Geldim işte. Kapına son kez merhaba demek için geldim. Yüzüme örtülecek bir kapıyı, nefretle bakacak iki gözbebeğini göze alarak, cesaretimi yüreğime katarak geldim. Veda etmek değil niyetim, yalnızca son kez merhaba demek için geldim.
Zoraki bir tebessümünü, kuru bir " hoşgeldin " sözcüğünü yüreğime acıyla bastırarak ve gözpınarlarımda " ak " dememi bekleyen yaşlarımı gururla durdurarak karşındayım işte. Ayaklarım ne kadar direndiyse de, bu kapıdan cesaret timsali bir vefasız olarak girdim sonunda. Bu soğuk havada, bu soğuk odada sıcacık birşeyler söylemeni ne kadar çok isterdim.
Bir kış sabahı elveda demeden herşeyi orada bırakmıştım. Geleceği, kuru bir dilek ağacını, şarkılarımı. Umutlarımı sakladıysam da yolda hepsi yırtılan cepten birer birer terkettiler beni. Gururum hep peşinden sürükledi. Arkama dönüp bakmama bir an olsun izin vermedi. Hep gittim, gideceğim bir adres olmadan. Ve bunca yıldır ellerimde biriktirdiğim cesaretimle kapına son kez merhaba demek için geldim.
Bundan sonra ne şarkılarına ortak olabilirim, ne de duvarda hesapsızca akıp giden zamanına. Sen hala umutlusun belki. Belki de ben giderken sen hayallerini bir ağacın dalına astın. Bense, onları düş kırıklıklarımla aynı kesede sakladım yıllarca. Sen hep ayakta kalmayı başardın. Yıkılmışlığını, ayaklarının altında bir sigara izmariti gibi ezmeyi bildin çoğu zaman. Bu yüzden benden hep bir adım daha güçlü oldun. Sen gülmeyi severdin, ben ağlamayı. Sen mevsimlerden ilkbaharı, ben kışı. Farklıydık birbirimizden. Sen sadıktın, bense vefasız. Bu yüzden belki de gözlerin hep yerde. Sadık gözlerin vefasız gözlerimle karşılaşmasın diye.
Gelirken ellerim cebimde geldim. Sana kucak dolusu güller yerine maziyi taşıdım yüreğimle. Dinlenen şarkılar, yazılan mektuplar ve beynimin bir köşesinde şen kahkahalarla gülen insanın silueti daima bende kalacak. Gözlerinle hiç karşılaşmadan gidiyorum şimdi. Veda etmek değil niyetim, yalnızca son kez merhaba demek için geldim.....
Son Kez Merhaba
Geldim işte. Kapına son kez merhaba demek için geldim. Yüzüme örtülecek bir kapıyı, nefretle bakacak iki gözbebeğini göze alarak, cesaretimi yüreğime katarak geldim....