Şevket Başıbüyük

Tavukları Yemlerken Aklıma Düşenler

“Afrika’da her sabah bir ceylan uyanır, en hızlı aslandan daha hızlı koşması gerektiğini; yoksa öleceğini bilir. Afrika’da her sabah bir aslan uyanır, en yavaş ceylandan daha hızlı koşması gerektiğini yoksa aç kalacağını bilir. Aslan ya da ceylan olmanızın bir önemi yoktur. Yeter ki güneş doğduğunda koşmak zorunda olduğunuzu

Akit Hiç Yalnız Değil…

Taraf Gazetesi yazarı Alper Görmüş de; “Akit şunu iyi bilmeli: Ali Bayramoğlu yalnız değildir...”şeklinde bir cümle ile kükremiş.
Akit Gazetesi’nin bir okuru olarak, ‘yalnız olmadıkları’nı haykıranlara misliyle, hatta daha gür bir sesle seslenerek diyorum ki;
“Akit hiç yalnız değil…”

Işığa Yürümek…

Malatya ile ismi müsemma bir tek kayısının bile beyaz perdede gösterilmediği bu filmi içerik olarak anlayamadığıma sayarak, yapımcısının emeğine saygımdan dolayı ayağa kalkarak alkışlıyorum.
İnanıyor ve umut ediyorum ki; yapımcının bundan sonraki çekim yapacağı filmlerin ana teması, fakir edebiyatı yerine hayata yön verecek proje içerikli ve

Be İnsafsız Hocalar!..

Heeyyy Hocalar!
İnsanlara; “günahlarımız kadar yandıktan sonra cennete gireceğiz” diyen/diyebilen hocalar!..
İnsanlara; “günahlarımız kadar yandıktan sonra cennete gireceğiz” diyerek insanların günah işlemesine kapı aralayan hocalar!...
Siz hala “günahlarımız kadar yandıktan sonra cennete gireceğiz” diyenlerdenseniz, biliniz ki;
Bakara Suresinin 81. ayetinde:

"Şairim Ölmüş" Diyorlar

Herkes şiir yazar ama benim şairim bir başka yazardı…
Köşe yazısı yazan çok sayıda yazar ve şair var; ama benim şairim “gerdanlık” denilen bir dörtlükle başlardı gazetedeki köşe yazılarına…
Benim şairim yalnız şair değil hem yazar, hem şair, hem de bir ozandı…

"Şairim Ölmüş" Diyorlar

Herkes şiir yazar ama benim şairim bir başka yazardı…
Köşe yazısı yazan çok sayıda yazar ve şair var; ama benim şairim “gerdanlık” denilen bir dörtlükle başlardı gazetedeki köşe yazılarına…
Benim şairim yalnız şair değil hem yazar, hem şair, hem de bir ozandı…

Cemal Aslan"a Ağıt Yakmak

Cemal Aslan’la ilgili, geçmişimin fotoğrafları gözlerimin önünde bir film şeridi gibi gelip geçti…
Hiçbir karesinde negatif bir poz göremedim.
Güler yüzlü ve gülmesini bilen bir insandı Cemal Aslan. Onun bulunduğu ortamda hep pozitif bir hava eserdi. Çünkü gülmesini bildiği gibi güldürmesini de bilirdi. Mertlik

Türkçe Olimpiyatları

18 ülkeden Malatya’ya gelen bu çocuklar, yalnız Türkçe değil Anadolu’muzun bir gerçeği ve mozaiği olan Türkçenin yanı sıra Kürtçe gibi başka dillerde de okudular.
Öreğin kara kuru bir Afrikalının Şemmame’yi okurken, şalvarlı bir grup Iraklı çocukların oyun havasıyla eşlik etmesi ve Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde sergilenen değişik

Mastürbasyon Nesli

İnternette gezinen Anadolu süvarileri Hürriyet’in çala kalemlerinden -internet diliyle- “yozdil”, “Sezaryenge” adlı köşe yazısıyla, Sayın Başbakanımızın; “her kürtaj bir Uludere’dir” sözünü hazmedemediğinden dolayı kusmuklu bir yazı (!) kaleme aldığı görüldü.
Yapılan inceleme sonucunda ilgili insan müsveddesi yozdil’in “baba adayı”nın cebinde prezervatif çıktı. “Uludere bombalarıyla prezervatiflerin seri

Malatya

Bana göre Türkiye’de “Tesettür ve İslami Mücadele” konusunda taviz vermeyen iki mücahide kadın var; biri Şule Yüksel Şenler diğeri Emine Özkan Şenlikoğlu…
Bütün bunları şunun için hatırlatıyorum…
Hanımeliyle Malatya’da bir Şenlikoğlu rüzgârı esti…
Şenlikoğlu, 26 Mayıs 2012 tarihinde Malatya Hanımeli Eğitim Kültür

Anneler Günü Safsatası

“Anneler Günü” kutlamasını başımıza bela eden zihniyetin tümünü, bilen bilmeyeni, neye, kime hizmet ettiğini düşünen düşünmeyeni, o günü ticarete döktürerek sömüren ve sömürülen her kesimi kınıyorum.
Anneler Günü Safsatasını haber yapan, yayan, görüntüleyen, izleyen, dinleyen, yazan ve okuyanı da kınıyorum.
Bu günü bir de

Malatya Kitap Fuarı

Malatya Ulusal Kitap Fuarı’nı gezdim.
28 Şubat sürecinin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş hariç, yazarlar kitap imzalamaktan yorulmuş, kalem tutan parmaklarında derman kalmamıştı.
Bir tek Vural Savaş abdest ibriği gibi dikilmiş beklemedeydi.
Kim bilir Malatyalılar tarafından cezalandırılıyordu.
Bir yazar için,

Şehitleri Anma Gecesi"ne Şahadet Ederken

Zılgıt; Güneydoğu ve Anadolu Bölgesi’nin bazı yerlerinde düğünlerde eğlenmek amacıyla dili ağız içinde değişik bir biçimde oynatarak ahenkli bir ses çıkarmakmış. Ancak ben o anlamda kastetmedim.
Zılgıt derken….
Coşku ve sevinç anlarda bağırarak melodik sesler çıkartmanın yanı sıra…
Hüzün ve acılı günler

28 Şubat"ın Benden Çağrıştırdıkları

Bu gün 28 Şubat…
Ve bir zamanlar mahkemelik olup, şimdi beraat eden “Bir İdamlık Kent” adlı kitabımın ikinci baskısını yapmak üzere kitabı hararetle isteyip, sonra da “bu kitapta sen Müslümanları fişlemişsin” diye ‘kof’ mazeretler sunan Müslüman yayıncılara/arkadaşlara ne oluyor?
“Fişleme” dedikleri; söz konusu kitapta,

Uht"ul Mukaveme"ya Tanık Mektuplar

“Uht’ul Mukaveme” kavramı; “Ümmü’l Mukaveme’den” esinlenerek verdiği bir isim. “Ümmü’l Mukaveme”, “Direnişin Anası” manasına geliyormuş… “Uht’ul Mukaveme” ise “Direnişin Kız Kardeşi” manasına gelmekteymiş…
Ben de bu yazımda; hem tarihe not düşürmek hem de “Başörtüsüne Özgürlük Yolunda Görülmüştür” eserinin isminin; “Uht’ul Mukaveme’ya Tanık Mektuplar” olarak zihnimde kodlayarak

Şubat ve Kar

Sayın Pamuk kadar yazmada maharetli olsaydım ya da onun kadar ünlü ve okunur bir yazar olsaydım ben de bir Kar romanını yazardım.
Ama benim Kar romanımın geçtiği yer Kars, değil Malatya olacaktı. Çünkü 28 Şubat senaryosunun en iyi oynandığı sahne Malatya’ydı…

Motaş

MOTAŞ’ı, bu arabalarla olsaydı biz Orduzu Belediyesiyle devam ederdik.
Ama etmedik…
Çünkü olmadı, bu elbise bu bedene dar geldi ve çıkartıp çöpe attık…
Şimdi biz çöpe attığımız bu çürümüş kirli elbiseyi ne diye bir daha biçiyorsunuz Kaldırım halkına…
Yani bu

Başa Dön