Yaşlı bir yüz gibi hazır olmalı her acıya.Belirsizlikleri imrendirerek belirgin sancılara...adı konabilen.
Acılarımızın tutukluluğu tutkular.İrademizi zorlar,aşar,yargılarımızdan atlar...hiç hesapsız.
Beyazı kaçmış rüyalara benzetlerim tutkuyu.Taşıp içimden dışarı salınır,gün gibiliğin sıradanlığından bildik akşamlara...tanıdık notalara takılır.
Çoşkuya bulanır biraz da ihtirasa...
Zamanın içinde yüzer.Sevinçleri yüz üstü bırakılmışlığın...yüreği delik deşik eden son vuruşu gibi tezenenin.
Ve gidişinde
Ve her gelişinde
Acıyan bir keman yayının ucunda
Acıdıkça aşk ateşe verir tutkuyu.
Tutku büyüttüğü her ateşte acıtır aşkı.
İçin için yanan saman alevinin kaygısına...
Kaygılanır hiç hesapsız.