Yine karmaşığım bu akşam, ne hissetmesi gerektiğini bilmez haldeyim;elim de koca bir mutluluk mu var yoksa kocaman bir yok oluş mu, bilmiyorum…
Unuttuğum anların tadı bozdu belki de midemi, belki de bir yakarışa verilen olumlu ama korkunç cevap; bunlarla yaşamayı öğrenmeli miyim yoksa vaz mı geçmeliyim, bilmiyorum…
Ne olursa olsun bir daha ki sefere vazgeçmeyeceğim diye söz vermiştim kendime, sözümü tutmalı mıyım yoksa çok geç olmadan geri dönmeli miyim, bilmiyorum…
Köklü bir ağaç gibi, yerimde dimdik durmalı mıyım yoksa, hiçbir şey yaşamaya layık olmayan biri gibi, ardıma bakmadan sonsuza dek kaçmalı mıyım, bilmiyorum…
Bana sorduklarında “Ne oldu?!” diye, doğruyu söylemeli miyim, yoksa kaçamak cevaplar verip, sadece geçiştirmeli miyim, bilmiyorum…
Hiçbir şeyi düşünmeyip, yaşanmayanları dahi hatıralara gömmeli miyim, yoksa her birini ayrı bir hazla yaşayıp vakti geldiğinde bitirmeli miyim, bilmiyorum…
Akıbetimi fallara bırakıp, umursamadan hayatı olduğu yerde bırakmalı mıyım, yoksa canımı dişime takıp, bir kere daha denemek için çırpınmalı mıyım, bilmiyorum…
Neye hasret olduğumun farkında değilmiş gibi, tüm güzellikleri bir anda silmeli miyim, yoksa ne kadar bıkarsam bıkayım, sonuna dek yaşamalı mıyım, bilmiyorum…
Aslında hasret olduğum şey bu mu acaba diye yorum yapmalı mıyım, yoksa aslında bu olmadığını bildiğim halde, Polyanna kostümümü çıkartmamalı mıyım, bilmiyorum…
BİLMİYORUM!!!
Bilmiyorum
Köklü bir ağaç gibi, yerimde dimdik durmalı mıyım yoksa, hiçbir şey yaşamaya layık olmayan biri gibi, ardıma bakmadan sonsuza dek kaçmalı mıyım, bilmiyorum…