• ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam |
1
|
|
|
|
Onu tanýdýðýmda 12 yaþýnda bir çocuktum. Güneþli Köyü Ýlkokulu'nu bitirmiþ, Köprübaþý Ortaokulu'na yeni baþlamýþtým. Gerçi o zamanlar ortaokulla lise tek çatý altýndaydý. Okulun adý Köprübaþý Lisesi olarak geçiyordu. Ortaokul da onun bir parçasý olarak eðitim öðretim hayatýna devam ediyordu. Köyden geldiðim için ilk günler biraz çekingendim. Ne de olsa Köprübaþý, köyümün 20 katý büyüklükte bir yerdi. Farklý köylerden farklý insanlar vardý. |
|
2
|
|
|
|
fýrtýna öncesi sessizlik, insanlar arasýnda bu deyimin bir öfke patlamasý yaþanacaðýnýn hissedilmesi anýndan itibaren kullanýlmaya baþlanmasýdýr |
|
3
|
|
|
|
Bulunmaz huzurun peþindeyim, sonu gelmeyen yolculuðum diye kandýrýyorum kendimi. Baþkalarý adýna mutlu oluyorum, üzülüyor, acý çekiyorum. Baþkalarý adýna utanýp yerin dibine iniyorum. Ýsyaným çýðlýk çýðlýða yalnýzlýðýmda yankýlanýrken iyiyim diyorum. Ýyiyim ben. |
|
4
|
|
|
|
gelenek, görenek bir toplumun yýllar hatta asýrlar öncesinden kalan örf ve adetlerini içermektedir. |
|
5
|
|
|
|
uy anam, uyu!..bu ne pahalýlýk böyle!..ey uçuyor hayat!..saklandýðýn yerden çýk gel artýk beh!.. |
|
6
|
|
|
|
Merak ediyorum. Gerçekten çok merak ediyorum. Yani üzerimize serpilen bu ölü tohumlarý topraðýyla birlikte süpürmek için illa ölçüsüz bu çirkinliðin ve baþýbozuk bir kötülüðün dilini, metaforlarýný kullanmak zorunda mýyýz? |
|
7
|
|
|
|
Bu benim için mana ve anlam ifade eden eserlerden bir tanesi olacaðýný hayal ediyorum. |
|
8
|
|
|
|
"Var mýyým? Ben dediðim ne? Gerçekte iradem var mý yoksa þartlarýn zorunlu olarak kontrol ettiði organik bir makina mýyým? Olasýlýklar rastgele meydana geliyorsa doðal olanýn ahlakýndan bahsedilebilir mi?" |
|
9
|
|
|
|
Yaþamak nedir? Bu sorunun cevabýný arayan birçok insan var. Hayatýn anlamýný ve amacýný bulmak, kendini ve baþkalarýný sevmek, evrenin güzelliðine ve harikasýna uyanmak ve evrensel bilince girmek isteyen insanlar. Bu denemede, Kars’ta öðretmenlik yapan Ýlbilge’nin uyanýþ öyküsünü okuyacaksýnýz. Ýlbilge, hayatýnýn rutin ve monoton olduðunu fark eder. Kendini bir kafeste hapis gibi hisseder. Ancak bir gün, katýldýðý bir seminer onun hayatýný deðiþtirir. Semineri veren yazar ve öðretmen Ahmet Bey, ona uyanýþ yolculuðuna baþlamak için on iki adým önerir. Ýlbilge, bu adýmlarý izleyerek hayatýný deðiþtirir. Uyanýr, kalkar ve evrensel bilince girer. Hayatý yepyeni bir þekilde deneyimler.
Bu denemede, siz de kendinize þu soruyu sorabilirsiniz: “Gerçekten yaþýyor musunuz, yoksa hayatýn içinde uyurgezer misiniz?” Belki de siz de uyanýþ yolculuðuna baþlamak istersiniz.
Yaþamak nedir?
Yaþamak, uyanmak ve evrensel bilince girmektir. |
|
10
|
|
|
|
Tüm insanlýðýn ilk evi olan Kâbe (Beytullah)’yi bir düþünelim.. Yeryüzünde insan eliyle yapýlmýþ en sade, en yalýn küp bir ev ve içinde neredeyse hiçbir þey yok. Ne ölümsüzlüðe soyunmuþ bir firavunun, ne de bir peygamberin mezarý.. |
|
11
|
|
|
|
Çoðumuz için ev, sadece bir evin içi deðil; mahalle, kasaba, köy veya bir adadýr.. Hatta milyon metre karelik bir memleket topraðý.. |
|
12
|
|
|
|
Önceki yazýmda sýnýrsýzlýk kavramýndan bahsetmiþtim. Bunu sonsuzluk kavramý ile eþanlamlý kullanmýþtým. Ama üzerinde biraz düþününce ve eski bir kitabý tekrar okuyunca farkettimki ayný þey deðiller. |
|
13
|
|
|
|
Oysa bakýlan þeyi kavrayabilmek, anlayabilmek, sindirip olgunlaþtýrmak için; eskilerin tabiriyle onda “tefani” olmak gerekir. Yani, onda erimek, onunla bütünleþmek onda yok olana dek var olmak… |
|
14
|
|
|
|
Ruslar içinde Aziz Nesin’i, Yaþar Kemal’i bilenlere de rastladým. Ama en çok, Rusya’da da yayýnlanan Çalý Kuþu dizisinden dolayý Reþat Nuri Güntekin’i biliyorlar… |
|
15
|
|
|
|
Üzgünüm. Birbirimizin omuzuna binerek, birbirimizi ezerek, hakimiyet saðlamaya çalýþýyoruz.. Bu yüzden üzgünüm . Ne farkýmýz var ki birbirimizden?.. Ýnsanýz. |
|
16
|
|
|
|
Kimi zaman yolculuk bitmesin diler, an gelir ýssýz bir kavþakta inmek istersin. Hezeyanlarýn olur, sebepsiz yere mutlu olursun ve bedenin yolculuðu kanýksar. Ondan sonrasýnda belki umursamazsýn.
|
|
17
|
|
|
|
Hayatta omak. Kabaca: bu filmi ben seçmedim, içine düþtüm. |
|
18
|
|
|
|
Bazen derin düþüncelere daldýðýmda göðsümün ortasýna garip bir sancý çöker. Bu öyle kötümser bir sancý deðil, tersine rahatlýk veren bir sancýdýr.. |
|
19
|
|
|
|
Karaciðeri kargalar tarafýndan dahi yenilmeli ama gün sonunda zincirlerini dahi koparýp benliðini kabullenmeli… |
|
20
|
|
|
|
benden daha büyüðü yok beh!. |
|