"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."

Eleştiri

Vurdumduymazlığın Tepe Noktaları

Bas bas bağırıyorlar yaşlı insanlar evden çıkmasın diye amcaya mikrofon uzatmışlar, evden çıkmaman lazım ölüm tehlikesi var diye, cevap çok manidar, nasılsa ölmeyecek miyiz... Öleceksin de amcam bulaştırıp elli kişiyi de yanında götürürsen ne olacak? Başka bir amca ''Hanım temizlik yapıyor evden kovuyor ne yapalım?'' diyor. Başka bir

Timur

Ekonomik değişim beklediniz, olmadı Koalisyon tadında herkesin ortak noktada buluşması şansı oldu, olmadı Parti levhası desen 1938den beri kimseye hayrı yok Demek ki nereye geliyoruz? Bu işler sizin bildiğiniz gibi olmuyor. Olmayacak da

sabahattin Alinin İçimizdeki Şeytan Üzerine

Biz, bu yazımızda Sabahattin Alinin 1940 yılında yayımladığı İçimizdeki Şeytan adlı romanı üzerinde duracağız. İçimizdeki Şeytan, Sabahattin Ali'nin biraz toplumu, biraz da insanın kendisini sorguladığı eseridir.
İnsan, genelde yanlışa düşer. İçinden bazen farklı yapılması, farklı düşünülmesi gerektiği hissi doğar. Yani içimizden bir ses bizi yönlendirmeye çalışır.

Seyyanen Verilecek Sadaka

Arada bir ufukta bir kuş sürüsü belirir. Bir sağa bir sola sürü düzenli motifler çizer. Ne yana gideceklerinin kararsızlığından doğan bir şaşkınlıktır bu güzel dalgalanma. Bizlere güzel bir manzara seyrettirirler hele yanımızda elini tutabildiğimiz sevdiğimizle birlikteysek, mutluluk zirvesine ulaşmışız demektir.

Trump Zaferi

Gerçekten bize doğru sunulan bir aday dahi olsa ve de o gerçekten güçte kalabilecek mi bu bir İki; niye her seferinde bize sunulan en güçlü adayları seçiyoruz?

Şair Haydar Çoruhlu'yla Şiirin Kalbine Yolculuk

Bazı insanlar için bir yaşam tarzıdır şiir, yaşama sebebidir. Belki de hayatın ta kendisidir, öznesidir. Şiir, yaşam sevgisinin berrak pınarıdır. Hayatı idame ettirebilmek için nefes gibidir. Şair söyleyecek sözü olandır. Şairlik en zor zamanlarda bile dik, diri ve iri durmaktır. Sözcüklerin gücünü güç edinmektir. Bir duygu işçiliğidir şiir.

İlk Yerli Operamız: Arap Ali Destanı

Eser, her haliyle mükemmeldi. Mükemmelin de ötesindeydi. Her şey ustaca düşünülmüş ve büyük bir profesyonellikle tasarlanmıştı. Müziklerden tutun, kostümlere, dekoruna, ışıklarına kadar her şey çok güzeldi. Hele de canlı orkestra, mükemmelin de üstündeydi. Öyle ki Orkestrayı mı dinlesek, oyuncuları mı izlesek? şaşırıp kalıyorduk.

Kopuk Kopuk

Özgür iradenin vermiş olduğu bedelleri ödüyoruz. Öyle ya Herkesin kendine göre kişisel bir düşüncesi, fikri hatta pozitif ayrımcılığı söke söke kullanıp arka planda şahsi ve bencilce planı var.

Başa Dön