M.NİHAT MALKOÇ

Hepimizin Cumhurbaşkanı: Abdullah Gül

Güzel ülkemin halleri de kendine mahsustur. Bu ülkenin vatandaşları hukuk önünde eşit olsa da bazı çevreler kendilerini halktan üstün görürler. Kendilerini birinci sınıf, ötekileri ikinci sınıf vatandaş sayarlar. Bu durum son günlerde daha belirgin olarak görülüyor. Bu çevreler Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olan Abdullah Gül’ü bir türlü kabul edemiyorlar.

Barış En Büyük Sermayemizdir

Savaşın, kin ve nefretin kol gezdiği zamanımızda barış en büyük sermayemizdir. Dünyada herkes barıştan yana görünse de gerçekte dünyayı idare edenler savaş tamtamları çalıyorlar. Bugün dünyayı kan gölüne çevirenler onlardır. Dünyayı ateşe veren bu izan ve insaf fakirleri, körpe çocukların canı ve kanı üzerinden çıkar hesapları yapıyorlar.

Gerçek Hayaller Dükkânı

Türk kültür, sanat ve edebiyat hayatının köklü bir geçmişi vardır. Milletimiz tarih sahnesine çıkışından beri bu sahalarda kıymetli eserler vermiştir. Günümüzde bazı değerler yozlaşsa da, bu sahalarda verilen eserler beklenen ilgiyi görmese de millet olarak bunlardan vazgeçecek değiliz. Milletleri geleceğe taşıyan, ruhları olgunlaştıran kültürel ve ebedî birikimlerdir. Türk

Din

Oruç Kalkandır

Oruç kalkandır…
Kirlenen ruhlarımızı ramazanın paklığında arındırırız. Manevi kirler oruç ikliminde iyice temizlenir. Sert rüzgârlar günah ağacının yapraklarını döker. Sevap ağacının kökleri toprağa kenetlenerek güç kazanır. Bu mübarek ayda ruhumuz alabildiğine genişler. İnsanlığın medar-ı iftiharı Resul-i Ekrem Efendimiz: “Oruç kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu gün kötü söz

Mersin Yenice İzlenimleri

Havaların ısınmasıyla birlikte insanlar memleketlerine akmaya başlarlar. Sıla özlemini hafifletmek için herkes akrabalarını, eş dostlarını ziyaret eder. İnsanlar memleketlerine gelmişken eğlence de bir yandan hayatı renklendirir. Bu aşamada festivaller girer devreye. Yerleşim yerleri kendi özelliklerini de dikkate alarak bir dizi sosyal faaliyetler düzenlerler. Festival şeklinde gerçekleşen bu eğlenceler

Her Eve Bir Kitaplık

Türkiye’de okuma alışkanlığını artırmak için hiçbir ciddi girişimde bulunmuyoruz. Sadece lafını edip duruyoruz; şikâyette bulunuyoruz. Bundan da anlaşılıyor ki okumayışımızı doğal karşılıyoruz. Oysa Batılı ülkelerde okumak günlük işlerden sayılır. Kişiler her nerede olurlarsa olsunlar her gün planlı olarak okurlar. Her gün düzenli olarak gazete okuyan, haftalık ve aylık

Dil

Tabelalarda Türkçe Kullanma Kampanyası

Dünyada bizim kadar diline sırt çeviren ve ihanet eden başka bir millet görülmemiştir. Bunun yansımalarını, adım attığınız her yerde görebilirsiniz. Kendi kendine yeten, hatta başka dillere de çok sayıda kelime veren Türkçe, öz evlatlarının elinde sırtından hançerleniyor. Bunu yapanlar da sözde çağdaşlık kılıfıyla işledikleri her türlü haltı güzel

Köprübaşı - Beşköy Dostluğu ve Kardeşliği

İnsanlar el ele, gönül gönüle verdiklerinde zor gibi görünen işleri de rahatlıkla yapabilirler. Yeter ki birlik ve beraberlik olsun. Ülkeleri ve cemiyetleri ayakta tutan birlik ve beraberlik çimentosudur. Düşman milletlerin ilk planda yaptığı şey, hedeflerindeki ülke halklarını birbirine düşürmektir. Bu da sanıldığından daha kolaydır. Dostluk ve kardeşlik emek

Trabzon"un Yeni Valisi Nuri Okutan

Yöneticilik, hüner gerektiren meşakkatli bir iştir. Çünkü insanları memnun etmek, doğru yönlendirmek, verimli çalışmalarını sağlamak sanıldığı kadar kolay bir şey değildir. Bu sadece okumakla, yani eğitimle gerçekleştirilemez. Kişinin şahsiyeti ve olaylara yaklaşımı çok önemlidir. Sert mizaçlı olmak her zaman otoriteyi sağlamaya yetmez. Hatta çok kere iticiliğe zemin hazırlar.

Okutan Vali

Türkiye’de okuryazarlık oranı yüzde 88’dir. Yani her yüz kişiden 88’i okuma ve yazmayı biliyor. Bu oran yüksek gibi görülse de aslında çağdaş Türkiye’ye yakışan bir oran değildir. Zira pek çok Avrupa ülkesinde okuma yazma oranı yüzde yüzlere gelip dayanmıştır. Bu çağda okuma yazma bilmemek tek kelimeyle ayıptır. Fakat

Din

Leyle-i Kadr Yahut Gecenin Aydınlığı

Zamanlar vardır zamanın hudutlarına sığmayan… Dua ve dileklerin mutlak itibar gördüğü mübarek gün ve geceler vardır. Leyle-i Kadr da bunlardan biri ve birincisidir. İçinde Kadir gecesi olmayan seksen yıla bedeldir bu ay… Bin aydan daha hayırlıdır Hak katında. Ümitle korku arasında yaşayan insanın ümitlerinin filizlendiği bir gecedir.

Din

Ramazan Bayramı Düşünceleri

Bayramlar huzur ve sükûnun en yüksek seviyede cereyan ettiği zaman dilimleridir. Kültür ve medeniyetimizde bayramların apayrı bir yeri ve önemi vardır. Birlik ve beraberliğin çimentosudur bu müstesna vakitler… Milli bütünlüğümüzü bu gibi ortak değerlerimize borçluyuz. Değerlerini yaşayan ve yaşatan milletler geleceğe emin adımlarla ilerlerler.

Başa Dön