"Edebiyat, hayatın aynasıdır; ama bazen o ayna, çatlaklarını göstermeden önce bir fıkra anlatır." - Oscar Wilde"

Necat Dilaver

Yapılacaklar...

Oğlunla bayram namazı...
Nietzsche'yi bir daha okumak...
Eski kasa Lada Niva almak...
En az üç gamzeden 'an' içmek...
Limon ağacının altında uyumak...

2...

Salgılan ey mutluluk hormonum yoksa kendimi 2'ye böleceğim. Hangi düğmeydi bu, nereye basmam gerekiyordu? Aşka mı yalnızlığa mı?
Dünyanın tüm dertlerini 2'ye koysak, sallasak sallasak, köpürse; yazının kısa olduğunu düşünüp tekrarlasak: Dünyanın tüm dertlerini 2'ye koysak, sallasak sallasak, köpürse; ne kadar okunur bu yazı?

Karınca...

Aşk ve hayat içinde bulunduğu ülkenin şeklini alır... İnsan ancak başka bir insan varsa vardır... Bir aşktan iki insanın aynı şeyi anlaması mümkün değildir... Zaman, garip huylu bir hayattır...

Hey Hayat...

Sonrasını düşünmeden yapılan o eylem yani o mahalle maçı; maçı yapanların bu dünyadaki Tanrısıdır. Fakat bunu o maçı yapanlardan kaçı anlar. Daha doğrusu kaçı zamanında anlar; bilmiyorum. Ama en azından son nefes bu işi çözer ümidindeyim... / Esasen hayatından memnun olmamak insanın kendi aklı gereğidir. Mutsuzluk zekayı gösterir

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku
Başa Dön