Eleştiri

sabahattin Alinin İçimizdeki Şeytan Üzerine

Biz, bu yazımızda Sabahattin Alinin 1940 yılında yayımladığı İçimizdeki Şeytan adlı romanı üzerinde duracağız. İçimizdeki Şeytan, Sabahattin Ali'nin biraz toplumu, biraz da insanın kendisini sorguladığı eseridir.
İnsan, genelde yanlışa düşer. İçinden bazen farklı yapılması, farklı düşünülmesi gerektiği hissi doğar. Yani içimizden bir ses bizi yönlendirmeye çalışır.

Siz de Yer Miydiniz

Kim sevmez kuzu etinden yapılan bir yemeği de bütçe ile hatçe meselesine geliriz yine eğer ki tartışırsak... Sokaktan geçen bir on kişiye sorun bakalım, ''Kuzu etinin fiyatı kaç para?'' diye, size ''Kuzu eti de nasıl bir et ki acaba?'' diyecek kaç kişi çıkacaktır? Hatta biraz daha ileri gidin

Mudurnulu Fatma Nine"nin Günlüğü / Ne Günah, Ne Günah Değil?

Memet Amcam nasıl mı diyon? Eh işte, orta şekerli. Biletlerine amorti bile vurmadı Memet Amca’nın. “Fukara gece hırsızlığa çıkacakmış, Ay akşamdan doğmuş.” hesabı, şans mı var bizde? Belki çıkar diye umutla bekliyodu, ordan da havasını aldı. “Aman, boşver! İyi ki çıkmamış para. Milli piyango harammış, günahmış; zaten senin

Erdinç Akgür İle Devlet Tiyatrolarını Konuştuk

Kıbrıs Türk Devlet Tiyatrolarının 21 yıldır salonsuz olduğunu ve çok zorluklar çektiğini anlatarak Salon olmadan olmaz. diyor. Devam ediyor: Bazı projelerimizi gerçekleştirebilmek için salonun olması şart. Salon olmazsa projeler de hayat bulmuyor. Başkalarına ait salonlarda hep sorun çıkıyor. Her gün dekor kurup bozmak zorunda kalıyor

Demokrasi Gazisi: Esad

Suriyede yeni bir süreç başlayacak ve bu süreçte olacaklar hakkında dilerim ben yanılırım, Suriye halkı da çok mutlu olur fakat öyle olmayacak gibi görünüyor demeden de edemeyeceğim.

Sorumluluğa Davet

Herhangi bir memlekette aydınlar, devlet ve milletin kaderi söz konusu olduğu meselelerde, her türlü şahsi ve minik hesapları bir kenara iterek milli bir çap ve seviyede düşünebilmelidirler. Çünkü bu taşıdıkları aydın sıfatına layık olabilmelerinin yüklediği asgari bir haysiyet ve şeref borcudur.

Kitapları Yakın, Kütüphaneleri Yıkın!

Yüz yıl hatta bin yıl önce yaşamış olan bir bilimadamıyla, bir filozofla ya da bir sanatçı ile konuşabilir misiniz? Hemencecik Hayır, konuşamam! demeyin lütfen. Eğer o insanların yazdıkları bir kitabı okuduysanız, yarattıkları bir sanat eserini dinledi ya da gördü iseniz konuşursunuz. Bizden çok önce yaşamış ve çok sonra

Vargas ve Fazlası

Ne Mutlu Türküm Diyenebilsin Sonrası zaten geliyor Teşekkürler Vargas İyi ki senin gibi güçlü bir Türk kadınımız var Önce senin, sonrasında diğer Türk kadınlarımız sayesinde bayrağımızın dalgalandığını cümle alem gördü

Başa Dön