SORULAR, SORULAR, SORULAR…………..

Yalan mýydý, her þey yalan, bu sahte acýmasýz dünya yalanlarla mý dolu? Gerçek ne peki?

Mekânsal anlamda uzaklardan ta Ýsviçre’den, zamansal anlamda ise çeyrek asýr öncesinden çýkýp geliveren tanýdýk ama tanýmadýk bir yüz, güzel bir ruh ve bir araya gelen üç dost, “Dost mu? (Peki nerelerdeydi bu 25 yýl boyunca), arkadaþ mý peki (bilmem doðru olur mu), sýnýfdaþ (peki kaç kez paylaþtýk bir sýnýfý?)”, yoksa sanal dostluk mu pekiþtirilmek istendi. Üç güzel insan, güzellik nerede peki?

Sorular kafamda uçuþur bugün. Dün akþam, bir þekilde tanýþ olan üç insan bir aradaydýk. Hiç beklemiyordum ancak gece boyunca susmadýk. Aradan onca yýl geçtikten sonra konuþulacak çok þey olabilir mi? Nedir insanlarý susmadan konuþturan? Genelde bu tip ortamlarda suskunluk hakim olmaz mý? Dün susmadýk, zaman oldu sözü bekledik gelsin diye, zaman oldu kaptýk birbirimizden, söylenecek ne çok þey birikmiþ, peki birikmiþte neden dudaktan çýkmamýþ düne kadar? Dün yeterince çýktý mý yürekten, hala kilitli midir bazý þeyler, peki kilitli ise anahtarý kimdedir?

Üç tanýþ insan, zaman içerisinde ne zaman dost olduk veya olduk mu, olamadýk ise niye? Neydi bizi bir araya getiren güç ve istek? ZAMANSAL VE MEKANSAL TANIÞLIK MI? Önce biraz tanýmaya çalýþtýk birbirimizi sanal tanýþlýðýmýza ek olarak, hatalarýmýzý paylaþtýk, neþelerimizi, keþkelerimiz (var mý yok mu emin olamadan keþkelerimizi), baþkalarýnýn hüzünleri (kendi hüzünlerimizin kýyýsýndan köþesinden geçerek), haksýzlýklardan, öðretilerimizden, öðrendiklerimizden, öðrenemediklerimize deðinmeden… Ne çok þey birikmiþ dudaktan çýkmak istenen. Daha önce yakalamadým mý böyle bir ortamý? Neydi dostluk? Sanal mý gerçek mi? Dünkü sohbet gerçek deðil miydi? Mekanda zaman, zamanda mekan sýkýþtý gece boyunca biz konuþtukça...

Bir gün güneþ açýverirken ruhuma gelen güzellik, bir gün yaðýþlýyken gelen hüzün, odamdaki topak topak açan bembeyaz sardunyalarým ve bir tarafta kurumuþ olanlarý. Bugün bembeyaz topak topak olan sardunyalar gün gelecek kuruyacak, yenileri açacak ben baktýðým beslediðim sürece. Halbuki bir zamanlar kýrmýzý beyaz açardý, neden kýrmýzlar yok oldu, tümüyle beyaza boyandý? Neydi dostluk, sürer mi ebediyen?

Geceye dahil olan diðer tanýþlar, sözü edilen ancak orada görülmesi umulmayan yüzler, yürekler, geçmiþten bir yakýþýklý yüz, hala yakýþýklý bilir midir bilmem ama hayat bükememiþ belini ta çocukluðundan beri sürse de sýkýntýlarý, hala dimdik, inadýna direnen yürek hikayesiyle burksa da yüreðimi gerçek deðil miydi? Peki gece rüyama girerken neydi?

Aþk neydi? Büyük tutkularla sevgilerle yapýlan beraberliklerin sonlandýrýldýðý, ya da anne ve babaya ihtiyaç duyan hasta bir çocuk nedeniyle sürdürülen evlilikler, gecenin konularýndandý. Neydi aþk? Ruhlar ve bedenler deðiþirken, güzellikler çirkinleþip, çirkinlikler güzelleþirken, sürer miydi beraberlikler ebediyen?

Sorular, sorular, sorular… uçuþurlar bugün kafamda, ne sanal, ne gerçek, ne yalan, ne doðru, ne süreli, ne ebediyen? Var mýdýr ebediyet, sürer mi ebediyen?

Leyla Ünal (26 Kasým 2013)