• ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam |
1361
|
|
|
|
Gölgelerimi gölgede býrak |
|
1362
|
|
|
|
sadece dokunamadýklarýmýz acý veriri avuçlarýmýza,dokunduklarýmýzda ise acý biz oluruz... |
|
1363
|
|
|
|
Hayatýmý,,karþýlaþtýðým güçlükleri,anýlarýmý,kýsa bölümlerle kaleme aldým.Ýlerde bir araya getirebilrsem hayatýmý romanlaþtýrmayý düþünüyorum. |
|
1364
|
|
|
|
Kalbimi izliyorlar.
Sessiz !
Ses?
Siz! |
|
1365
|
|
|
|
Babamý ilk kez, bana getirdiði haþlanmýþ tavuktan tanýdým. Fabrikada çalýþýrken, ona verilen öðle yemeklerini bir kenara koyar, akþam olunca bize getirirdi. O mert adamdý. Açlýða dayanýrdý, yemediklerini biz yiyelim diye... Elinde yaz helvasý, biraz haþlanmýþ tavuk ve bir kutu gazozla evden girdiðinde bayram sanýr kollarýna atýlýr, sonra da nasibimize mutlu iki çift gözle bakardýk. Kaç defa topuz yapýlmýþ havlu yedim bilmiyorum ama, en büyük rakibim aðabeyim di. Ýki yaþ büyüktü ve müthiþ güreþirdik onunla...
|
|
1366
|
|
|
|
Kaç þiþe þaraptan sonra akmayý býrakýrsýn damarlarýmdan, bir günde tüketilmiþ kaç paket sigara seni unutturacak dertler verir baþýma, kaç yüzden sonra silinir yüzün aklýmdan? |
|
1367
|
|
|
|
Sokaklar ne zaman çiselediðini bilemediðim yaðmurla ýslanmýþ durumda. Etrafta mis gibi toprak kokusu. Yürüdüðümüz yolun iki yanýnda sýrasýyla aðaçlar var. Kimileri yapraklarýný dökmüþ, kimileri ise göz pýnarlarýmýzda biriktirip de ne zaman nerde salýverec |
|
1368
|
|
|
|
Þimdi bir de 'seni öyle çok özlediðimi' katmalýyým ki iþin içine. |
|
1369
|
|
|
|
Düþlerimize yaðdý peri tozlarý, kimimiz biriktirip sarýldý ruhuna, kimimiz buz tuttu ýssýzlýðýnda... |
|
1370
|
|
|
|
Ne istediðini biliyor musun sahiden? Ne istemelisin demiyorum, gereklilikten söz etmiyorum yani. Ýçerde, çok derinlerde bir yerde tüm kibrinden, beklentilerinden, kendinden sýyrýlmýþ çýplak kalan sana soruyorum. Ne istiyorsun? |
|
1371
|
|
|
|
Aradan 3 yýla yakýn bir zaman geçti, o satýrlar kalemimden döküleli... O günlerde çýkmadýðým yoldayým þimdi... Yürüyorum aðýr aðýr... |
|
1372
|
|
|
|
etrafýmýzda o kadar çok yýkýlmýþ hayat görüyoruz ki, |
|
1373
|
|
|
|
Bilmem nereden esti? Bu akþam, vakit geç olmadan demledim çayý. Belki de yalnýzlýðýma çeþni olur diye mi... Elimde içinde mis gibi demli çay, sýmsýcak ince belli. Þu an yalnýz yudumladýðýma bakmayýn, yâranla içerim eskiden beri.
|
|
1374
|
|
|
|
Durumsallýk þunu öngörür: Evrensel gerçekler yoktur, ama benzer durumlarda geçerli olan durumsal ilkeler vardýr. Yeterince benzeyen olaylarý gruplandýrýp birlikte ele alabilirsiniz. |
|
1375
|
|
|
|
sýkýcý bir hayat
hep ayný yollarda yürüyoruz
dönme dolabýn gönüllü mahkumlarýyýz
|
|
1376
|
|
|
|
Bunun nesi olaðanüstü þimdi? Olmuþ bitmiþ iþte. Lütfen sýfatlarý bol keseden, düþünmeden kullanmayalým. |
|
1377
|
|
|
|
Sal artýk neredeyse bir metre suya gömülmüþtür. Kulübenin tavanýnda beþ adam; de Bisschop ve dört yoldaþý sadece yýldýzlarýn aydýnlattýðý bir Pasifik gecesinde, açlýktan ölmek üzere, bilinmeze doðru sürüklenmektedirler. Birbirine kenetlenmiþ bu beþ adamýn artýk tek dileði içecek su ve yiyecek bir þeyler bulabilmektir. Tuamotu adalarý, Starbuck ve Panrhyn uzaklarda kalmýþ; Tahiti Nui II pruvasýný Rakahanga resifine çevirmiþtir. Ve biraz ileride resifin keskin diþlerinden saçýlan köpükler görünmektedir artýk. |
|
1378
|
|
|
|
Bu düþüncemi sizlere yunan mitolojisinden alýntý bir efsanesiyle açýklamak istiyorum wikipediadan edindiðim bilgiler doðrultusunda hikayenin kafamdaki eksik kýsýmlarýný tamamladým. |
|
1379
|
|
|
|
Benden size bir dost tavsiyesi; bundan sonra yüzmeye kuyruktan baþlayýn. ‘Kuyruk’ deyip geçmeyin. Meðer kuyruk, postun en önemli kýsmýymýþ. Kafa kesilmese de olur, yeter ki kuyruk kopsun.
|
|
1380
|
|
|
|
Deðiþen ya da devamedegelen düzen üzerine.. |
|