Seval Deniz Karahaliloğlu

Caz Fotoğraflarına Aşık Bir Usta : Aykut Uslutekin

Bir solo çalışın ardından alınan alkış, müziğin en üst notalarına çıkarken duyulan haz, saksafonda oktav arayışı yapan sanatçının yay gibi gerilen bedeni, fotoğraf karelerine yansıdığı zaman izleyenlere çok şey anlatıyor. Konsere gitmeseniz bile, fotoğrafa baktığınız an neredeyse müziği, sanatçının çaldığı enstrümanın sesini, notaları duyabilirsiniz.

Keşanlı Ali Destanı"ndan Antigone"ye

Bana sorarsanız, Antigone ilk bakıştan beri, ezelden beri, bebek Odipus çobana teslim edildiğinden beri, bir yol hikayesidir. Seslerin ve sessizliklerin, ışıkların ve gölgelerin, yaşayanların ve ölülerin, yerin altının ve üstünün, kozmosun ve kaosun karşılıklı iki yanına dizilip, birbirini süzdüğü bir yol hikayesi...Yolun iki yanında, bir film şeridi gibi

Uluslarararası İzmir Festivali 20. Yaşını Kutluyor.

Bu yıl 20.si düzenlenen Uluslararası İzmir Festivali, 12 Haziran – 20 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştiriliyor. İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı (İKSEV)’in son 20 yıldır büyük bir başarıyla yürüttüğü festival kapsamında bu yıl görkemli bir kutlamayla sanat severlerin karşısına çıkıyor. Beş ayrı festival mekanında 645 sanatçıyı festival izleyicisiyle

Sanatçılar, Uluslararası Kapadokya Sanat Kampında Buluşuyor.

Karlık Evi, yöre halkına sanatı tanıtmak ve sevdirmek istiyor. Çünkü onların dedeleri de duvarlara çok önemli duyguları taşımışlardı. Sadece coğrafi ve tarihi değeri ile tanınan yörenin, farklı yönlerinin ön plana çıkarılıp dile getirilmesini istiyoruz. Hitit döneminden miras kalan çömlekçilik, boyama ve bezeme, oya ve nakış yapan ismi bilinmeyen

Tiyatro Topluluklarına Yeni Bir Seçenek : Tepekule Sahnesi

Sahne boyutları, mükemmel akustiği, dijital kontrollü ışık sistemleri, sanatçı soyunma odaları, kulisleri, sahne dekor asansörü, sahne mekaniği ve yangın güvenlik önlemleriyle Tepekule Sahnesi, 13 Mayıs’tan sonra tiyatro topluluklarını ve sanat severleri ağırlamaya hazırlanıyor. Yapımı 9 yıl süren Tepekule Sergi ve Kongre Merkezi, başta tiyatrolar olmak üzere konserler, dans

Tek Kişilik Oyunların Efsane İsmi : Müşfik Kenter

Biz çok şanslıydık. Çünkü Ankara’da çok güzel bir konservatuar binamız vardı. Bugün Mamak Belediyesi olarak kullanılan bu bina, çelik kapı ve pencerelerle ses yalıtımı çok iyi sağlanmış bir yapıydı. Ne kadar müzik çalışılırsa çalışılsın, bağırılırsa bağırılsın dışarıdan ses duyulmazdı. Sabah saat 3’de kapılar açılır. Bu nedenle 3’den önce

Şiir ve Öyküden Sonra Sıra Romanda Mı?: Fikret Hakan

O benim çocukluğumun siyah beyaz filmlerinin vazgeçilmez jönüydü. Kimi zaman mahallemizin harbi delikanlısı, ailemizin beyefendi oğlu ve çoğunlukla genç kızların uğruna beyaz mendiller eskittiği yürek deleni. Hangi koşulda olursa olsun hep hayallerimizin kahramanı, filmlerin esas oğlanıydı. Cikletlerden çıkan artist fotoğraflarının en kıymetlisi. Kartları değiş tokuş ederken bir yerine

Hayata, Ölüme ve Zamana Meydan Okuyan Sanatçı : Aygün Arslan

Eski tahta kapılar, bir zamanlar en güzel elbiselerin, bayramlıkların asıldığı ahşap dolaplar, kullanıldığı dönemlerde taze güzellerin karşısında süzüm süzüm süzüldüğü sırları dökülmüş aynalar, çeyizlerin, dantel çamaşırların lavanta kokuları içinde saklandığı şifonyerler hatta merdivenler. Dinleyecek bir izleyici, daha doğrusu yalnızlıklarını paylaşacak, yarenlik edecek birilerini bulduklarında ne hikayeler anlatıyorlar. Artık

Taşra Dergiciliği İstanbul Dükalığına Karşı

‘Gavur Topraklara’ da ancak böylesi yaraşırdı. Üstelik serde Homeros’un çocukları olmak da var. Hem muhalif olacaksın, hem çatır çatır her yanından muhaliflik akan Taşra Dergileri çıkaracaksın, hem de Homeros’un çocuğu olacaksın. Üstelik, insanın kanını kaynatan bu ‘gavur topraklar’ üzerinde yaşayacaksın. Eeee kardeşim şair olmayacaksın da ne yapacaksın? Elin

İyi Tiyatro, Kaliteli Oyun, Büyük Bir Şiirdir.

Garcia Lorca gibi önemli yazarların, oyunun atmosferini yakalayabilmek için seçtiği imgeler, sahnede harekete dönüşür. Bu, Anton Çehov’un oyunlarında kendini içsel bir şiir olarak gösteriri. Çehov, oyunun dinamizmini bu içsel şiirle yakalar. Çehov’un oyunlarının içine girdikçe, daha derin ve daha şiirsel bir yapıyla karşılaşılır. Lorca, Çehov, Yeats ve Synge

Bir Varmış Hiç Yokmuş

Kazık kadar olmasam bende soluğu sahnede alacak, insanın aklını çelen şu kuklaları doyasıya mıncıklayacağım ama nerede…İnsan, yaşını başını alınca maalesef yetişkinliğin getirdiği sorumluluklardan olsa gerek ancak poposunu kırıp oturmakla yetiniyor. Gözlerim beni çocukluğumdan kavrayan kuklalarda, kulağım Keloğlanda, suratımda ay dede gülüşüyle, İzmir Sanat’ın koltuklarına yayıldıkça yayılıyorum.

Başa Dön