Ne Kadar Duyarlıyız? - 10
Gündemimizi meşgul eden balyoz darbe planı üzerine düşündüklerimi yazdım...
"“Yazarlık, kelimelerle çatal bıçak karıştırıp ortaya lezzetli bir felaket çıkarmaktır.” – Umberto Eco"
"“Yazarlık, kelimelerle çatal bıçak karıştırıp ortaya lezzetli bir felaket çıkarmaktır.” – Umberto Eco"
Gündemimizi meşgul eden balyoz darbe planı üzerine düşündüklerimi yazdım...
Efendim yazının başlığına takılıp bizim sunucuların gösteri amaçlı toplantı filan düzenlediklerini sanmayın. Onlar zaten her akşam hanelerinizin davetsiz konukları olarak ekranlarda arz-ı endam eylemekteler.yarı sunucu yarı manken içerikli vazifelerini ifa ederken biz izleyicilere de tebessümle karışık bir öfke bahşetmekteler(!)
Sağlık dünyadaki en büyük varlığımızdır. Allah’ın bize emanetidir bedenimiz, onu hor ve hakir kullanmamalıyız. Hayatın tadı ve tuzudur sağlık… Fakat işler her zaman düzgün gitmez. İnsanların aklına gelmeyen başına gelir. Günün birinde sıhhatimizi, paramızı, malımızı, dostlarımızı kaybedebiliriz. Fakat geleceğe dönük umudumuzu kaybetmemeliyiz. Umudunu yitiren her şeyini yitirmiş demektir.
Ayakkabı kutusu yerine uğraşacağımız bir başka kutu var: SADAKA KUTUSU Üstelik bu kutuların hepsinin içinde gerçekten para var. Ve bu kutular öyle ayakkabı kutusu gibi bir yerde saklanmış da değil; herkesin gözü önünde Belki sizler de her gün görüyorsunuz ama farkında değilsiniz.
Mahatma Gandhi’ye benzetilen Kemal Kılıçdaroğlu’nun Mahatma Gandhi gibi bir pasifist ve aynı zamanda bir düşünür, bir filozof olduğu söylenemez.
En bilinen ve en gerçek yalan "doğruları" söylemektir.Daha etkileyici ve inandırıcıdır.
Mayısın ilk günlerinde yaşanan acı ve vahşet dolu bir olay üzerine düşüncelerimi ve tavsiyelerimi yansıtan bir yazı...
Geçen hafta sonu( 20 Ekim 2007 Cumartesi) Trabzon’un tek beş yıldızlı oteli olan Zorlu Grand Hotel’de uydudan Türkiye’nin dört bir tarafına ve dünyaya yayın yapan Giresun merkezli Tempo Tv’nin canlı yayın konuğuydum. Trabzon’un başarılı programcılarından Gazeteci-Yazar Kenan Aydoğdu’nun hazırlayıp sunduğu Türkiye genelinde seyirci nezdinde ilk beşe girme başarısı
Dışarı çıktım.Iraklı bir erkek çocuğu caddede paten kayıyordu ve az daha bana çarpacaktı.
Bir an hafızamı kaybettiğimi düşündüm. Burası benim ülkemiydi?
Ölüm bin bir çeşidi var, değişik, parça parça, hafif ve korkutucu...
Kimisi evinde ölürken, kimisi savaşta ölüyor; kimisi trafik kazasında ölürken, kimi ameliyat masasında;
kimi eğlenirken , kimi ise alın teri daha kurumamışken...
Bütün bu saydıklarım,sayamadıklarım biz öğretmenlerin asli görevleri arasında n’aparsınız…
Bütün bunlar ne için???
Bir sınavı daha başarıyla atlatabilmelerini sağlamak için
Demokrasiyle idare edilen ülkelerde seçimler bayram havasında geçer. Herkes eteğindeki taşları seçim meydanlarında döker. Düşünceler ortaya konulur. İsteyen istediğine destek verir. Herkesin duygu ve düşüncelerini ifade etmesine imkân tanınır. Kimse kimsenin fikrini küçümsemez. Oy verme faslı bitince meydanlarda söylenenler orada kalır, hayata taşınmaz. Küskünlükler kin ve nefrete dönüşmez.
Önce bir düdük lazım bize ama parasını ödeyip çalmayı hak edecek birsi de olmalı ki parayı veren düdüğü çalar klasiğini de diyebilelim bizde dimi ama. Önce müşteri, sonra düdük, en son tencere ile birlikte kapak lazım bize.
Bugün 2 Temmuz 2013, Madımakta yakılarak öldürülen aydınlar katliamının yirminci yılı bitti. Böylesi bir günde bir sokak köpeği beslemeye çalışırken yaşadıklarımı neden aktardığımı düşünenlere bir kaç cümle...
Her yıl 24 Nisan’ da karşımıza çıkarılan sözde “Ermeni Soykırım” iddialarının bir dayanağınıda da aşağıda anlatmaya çalışacağım olaylar oluşturmaktadır...
Vatandaş ne yapıyor?a) Televizyondaki artık günde iki-üç tane çekilen ne idüğü belirsiz dizileri, seyredeni kendine bağlayan ama hiçbir şey kazandırmayan yarışma programlarını izliyor.b) Cep telefonu ile günde 7-8 saat konuşuyor daha doğrusu geyik muhabbeti yapıyor. c) Bilgisayarının başında gece geç saatlere kadar çeşitli porno siteleri dahil olmak üzere
Önce şu habere bakalım:
Bir vali yardımcısı … Muğla’da görev yapıyor. Düzenlenen bir seminerde espri adı altında öğretmenlere hakaret ediyor. Zaten günümüzde kim konuşmaya başlıyorsa öğretmenler diye başlıyor, sonra zehirli kelimelerini döküyorlar.