• ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam |
1661
|
|
|
|
yine yalnýzlýða dair, yalnýzlýk içindeki en garip arayýþlar. |
|
1662
|
|
1663
|
|
|
|
aynalardaki sahte bebeklerin bize söyledikleri yalanlar. |
|
1664
|
|
|
|
Bir 'Arkadaslýk' Hikayesi |
|
1665
|
|
|
|
Bahar herkes gibi benim de aklýmý çeler. Okulu kýrmak gibi, her þeyi yüz üstü býrakýp kaçmak gibi derin bir istek duyarým. Çiçek açmýþ aðaçlar, ýlýk yaðmurlar, evden, iþten ve bu kentten kaçma isteðimi tetikler. Oysa ne beni kucaklayacak baþka bir kent ne |
|
1666
|
|
|
|
Çok sevdiðim mesleðimin örgütlenmesi olan mimarlar odasý seçimlerine katýldým. Onunla birlikte çaðrýþýmlar ve güncel olaylar yaþadým. Buyrun... |
|
1667
|
|
|
|
Makinist olanca kuvveti ile sireni asýlýrken; istasyon þefi ise etrafý kolaçan ediyordu, hayat istasyonunda kalan yolcu var mý diye. Sonra ölüm hýzýyla hareket etti tren… |
|
1668
|
|
|
|
Belki bir dýþ hesaplaþma, belki iç dökümü.. |
|
1669
|
|
|
|
Neymiþ ki bu masal, bu kargaþa... Kaybettiklerimize ne oluyor ki??? Biri deðil de bahsettiðim birþey... Artýk adýný da siz koyun.. |
|
1670
|
|
|
|
Fb tiryakiliði ile sigara tiryakiliði arasýnda bir analog... |
|
1671
|
|
1672
|
|
|
|
Ýmkansýz bekleyiþlerin umudunu, yitik gemilerin rýhtýmdaki düþünü yüklüyorum gözlerime. Ýçimin aynasýna yansýyan hüzün, içimdeki denizin çýðlýðýna kulak verip, martýlarý uçuruyor yüreðimden. Ben alacakaranlýk.
Aðlýyorum.
|
|
1673
|
|
|
|
Eðreti durmuþ her ad yamacýmýzda... Ne çok yabancýyýz þimdi, ne çok ayazda kaldý yürekler... |
|
1674
|
|
|
|
susar denizler aðlar dalgalar. |
|
1675
|
|
|
|
yaðmurun sesi kesilir de dün gibi olur, çiçeðe durmuþ özlemler, hicrana düþen yürek, kanayýp duran vuslat, hayatý yoran, dürtükleyen sevda çoðalýr; künyemize þivan, bahtýmýza gurbet düþer. . . |
|
1676
|
|
|
|
Oyuncaðýný baþkasýna kaptýran yumurcaðýn huysuzluðu,
Giderek, kendisinden yüksek not alana karþý yeni yetmenin öfkesine,
Ve sonralarý, iþ hayatýnda kaçýrdýðý fýrsatý rakibi tarafýndan deðerlendirildiðini gören adamýn bilenmiþ hýrsýna dönüþür.
|
|
1677
|
|
|
|
Ýnsan hayatý boyunca peþinden koþtuðu mutluluðun aslýnda ne kadar yakýnýnda olduðunu birgörebilse! Keþke görebilse!.. |
|
1678
|
|
|
|
Hiçbir þey için vaktimiz yok. Ama Attila Ýlhan’nýn Býçak Sýrtý romanýndaki kahraman Suat’ýn dediði gibi ;
“Yassý, somurtkan bir yaþantýnýn aðýr aðýr ufaladýðý bir kadýn; Bir yandan kocasýnýn kaprislerine, bir yandan ev iþlerinin ahmakça düzenine baðlý, çamaþýr günü, ütü günü, büyük temizlik günü, kabul günü! Dehþetli yemek yapabildiðine, dolaplarýný çekmecelerini tiril tiril tuttuðuna , banyoda iki gündür damlayýp duran musluk aklýndan çýkmadýðýna göre , belki de sýradan bir ev kadýný olmuþtu”
|
|
1679
|
|
|
|
Geçenlerde kaybettiðim bir arkadaþýmýn anýsýna yazýlmýþtýr...Sevgiyle anýyorum... |
|
1680
|
|
|
|
Ýyimserlik de bazen aþýlmasý güç tehlikeli durumlar yaratabiliyor. Hayal kýrýklýklarý gibi...
Hayal kurarken kötümser olunur mu hiç? Kimin hayallerinde kötüler kazanýr ki... Hayallerinde kötüleri kazandýranlar ya kötüler ya da hayal deðil baþka þeyler kuruyor olabilirler. Bazýlarý ise iyilerin yalnýzca hayal dünyalarýnda kazandýklarýný söyleyebilirler.
|
|