"Benim için eleştiri, bir düşmanın dostlukla yaptığı şeydir." - Oscar Wilde"

Eleştiri

Gazeteciler Bahane, Milletvekiline Kıyak Şahane

SGK yasası çıkartılırken, bu emekçilerin yıprandığı anımsandı. Çalışan Gazeteciler Günü’nde gazetecilere, yıpranma payı armağan edildi; yasa çıktı. Fakat, kıyak emeklilikte, ek ödemelerde yapıldığı gibi fırsat bu fırsattır deyip yasaya milletvekilleri de sokuşturuluverdi. Böylece onlar da çok yıpranan meslek grubunun içine girdi bir hamlede.

Maksatlı Yapıyorlar Gibi Bunları

Bu şiddet sarmalı Kurtlar Vadisi denen saçma sapan dizi ile başladı... Mafya ve derin devlet ilişkileri ısıtılıp ısıtılıp millete izlettirildi... Senaryo yazarları ve oyuncular malı götürdü tabi ki... Bizim mafya ile yasa dışı işler ile ne alakamız olur ki? Şimdilerde reytingleri yerlerde sürünse de bir zaman bayıla bayıla

Sinema Yazma!

Önemli olanın film izlemenin değil, izlenen filmin okunması gerektiği düşüncesi zamanla kitleler anlayacaktır. O zaman, politika değil, sanat kazanacaktır. Unutmamak gerekir ki, politika zihinlere kilit vurur; sinema zihinlere vurulan kilitleri açar.

Başkan Gümrükçüoğlu'yla Sabah Kahvaltısı

Bilindiği gibi ocak ayının 10. günü “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak kutlanıyor. Bu vesileyle Trabzon Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, Trabzon’da görev yapan basın mensuplarıyla sabah kahvaltısında buluştu. Dizgicisinden imtiyaz sahibine kadar, basınla bir şekilde ilişkili olan herkes Zorlu Grand Otel’deki sabah kahvaltısına davetliydi. Ben de Trabzon’da yirmi

Üç Türlü İnsan

Üç türlü insan vardır. Leyleklerin getirdiği insanlar birinci gruptur. Bunlar bol bol lak lak ederler. Burunlarını her şeye sokarlar. Kibirli kibirli yürürler. Gezerler tozarlar. Yüksekten uçarlar. Zengin ve gösterişlidirler.
İkinci grubu dünyaya kargalar getirir. Bunlar leş yerler. Bu yüzden ölümü ve savaşı çok severler. Barıştan nefret

Kentlinin Otobüse Binme Kuralları

Oysa büyük şehirlerde daha çok kalabalıklar var.
Büyük şehirlilerin/kentlilerin bu konuda yoğunluğu bizimkilerden kat be kat fazla olmasına rağmen onlar bizim bindiğimiz gibi binmiyorlar otobüslere…
Onlarda kural; herkes sırasına bekleyecektir…
Otobüs var ya da yok; tek sıra halinde, (ya da çift sıra)

Suçlusun Başkan!.. Suçlusun!.. "Siyanüre, Taşeronlaşmaya, Koyların, Suların Satışına Hayır!" Denmez ki...

Orası Dikili. Belediye Başkanı genç bir adam, Osman Özgüven.
Ümüğüne çökülüp soluksuz bırakılan demokrasi güçleri için bir oksijen tüpüydü o zaman Dikili. İnsanlar yalıtılmışlık ve boğucu yalnızlık duygusunu aşmak için orada bir araya gelmeye çalışıyorlardı. Sonraki yıllarda bu etkinliklere Türk-Yunan dostluk çabaları da eklendi.

Siz Hiç Modayı Takip Etmez Misiniz? Marx Şimdi Çok Moda! Takunyalı Sadaka İmparatorluğu Yıkılıyor : Kapitalizm Öldü, Yaşasın Marx!

“Bu kadar çok kişinin gelmesini beklemiyordum. Marx öldü diyen salaklar ordusu size engel olamadı demek” diye söze girdi Genco Erkal. Üstelik, tam da oyun kaldırıldı derken. “Özellikle yoğun istek üzerine” tekrar İzmir Narlıdere Kültür Sanat Merkezi’nde sahnelenen “Marx’ın Dönüşü” oyununda.

"Bir Okkaya Bir Önge" Herkese Göre

İlke Susuzlu, oyundan bir iki gün önce çok farklı bir reklam tarzı uygulayarak, izleyicileri salona çekiyor. Mağusa’nın hareketli trafik köşelerinde tüm oyuncularıyla birlikte ellerinde pankartlar, afişler ve üzerlerine giydikleri oyunun tişörtleriyle varlıklarını duyuruyorlar. Yoldan geçenler ister istemez merak ediyorlar. Tüm görevliler, yoldan geçenlere güler yüzle bakıyor ve onlara

Başa Dön