"Yarın 16 Ekim, yani bugün yaptığınız her şeyi ertelemek için mükemmel bir gün." – Woody Allen"
"Yarın 16 Ekim, yani bugün yaptığınız her şeyi ertelemek için mükemmel bir gün." – Woody Allen"
Suya nağmelerini yazan yapraklar teker teker diziliyordu. Bir aşkın mana katresinde ki yansımalarını aksediyordu. Ne parmaklar okşamıştı, bir şevk katmıştı melallerin seyri hallerince.
İlhan Berk’in ölümünün ardından yazdığım bu yazıda onun yaşamıyla, şiiriyle ve poetikasıyla olan bağlarımın özel ve küçük bir haritasını çizmeye ya da anlatmaya çalışacağım. Başlarken, bu kişisel haritayı ortaya koymaktan başka hiçbir amacımın olmadığını, yani bu yazının bir inceleme veya değerlendirme yazısı gibi ele alınmamasının, söz konusu kişisel
YZEvet, insanı diğer varlıklardan farklı kılan temel unsur ondaki kalp ve kafa münasebeti, kalbi hayatı ile bir taraftan melekût âlemini imrendiren, bazen çalışma ve cehd ile bazen de ilham esintileri ile varlık âleminin sırlı koridorlarına dalan, makro ve mikro âlemin muhteşem nizamını gözler önüne serip ve bu suretle,
Ercan Kesal
Dünyada tüketilen SİSAL'in büyük kısmı Meksika ile Antil Adaları arasındaki YAKUTAN'da yetişirdi... SİSAL, kenevire benzeyen, büyük yapraklı, bol elyaflı dokuma sektöründe kullanılan bir bitkiydi... Dediğim gibi, bu bitki sadece YAKUTAN'da üretilirdi! Taşlı, sert ve faydalı organik maddesi az toprağa bayılırdı! Amerikalı bir şirket bu bitkiye duyduğu ihtiyacı kolayca
“Utanma! Utandıkça rahat yaşayamazsın. Görmüyor musun, ben kimseden utanıyor muyum? Başkaları benim halimden utansın!”
Türk halk edebiyatı henüz tam anlamıyla keşfedilmemiş büyük bir kültür hazinesidir. Bu büyük kaynaktan tam anlamıyla haberdar değiliz. Bu muhteşem şiir konağında geçmişten günümüze kadar binlerce halk şairi konaklayarak on binlerce şiir söylemiştir. Bu şiirler sözlü gelenekle bugünlere geldiği için çoğu değişmiş veya kaybolmuştur. Günümüzde halk şiiri geleneği
Büyük şair, edip ve kültür adamı Necip Fâzıl Kısakürek' in Hz. Muhammed (s.a.v) aşkı işlniyor...
Halk tarafından “üç günlük dünya” olarak ifade edilen yaşadığımız bu âlemde sınırlı bir ömre sahibiz. Sayılı günlerimizi artırmak elimizde değil. Fakat adımızı yaşatmak ve kalıcı kılmak elimizdedir. Geride ne kadar eser bırakırsanız, adınız o kadar hafızlara kazınır. Mevlana’nın dediği gibi “Kamil odur ki; koya dünyada bir eser, /
İSTANBUL HASTASI
Ben mi
İstanbul romansa eğer
Bir sayfasıyım
Gemi ise
Bölge halkını kazanmak için sosyal, ekonomik ve psikolojik önlemlerin planlanıp, gerçekleştirilmesini gerektirir. Askeri önlemleri geliştiren ve tüm ekonomik, sosyal ve psikolojik önlemlerin uyumlu bir şekilde planlanıp uygulanmasını sağlayan bir büyük strateji içinde bütünleşmesi de gerekir.
Halid Ziya Uşaklıgil
