Hayatımdaki İlk Kahraman
(Melike ÇAM HUBAR) 20 Haziran 2003 |
Bireysel |
| |
Sonu hep güzel biten masallar dinlerken/ /
Ve henüz rüyalarımı kabuslar bölmemişken/ /
Yani daha boyum kısa, ellerim ufak...... |
|
Ben Uçurum Çiçeğiyim
(Melike ÇAM HUBAR) 15 Haziran 2003 |
Başkaldırı |
| |
Bir uçurum çiçeğiydim ben / /
Dağ eteklerine tutunup rüzgara kapılmış / /
Ve her kar yağdığında....... |
|
Doyamam Sana
(Melike ÇAM HUBAR) 19 Şubat 2003 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Bilmiyorum ne zaman doyarım sana/ /
Sonsuza dek baksam gözlerine/ /
Biter mi hasretim?........ |
|
Sana Geldim
(Melike ÇAM HUBAR) 8 Ekim 2002 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Gün nazlı nazlı doğarken yaralı şafaklardan / /
Ayak bastığım her sokağa veda ettim..... /
|
|
Küçük, Tatlı Bebeğin
(Melike ÇAM HUBAR) 25 Mart 2002 |
Bireysel |
| |
Anne, bir zamanlar ellerinle okşadığın/ /
Yosun kokulu saçlarım/ /
Yalnızlığa inat her telini rüzgarlara savuruyor..... /
/
|
|
Turnalar
(Melike ÇAM HUBAR) 11 Mart 2002 |
Başkaldırı |
| |
Hani beni de götürecektiniz turnalar /
Gül kokularının, /
Uçurtma bayramlarının olduğu yere...... |
|
Senin de Ağladığın Oldu mu?
(Melike ÇAM HUBAR) 4 Mart 2002 |
Yüzleşme |
| |
Yüreğimi yitirdiğim şehir. Soğuk ve mavi sularında hayallerimi boğduğum, yaralı bir martıya umutlarımı çaldırdığım ve en yüksek tepesinden ümitlerimi...... |
|
Senden Yana
(Melike ÇAM HUBAR) 4 Mart 2002 |
Umut |
| |
Umudum var senden yana/ /
Biraz mavi, biraz masum/ /
İlkbahar kadar taze/ /
Sular kadar berrak/...... |
|
Sen ve Ben
(Melike ÇAM HUBAR) 26 Şubat 2002 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Elmanın iki yarısı gibiyiz seninle/ /
Bir kelebeğin kanatlarıyız kimi zaman...... |
|
Ağlıyordum
(Melike ÇAM HUBAR) 10 Şubat 2002 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Ağlıyordum ve sen gidiyordun/
Herşeyin bu yıkık dökük limanda/
Eskiye karışıp gideceğinden habersiz/
Bense senin gidişinden haberli/
Ağlıyordum ve sen gidiyordun.... |
|
Durduramaz
(Melike ÇAM HUBAR) 10 Şubat 2002 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Ayrılığı öğretirsin bana bu virane yerde/Gitme der yüreğim sesim duyulmaz..... |
|
Yusuf Gibi...!
(Melike ÇAM HUBAR) 28 Ocak 2002 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Bir yıldızın koynundan
Simsiyah saçlarını savuran geceye,
Ve gecemi aydınlatan zifiri karanlığa,
Bir papatya tazeliğindeki saçlarına......... |
|
Dilenci
(Melike ÇAM HUBAR) 22 Ocak 2002 |
Aşk ve Romantizm |
| |
Eski bir istasyon garında/
Hiç tanımadığım bakışlar savururken gözlerime/
Anladım bir daha hiç dönmeyeceğini..... |
|
İstanbul
(Melike ÇAM HUBAR) 22 Ocak 2002 |
Kent |
| |
Ben;
İstanbul sokaklarının viraneliğine vuruldum/
Sarhoş kaldırımlarının türkülerine...... |
|
|
Bir fesleğen kokusunda duyumsamak ve olduğu gibi kabullenmek,zamanı geldiğinde tüm zorluğuna rağmen bir gökkuşağı renginde seyredebilmek,bazen de bir annenin şevkatiyle sarılmak hayata.Her ayrılığı bir kavuşmaya döndürebilmek en zor anlarda.Beyaz bir mendil semada ayrılıklara ortak olurken,eller acı acı sallanırken ve istasyonda son bakışlar dolaşırken merhabalara yelken açmak...
Bir balıkçı gibi umutlara doğru ağ atmak ve bir deniz yıldızının yorgunluğunda kıyıya vurduğunda,kendini yeniden maviliklere teslim etmek hayatın ta kendisi belki.Bir martı edasıyla acıların üstünden geçebilmektir hayatın özü belki de.Belki de geçmişi ve geleceği masal tadında yaşayabilmektir aslolan....
|
|