Günün birinde her ölümlü gibi
Öleceğim elbette...
Yıllar geçecek aradan
Başka dünyalar kurulacak
Günün birinde kimbilir
Belki bir Algoloji uzmanı
Gelecek mezar başıma
Bir Fatiha üç İhlas sonrası
Açtıracak mezarımı
İncelemek isteyecek
Benden geriye kalan anıları
Baştan sona izleyecek film gibi
Kuru bir kafatası
Bir kaç kemiğimi
Fırça ile itecek dünyevi tozları
Aralanacak sır perdesi
Görecek mutlu olabilmiş miyim dünyada?
Kim olabilmiş ki deyip
Başını önüne eğebilir...
Düşümü, düşlerimi de görebilir
Sonra görecek hüznün
Nakış nakış saçımın telinden
Ayak tırnağıma inen güzergahını
İlmek ilmek...
Kemiğime işleyişini seyr eylecek
Biraz kederde kederlenip
Biraz hayal kırıklarımı tartacak
Not alacak belki
Hepi topu bir dünya düş seyredecek
Oyuk göz çukurlarımda
Duygularımı
Kanaatimi
Sevgimi
Aşkı görecek
Bir kaç kilometre kulaç
Bulacak kollarımda tuzdan yana
Bana kalsa bir parça duygu ekerim toprağıma
Maviden🏊🏻♀ yana gülen gözlerimi
Belki bu fotoğraf canlanabilir
El yordamıyla dokunduğu
Geriye kalan mutluluklarda
Elime dokunduğunda
Parmağı titreyecek
Yıllar öncesi yazdığım
Bu yazı kalbine esecek