gelmeyecek, uğramayacak senin oralara... Kudüs hep mi yetim kalacak, öksüz kalacak? Selahattin Eyyubi'nin kemikleri hep mi sızlayacak? Hep mi yaralarımıza tuz basacağız? Hep mi kan kusup da kızılcık şerbeti içtik diyeceğiz? Hep mi bu herzeleri yiyeceğiz?
Hep gece yazılır benim şiirlerim / Hep gece / Kurşuna
Zaman zaman sap ile samanı karıştıran insanlar olur ki hiç de iyi bir şey değildir sap ile samanı birbirine karıştırmak... Allah muhafaza çok kötü bir duruma düşebilirsiniz muhatabınızın karşısında... Sonra sapır sapır dökülür de ya sabır çekme durumunda kalırsınız...
Hiç önemli değildi, / Öylesine yaşıyorduk. / Hiç kimse bizi
1961 Ankara'da başlayıp devam eden bir hayat. İlk ortaokul, lise ve iki yıllık bir üniversite deneyimi, ticaret hayatı Ankara'da iki tane aslan gibi evlat biri dişi biri erkek aslan olmak üzere hayat mutlu bir şekilde akıp gidiyor. Biraz şiir, biraz öykü ve denemelerin sıcaklığında...
Elliyedi seneye sığdırılan bir yaşam. Geçip gidiyor işte şiir, deneme, öykünün sıcaklığında... Yirmi beş yıllık bir birliktelik iki de aslan gibi evlat daha ne olsun?
Mizah ağırlıklı öykü ve denemeler toplumsal ağırlıklı şiirler
Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Erich Fromm
Aziz Nesin, Muzaffer İzgü,