..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşamak için topu toplam altı haftam kalsaydı ne mi yapardım? Tuşlara daha hızlı basmaya bakardım. -Isaac Asimov
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Felsefe
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Sonra Bir Gün
Ahmet Zeytinci
Öykü > Gülmece (Mizah)

Bir varmış, iki yokmuş, üç varmış dört yokmuş, beşin bu işler ile hiç alakası yokmuş, beş o sırada senelik izindeymiş. Develer tellal, pireler berber iken, yavru pireler berber çırağı iken, hem develerin tellallığına hem pirelerin berberliğine, hem de yavru pirelerin berber çıraklığına itiraz çokmuş. İtiraz çoksa da hem develer, hem pireler, hem de yavru pireler hiç mi hiç umursamamışlar bunu. Masal bu ya, adı üstünde işte masal, sen de oku bakalı

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe
21 
 Heidegger ve Zaman: Dasein Analitiği Çerçevesinde Zaman Analizi  (ali osman yeten)

“Yıldızlara yürüdüm, hepsi bu…” mezar taşındaki bu söz Heidegger hakkında çok şey anlatır. O hayatı boyunca hakikati arayan bir düşünür olmuştur. Heidegger varoluşu felsefenin konusu haline getirerek felsefenin hayatın dışında olmadığını; bizzat dünya-içinde olduğunu anlatmaya çalışır. Hayatın içinde olan bizlerin hakikatin dışında kalamayacağımızı vurgulayan Heidegger; önceki filozoflarca kabul gören insan ve varlık arasındaki özne-nesne ilişkisini ‘varoluş’ düşüncesi ile ortadan kaldırır. Varlığın anlamı? Sorusuna o; soruyu soran kişiyi de dahil ederek cevap arayışına girişir. O okuyucusuna hazır cevaplar sunmak yerine sorular sorar ve bu soruların nasıl cevaplanacağının yöntemini belirlemeye çalışır. Soru ile başladığı eserlerini yine soru ile bitirir.
22 
 Thomas Samuel Kuhn'un Bilim Anlayışı  (ali osman yeten)

Kuhn bilim felsefesi alanındaki görüşleriyle son elli yıla damgasını vuran bir felsefecidir. Kuhn akademi hayatına bir fizikçi olarak başlayıp; üniversitede bilim tarihi dersleri vererek bu alanda ilerlediğinde bilimin bilindiği gibi kümülatif değil, bilinenin dışında devrimsel bir ilerleme içersinde olduğunu fark etti ve bilim felsefesi alanında uzmanlaşarak bu alandaki görüşlerini ortaya koydu. Kuhn kendi bilim anlayışının çıkış noktasını bilim tarihine dayandırır. ona göre bilim tarihi ne Poper in dediği gibi (yanlışlamacı),ne de pozitivistlerin dediği gibi (doğrulamacı) dir.
23 
 Liderlerin Bilmesi Gereken 101 Etik İlkesi  (Ece ZEYBEK)

Merhaba, Etik dersimiz yapmış olduğum bir çeviri metninin özetini sizlerle paylaşmak istedim... Burada hepimizin yapmak istedikleri, ama yapmamak için nelere sığındığımızı göreceksiniz... Saygılarımla
24 
 Kendisini Kopyalama 2  (Bayram Kaya)

Totemin yakınsatıcı, sınırlayıcı, ortaklaştırışı ve transfer emekler üzerinde ortak birim zamanı ortaya koyucu bu tutumu ile geleceğin ve kendi paydaşlı kulvarının "üreten ilişki tohumlarını" kendi bağrında taşıyan dünyaya dönüşecek olan" her bir yol adımlarını bağrında taşıyor olmasıydı. Bunun böyle olduğunu ancak biz görüyorduk.
25 
 Gülme Dürtüsü  (Yaşar ÇETİNKAYA)

Aslında dostlar bence -psikanalizciler belki kızacak ama- insanın doğumunda sahip olduğu eğilimlerden biri de 'gülme dürtüsü'dür. Cinsellik, saldırganlık ve gülme dürtüsü...
26 
 Türk Modernleşmesinin Öncülleri  (Mehmet Fatih Doğrucan)

Kıta Avrupası modernleşmesinin öncülü özellikle burjuvazist ve merchantalist bir gelişimin ürünü olarak açıklanırken, ada Avrupasının modernleşmesindeki, aristokrasi inkar edilemez bir öneme sahipti. Hatta bütün batının doğu üzerindeki modernleşme etkisi söz konusu edilirken, Türk modernleşmesinin öncüleri de, Türk Sosyo-kültürel yaşamının en etkin sınıfının merkezinde ortaya çıkacaktı. Şüphesiz ki en etkin sınıf, en eğitimli ve en kurumsal varlığa sahip bir sınıf olarak hasta adam Osmanlı’nın ordusu yani Türk ordusu idi.
27 
 Alevi...  (David Durak ARSLAN)

« Aşk harmanında savruldum Hem elendim hem yoğruldum, Kazana girdim kavruldum, Meydana yenmeye geldim »
28 
 İttifaklar Birer Referans Noktasıydılar 68  (Bayram Kaya)

Yüksek potansiyelin düşük enerjili (açlık veya boşluk) alana doğru olan akışı nedenle yüksek enerji burada açlık gibi bir parça belirişler (enerji zayıflığı olmakla) eksiği tamamlayacak yeni bir olgu ve olayların biçimlenişine yönelmekle hayat, (açlığın, olgu ve olay) doygunluğuna (şarjına) dönüşür.
29 
 Eski Bir Tapınak Yazıtı  (Mehmet SEÇKİN)

Gürültü, patırtının ortasında sükunetle dolaş; sessizliğin içinde huzur bulunduğunu unutma. Başka türlü davranmak açıkça gerekmedikçe herkesle dost olmaya çalış.
30 
 Kendisini Kopyalama 1  (Bayram Kaya)

Sınırlı izole alan davranışları da baş ve sonuyla sınırlı olmak zorundaydı. Ancak izole alan da yeni bir eylem ve düşünce alanı açmakla tekrar sınırsız gibi oluyordu. Bu yansılar sizdeki totem düşüncenin sizler tarafından ortakla sılan kolektif düşünce olmasıdır.
31 
 Ozan Deniz Sarıtop Sözleri  (Ozan Deniz Sarıtop)

Ozan Deniz Sarıtop Sözleri, Ozan Deniz Sarıtop / Düşünce Terminali...
32 
 İnsan Nasıl Ortaya Çıkmıştı? 5  (Bayram Kaya)

İttifaklar üreten mantıkla olsa da esen rüzgâr totemi mana içinde olmakla yapılan ittifakın gerekliliği üreten mantıkla anlaşılmıyordu. Böyle bir düşünme anlama kalıbı yoktu. İttifakların anlaşılır olması için ittifakların sosyal anlayışlı bir mantığının olması gerekiyordu.
33 
 Kopya Yapılar 1  (Bayram Kaya)

Hiç kuşkusuz ki canlı veya cansızlar nötr durumuyla en az bir enerji tüketimi içinde olurlar. Evrendeki yıldızlar, kara delikler gibi enerjisi çok çok artmış enerji öbekleri, nötr veya düzenli yapıların enerji verici beslenim kaynağıdırlar.
34 
 Ölüm Üzerine - 1  (Umut Salih Tiryakioğlu)

Ölüm, çoğu insan için korkuların efendisidir. En inanmış kalpleri bile okşar zaman zaman. Yürekleri sıkıntıyla doldurur. Varlığıyla hayatı hem zehir eder hem de gerçekte olmadığı kadar manidar kılar. Peki gerçekte de öyle midir? En azından mantıken böyle olması gerektiği düşünülmelidir. Fakat bu dünyada gerçek olan tek olguyu, ölümü, o kapımızı çalana dek gözardı ederiz. Hayatın içindeki küçük ayrıntılarla sanki bu evrende sonsuza dek kalacakmışız gibi meşgul olur, böyle acı bir gerçek karşısında pek önemsiz olan olaylarla ve düşüncelerle boğuşuruz. Mali durumumuz, başka faniler nazarındaki görünüşümüz, tuttuğumuz siyasi parti veya futbol takımının akıbeti gibi gelip geçici düşünceler -mantığa tamamen aykırı olarak- zihnimizi meşgul eder de on yıllar içerisinde yokolup gideceğimiz hakikati karşısında cinnete düşüp delirmez yahut da hayatın gerçek anlamı üzerine cevaplar aramaya yeltenmeyiz.
35 
 Totemi Dil 24/ı  (Bayram Kaya)

Totem kardeşler olmanın üçüncü temel yasası kardeşine dokunma meşruiyetiydi. Kardeşinin verdiğini kardeşinin dokunduğunu yeme, dokunduğu herhangi bir kardeşiyle cinsel ilişki kurma anlayışıydı. Ya da totemi temel yasanın üçüncüsü de kardeşi olmayanlara dokunmama yasağıydı.
36 
 Kolektif Alan 24  (Bayram Kaya)

DIŞ DÜNYA YÜKSEK ENERJİ ALANIYDI. İÇ DÜNYA YANİ HAYAT ALÇAK VE TAMAMLANACAK OLAN ENERJİ ALANIYDI. Dıştaki GERİLİMLİ ENERJİ FARKI olan enerji yüksek basınçlı dış dünyadan, alçak basınçlı iç dünyaya doğru akan parçalı bir yük enerjisiydi.
37 
 Tarihi Anlamak (1)  (Mikail Boz)

Tarih felsefesine bir giriş...
38 
 Kurucu İnşanın Temelindeki Kolektifi Oluşumlar 29  (Bayram Kaya)

Öbekleşen eğim durum atomdu. Atom küçükler dünyasına göre kısıtlanmıştı. Ama atom da kuantum dünya içinde olmayan yepyeni özellikler bileşimine açık bir yapı taşı olmakla atomdu. Atomun kısmen kararlı bir iç düzeni ve kararsız bir BAĞ elektron yapı girişmesi vardı.
39 
 Toplum 1 - 2  (Bayram Kaya)

İnsan çevresinin ürünüdür. Yani hayat doğal ve organik oluşumlu özne sistemin ürünüdür. İnsan organik bir özne nesnellik, kolektif bir özne sosyallik ve üstel çarpanla kolektif bir özne toplumsaldı. Bana göre insanın insanlığı önce tüm diğer sosyal hayatlar gibi sosyal zekâyla belirimdi. Sonra da kolektif ile üreten toplumsal zekâydı. Zaten insan insanlığını üreten, ittifak eden kolektif zekâ içinde elde etmişti. Değilse ben insanım diye peyda olmamıştı.
40 
 El Felsefesi ve Tarihsel Yaratılış 16  (Bayram Kaya)

Organize işler içine taşınan enerji, burada işe, uğraşa, olgu ve olayın gerçekleşmesine dönüşmekle bir sonuç ürün ortaya konur. Yükünü bırakan yük taşıyıcıları, gerisin geri ilk nötr duruma doğru çağrılırlar.

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 
31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Ölçü 4
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 3
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 2
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Ölçü 1
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe
Hemcinsler A
Bayram Kaya
Bilimsel > Felsefe

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.