Bayram Kaya

Müruru Zaman 13

Efendiye taat ve itaatte bulunmayan işkenceyi, aç bırakılmayı, öldürülmeyi hak eder mi etmez mi? Tartışılıyordu. Yani efendilik ve kölelik hazmedilmiş. Bunda bir sakınca duyulmuyordu! Kölenin efendiye saygısızlığı taat, itaat, ibadet, kurbiyet üzerinde ince nakış gibi çalışılarak yasa, yol, şeriat, düzenlemesi yapılıyordu.

23 Nisan Sonrası 24 Nisan Yazısı

23 Nisan, tarihsel serüveni içinde kaybolan insanlığın kaybolduğu yerde aranmasıdır. Ve sahipliğin ve egemenliğin yokluğunu kendisinde duyan eylemin, bilincidir. Sahiplik gücünden doğan sömürüden kaynaklı, baskı ve saltanatçı basıncın; oligarşi taraflı tabanına doğru yayılmasının erdemidir. Sömürü ve egemenliği bir takım kurum mekanizmalarıyla eliyle yürüten yetkilerin inşa bilincidir. Bu süreç

Müruru Zaman 12

Bu kendi mantığı içinde çaresizce tam bir sıkışmışlıktır. Tescil transferi yaptığınız sahipliğiniz ile yoksulluklara sadakayı, köle azat etmeyi vs. El’i anarak yapmanız da yanlışı doğru kılmaz. Kolektif oluşa göre sadaka, zekât verdirme iş meşruiyetsizliği, zaten El’in ecel teri döktüğü bir meşru olma mantığıdır.

Müruru Zaman 11

Zorunlu olup işleyişine devam eden ama adını bile anmayı yasaklamakla (ortakları şirk saymakla) davranan kişi; hala kolektif oluşun manevi baskı ve basıncını da duyuyordu. Eliniz kararlarını alırken kimseye ihtiyaç duymaz diye kolektife ihtiyaç duymamanın kişisi, kendi tekil irade oluşunu söylüyordu. Bu nedenle nefsani olan kişi kolektife filan ihtiyaçla

Müruru Zaman 10

Suyu oluşan hidrojen ve oksijenin her birinin kendine özel yansıması ve davranış akışı vardı. Hidrojen ve oksijen olan her birinin enerji akışı ve enerji düzenlenmeli valans bandı süreçleriyle birbirine ortak özellikle bir bağıntı girişmesidirler. Su bu girişme ve bağıntının ürünü olan ortak bileşkenin hükümdür.

Müruru Zaman 1

El kolektif sistem içine meşru olamadığı için Elohim gibi Adl veya adaletli, acıyan, merhamet eden, lütfeden vs. olmuştur. İlahın acıyacağı, merhamet edeceği, adaletli olacağı, lütuf edeceği durumlar söz konusu değildir. Ya da El’in Adl. olduğu konular, ilahın konusu olmamakla zaten farkında olunmayan adaleti bir durumdurlar.

Müruru Zaman 9

Bu tür uğrak ve geçiş alanlı boşluk devinmeleri içindeyken siz; kendisini duyurtan boşlukla, boşluğun bağıntı merkezli çekim nedenlerini birbirine ilişkin kılmak istersiniz. Neden sel olanla, neden olanın özellik yansımaları olan boşluk devinmelerinin arasını; "kurmakla, kurguyla" tamamlarsınız. Böylece gerçek olmayan kurgusal neden sel bağınız, gizemliliğe dönüşür. Gizemli olan da

Müruru Zaman 8

Kısaca, ilk bir iki ön ittifaklar sırasında "Minerva'nın baykuşu gece uçar" söylemli bir kapsam içinde geçerli olacaktı. Yani bu gibi ilklerde; "önce olaylar yaşanacak, sonra da bunun bilgisi (öngörüleri-deneyimleri) edinilecekti". İlk deneyimlerden sonra daha ittifaka başlamadan anlak alırlarımız içinde öngörülerimiz, tasarımlarımız tomurcuklanıp çiçeklenecekti. Bunlar hep müruru zaman birikimiydi.

Müruru Zaman 7

El mana düşüncesi bir sömürü, aldatma ve illüzyondu. Sizi El ile istiskaldi (El ile korkutup susturmaktı. Sizi El ile konuşamaz yapmaktı). Ve sahipliği olanlara karşı sizi, daima boynunuzda boza pişirir şekille uygun olmanızı isterdi. Sizi bu kıvamla tutmayı kotaran ve yöneten irade olmanın mana sistemiydi.

Kolektif Etki ve El 3

İlk atalar değil hurma; her tür fazla yiyecek ifsadından ölüyordular. Aksine hurma olan ortamda hurma yiye yiye hurma sindirici süreçleri ve enzimlerini geliştirmekle; bunlar bir birine göre tanımlar ve birbirine dönüşen zorunlu var oluşların tanımlarıydı. Yokuşunu oluşturan alanın inişini oluşturması gibi zıtların varlığı ve birliğiydiler.

Kolektif Etki ve El 3

İlk atalar değil hurma; her tür fazla yiyecek ifsadından ölüyordular. Aksine hurma olan ortamda hurma yiye yiye hurma sindirici süreçleri ve enzimlerini geliştirmekle; bunlar bir birine göre tanımlar ve birbirine dönüşen zorunlu var oluşların tanımlarıydı. Yokuşunu oluşturan alanın inişini oluşturması gibi zıtların varlığı ve birliğiydiler.

Kardeşlik ve İhanet 1

Üstelik köleci sistem, takdirce kaderi olan mal mülk sahipleri efendilerle; takdirce kadersiz olan maldan mülkten yoksun kölelerden oluşmakla; erken dönemden beri inşalaşan insan kardeşliğine karşı bu ihanetçe olan efendi-köle esaslı enstrümanlara sahip olmuşlardı.

Kolektif Etki ve El 2

Siz nilüferi çöle götürürseniz bunu kim dilerse dilesin bu haliyle çölde nilüferin bir yaşamı olmaz. Çöle yağmur da pek pek yağmaz. Bu sizi cezalandırma filan değildir. Nilüferin çölde, kaktüsün de ırmak suyu tropikal yerde yetişme zorunluluğu yok. Dua da etseniz; kendinizi de paralasanız; bu böyle.

Kolektif Etki ve El 1

Şu halde kas gücünüz toplumsal gücün niceli, niteli ve yönelten katkısı kadarla KOLEKTİF emek ve KOLEKTİF emek gücüdür. Kişinin emek gücü hem kişisi hem kolektiftir. Kişinin ev sahipliği, otomobil sahipliği kişisidir. Parklar yollar kolektiftir. Kişinin üretim olmayan tercihleri kişisidir. Döğer biçer, iş makinası gibi üretim gücü kolektiftir.

Bir Hikâyenin Tarihi Nesnel Verileri 4

Hâlbuki ki dinler içindeki her El, olup bitenle Güneş’i doğuda doğdurup, batıda batırır olmanın irade sahipliğiydi. Bunun aksini söyleyen bir El yoktur. Ama İbrahim İnanırlarına İllüzyonu böyle yapacaktı. Oysa İbrahim demeliydi ki " Bak doğuda doğan Güneş’i; benim Rabbim batıda doğduracak, doğuda da batıracak deyip olup bitene göre

Bir Hikâyenin Tarihi Nesnel Verileri 3

Put o günkü mal mülk sahiplik belgeniz olmasının, im, iz, işaret, damgası olmakla sahiplik ve koruma hakkınızı tescil eden meşruiyet ilikti. Put, mülkünüzün görünür yerlerine konmakla sahipliğiniz; irade sahibi olan hükmünüz okunsun, anlaşılsın, sahiplik ve koruyuculuk olan teslimiyetiniz bilinsin diye konuyordu.

Bir Hikâyenin Tarihi Nesnel Verileri 2

El anlayışlı düşüncenin, kolektif ittifakı parçalamasından sonra kendisinin izole bir ihsas ve ihdaslarını ortaya koymuştu. Kendini ihsas ve ihdasla oluşan El süreci sonrasındaki dönem El tevhitçi oligarşiler dönemidirler.

Bir Hikâyenin Tarihi Nesnel Verileri 1

Böylece kült merkezinde ittifak eden El sayısı kadar sayı le yontu sayısı çoğaldı. Yontular diğer Nemrut (EL) aitlerini temsilendi. Panteondaydılar. Köleci ittifakın katılımcı sayısına göre panteonda 10-20-100 200 -1500 tane irade ve sahiplik temsilcisi El’in yontu heykel konuyordu. Bu nedenle de tapınaklar büyük ve ihtişamlıydı.

Varlıklı El Yoksul El 1

Daha sonra bunu böyle yapanın kendisi olduğunu unutan El'in öfke içinde olmakla kendi yaptığını unutmuş gibidir. "onlar fitne içinde nefislerini ilahlaştırdılar" diyecekti. Aslında El mülkünü "kendi nefsine uyanların sahipliğine" veriyordu. İlk El böyleydi. İlk El mülkü olup mülkünü keyfince dağıtan kolektif üzerinde zengin bir El'di.

Başa Dön