Farz-ı Misal
Farz-ı Misal Yaşadıkları ya yanlış ya da doğru değilse? O zaman önce inceden olan bitene ses çıkarmalı Sonrasında da kalplere ümit olmalı
"“Yazmak, muhtemelen dünyanın en kalıcı diyetidir; kelimeler hep kalır, ama kilo aldırmaz.” — Franz Kafka"
"“Yazmak, muhtemelen dünyanın en kalıcı diyetidir; kelimeler hep kalır, ama kilo aldırmaz.” — Franz Kafka"
Farz-ı Misal Yaşadıkları ya yanlış ya da doğru değilse? O zaman önce inceden olan bitene ses çıkarmalı Sonrasında da kalplere ümit olmalı
Muhalif-muvafık, yerli-yabancı her seviye ve kademeden, konuya ilişen herkesin müşterek düşünce, tespit ve kanaatine göre, Türkiyede; Ekonomi, eğitim ve adalet ağır bir buhran veya kriz içindedir. Bütün alametlerini hepimizin gördüğü, bu kriz artık milli çap ve seviyeye gelmiştir. Bu durumu görmeyenlere ne sözümüz olabilir? Ya da görmek istemeyen
Bir imam 15 Temmuz değerlendirmesi yaparken, cumhuriyetin ilk yıllarında bugüne gelişmelere de değiniyor. Hükümetle fetö ilişkisine temas edip, bir sır perdesini kaldırıyor. Suçlu Amerika... Fetö aracılığıyla ülkenin gelişine vurulan darbe filan. Meraklıları için bu imam Ahmet Kalkan. Youtu.be'dan videolarını dinleyebilir, sizler de kendi değerlendirmelerinizi yapabilirsiniz.
Öyle derin yaralar aldık ki, kimde küçük bir yara görsek, kaynayan kazana dönüyoruz. Bu yaralar yalnızca kişisel değil, toplumsal bazda da irin akıtarak varlıklarını sürdürmekteler.
Bir insan doktor olmak için ne sıkıntılara katlanır acaba, hiç bilir mi bu vandallar? Normal tıp eğitimi altı sene, bir de buna ihtisası eklediniz mi on seneye kadar, hatta daha da fazla bir süreye kadar uzayabiliyor tıp eğitimi... Bu insanlar hakaret işitmek, aşağılanmak, darp edilmek için mi bu
Darbeler tarih boyunca hep demokrasi getirme(!) ve kaostan kurtarma vaadiyle yapılmış; fakat ne yazık ki daima demokrasiyi rafa kaldırmış ve kargaşaya zemin hazırlamıştır. 27 Mayıs'tan 12 Eylül'e kadar, yakın tarihimiz bunun acı hatıralarıyla doludur.
Bütün kredi kartlarında ''Asgari Ödeme Tutarı'' diye bir madde yazar hepiniz bilirsiniz. Çok borcunuz biriktiği zaman asgari tutarı ödeyip bir daha ki yani bir ay sonraki ekstreye kadar zaman kazanırsınız. Aslında bu çok sakıncalı bir durumdur. Asgari tutarı ödedikten sonra geriye kalan bakiyeniz fazla ise, yapılan hesaplamalar göre
Kitapsız aşım, kaygısız başım! diyerek atasözünü değiştiren bir başka okur şöyle devam ediyor: Kitap yazmak için gece gündüz çalışacağım, bastırmak için aylarca yıllarca koşuşturacağım, cebimden para harcayacağım, okura ulaştırmak için taklalar atacağım. Ne için? Kitap sahibi olmak için. Sonra da belki yazdığım kitap nedeniyle yargılanacağım ve belki de
Neymiş cumali oyunlarda pek başarılı olamıyormuş. Neymiş, arada bir oyun kazanıyormuş. Peki Turabi gibi 2 kez şampiyon olan birinden oyunlar alırken...
Ota b.ka açıklama yapan muhalefetin,düşürülen uçak kriziyle ilgili
bir açıklaması olmayacak mı ?
Unutmayalım ki,
Kemiyet ve Keyfiyet , Beden ve Ruh gibi birbirini tamamlayan, birbirine muhtaç iki dinamiktir
ama kemiyete değer katan keyfiyettir ya da insan kalanların çokluğu cemiyeti zirveye taşır.
Şimdi ise karşımızda hem kemiyeti hem de keyfiyeti yok etmek isteyen bir Küresel