Başı Dik Adamın Ölümü!
Her ne kadar geçmişiniz geleceğinizin aynası olsa da; yazmanın cazibesine kapılıp havalara girmeyeceksiniz
Hayatın her evresinde olduğu gibi tevazu buranın da anahtarıdır
Her ne kadar geçmişiniz geleceğinizin aynası olsa da; yazmanın cazibesine kapılıp havalara girmeyeceksiniz
Hayatın her evresinde olduğu gibi tevazu buranın da anahtarıdır
Mensubiyetini taşıdığımız İslâm âleminde ve yaşadığımız coğrafyada adeta çöl ortasında bir vaha idi bizim fikir dünyamız
Aklı bu işlere eren herkes çok iyi biliyor ki, Karabağ ve etraftaki yedi rayonu işgal altında tutan Ermenistanın arkasında duran ve bu işgalin sürdürülmesini sağlayan ülke olan Rusyanın bilgisi dışında; Ermenilerin bir çatışma başlatması mümkün değildir.
Binlerce yılın tecrübesinden süzülerek vücut bulan evrensel hukuk, yine binlerce yılı kapsayarak süregelen tek Allahlı dinlerle de çelişmez.
Tanışmıştık senle yaz ortasında / İsmihan eminin sinemasında / İkimiz
Hani meşhur sözdür ya: En tehlikeli cahil, yarı okumuş cahildir diye Bizde her cenahtan mebzul miktarda var bunlardan, ibadullah
Bugün, Şarkın fikir sultanlarından Şeyh Sâdî-i Şirazîyi konuk edeceğim köşeme
Gülistandan kısa kıssalar aktaracağım sizlere
Hisseler de bizden olsun
Yozgatın Sarıkaya ilçesindeki bekçi Memedi biliyoruz da
Fransanın köylüğünden Parisli Jean-Paul Sartrı bilmiyoruz
Ali Şeriatî denildiğinde tüylerimiz diken diken oluyor. Zira adamcağızı bizzat şeriat zannediyoruz
Menfaat sağlayan kişi, hele hele devlet katındaysa; çok kısa bir sürede putperestlik marazına yakalanmış bedbahtlar tarafından putlaştırılmaya mahkûmdur
Bu, bir bayram yazısıdır. Meşrebi hafif olmasa da, maksadı hafiften bir küçük tebessümdür.
Başbakanlık başdanışmanı, dışişleri bakanı ve başbakan olarak emrinde çalıştığı asrın lideriyle birlikte, son 5 yılda 65 yıllık demokrasimizin boynuna ip geçirip dâra çektiler
Toplumdaki çürümüşlük hukuka da sirayet ederse, (ki mukadderdir, eder) toplum tamamen çamur deryası içinde debelenir ve kendi kendini yönetmekten aciz duruma düşer...
Ezelden beri süre gelen sapkınlıkların her türlüsünden faydalanan devrin sapkınları, yaşadıkları devre ve/veya zemine göre yeni sapmaların/sapkınlıkların da bizzat müellifi ve icracısıdırlar
Ahmakça yaşayış insanı cahilleştirir.
Öylesinin dağarcığını boş sanma, rüzgârla doludur! diyor Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî
Son dört yıldır uluslararası sularda yara üstüne yara alan gemimiz, yalpalaya yalpalaya gitmekten bitap düştü, batmak üzeredir.
Özellikle model ülke diye pazarlanan Türkiyenin, son beş yıl içinde bir muhterisin hükmetme hırsına nasıl kurban edildiği bütün dünyanın dikkatini celp etmektedir
Arap Baharı diye başlayan süreç, Tunus, Mısır ve Libya diktatörlerini götürdü ama Suriyede ters tepti ve iki yüz bin kadar insan öldü
Havuz medyası özgür bir medya değildir. Velinimetlerinin emriyle tetikçilik yapan sözde gazetecilerin hem savcı, hem yargıç, hem de infaz memuru olduğu ve namuslu insanları linç etmek maksadıyla kullandıkları bir atış poligonudur
Sadece mescidde değil artık; riyâ her yerde
En başta siyasette
Bürokraside, üniversitede, yazılı ve görsel medyada, ticarette, sanayide, sporda, çarşıda, pazarda
Akif merhum, Garp için Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar derken, Şarkın bütün keskin dişleri yerli yerindedir, önce etrafındakileri tike tike doğrar mı demek istedi acep!
"Kalem erbâbı olmak sadece ona buna çatmak değil, zaman zaman da hayatın küncüne kelimelerden çenet taşı koyabilmektir!.." (Cahit Kılıç)
Kendimden bahsetmeyi sevmem.Zira, "ben" demekten hicap duyan bir insanım.Özel sektörde İdari İşler müdürlüğü yapmış bir emekliyim.
İstanbul
Kendi penceremden dünyaya bakmak...
Divan şairleri, divan şiiri. Ve elbette ki XX. yüz yıl şairlerimiz.
Fuzuli, Cahit Sıtkı,Yahya Kemal...Özellikle Azerbaycan şairleri!