osman demircan

Aldatmak Bozuk Para Gibidir

Öyle bir duygusun ki hangi ten bana yaşattığın özlemi, aşkı, tazeliği, sıcaklığı hissettirebilir. Senin yanında kınalı bir kuzuyum Allah’ına kurban olduğum. Seni severken çöpleri karıştıran ve onun bunun artığıyla beslenmeye çalışan bir köpek nasıl olabilirim. Sen sevgilileriyle övünen erkek olmayı değil, karım diyerek mutlu olan erkek olmayı öğretirken

Yeter ki

Fırtınadan kaçan bir gemiyim amansız / Ne var ki sığındığım tüm yürekler limansız

İnce Bir Tülüm

Bir ince tülüm pencerelerde. Hoyrat rüzgarlar esmesin bana. Fır fır essin her daim yel üzerime. Dayanamam savrulmalara, dağılmalara. Ruhum tüm dokunuşlarda hafifçe yerinden oynasın. Sevdiklerim artık beni hırpalamasın. Sevmeler Allah'ın lütfu olsun. Rahmet pencerelerimden eksik olmasın. Bekleyişlerim fırtınaya, kasırgaya dönüşmesin. Pencerelerde güvercinler bile dövüşmesin. Güvercinlerin özgür uçuşlarındaki esinti,

İstanbul'un Zindan Taşlarıyla Örülmüş Kaderim

İstanbul'un izbe bir semtiyim. İçimde öldürülecek, iç organları çıkarılacak, birileri var. Korku kol gezmekte tüm bedenimde. Hücrelerimde ve organlarımda tutsaklık ve açlık var. İstanbul'un zindan taşlarıyla örülmüş kaderim. Yedi tepesinde yüreğim bir elma sepeti. İçimdeki duygu elmalarım yuvarlanmakta yokuş aşağı. Kaygılarım, endişelerim sağa sola dağılmakta.

Of Of

Köpek cehennemine düşmüş bir kedi gibiyim. Köpeklerle beraber olduğuma mı yanayım; yoksa ateşler içinde olduğuma mı yanayım? Offff offfff! Köpekler cehenneminde bir kediyim. Köpeklere bir kemik değeriyle peşkeş çekilmekteyim. Kulaklarıma köpek sesleri ateş gibi dökülür. Gördüğüme mi yanayım, duyduğuma mı yanayım?

Bakışların Çığ Olup Düştü Üstüme

sen bir beyaz kağıttın, şairliğime layıktın. sana şiirler yazmak isterken, sen buruş buruş olan yüzünü gösterdin ve yaşlı olduğunu söyledin. ne büyük cahildim, beni sevmediğini sandım. ne büyük cahildim. bilemedim ki en güzel sözler buruşmuş kağıtlarda olurdu. kırışmış yüzünde ne gizli vadiler ne şiirlerden çiçekler saklıydı bilemedim. seni

Ben En Çok Aklımı Kaybettim Dünyada

Ben en çok kalemimi kaybettim dünyada. Kim bulduysa, cümlelerimin tekrarını yazamadı. Ben en çok kağıdımı kaybettim dünyada, kim bulduysa buruşturup attı bir kenara. Ben en çok aklımı kaybettim dünyada. Kim beni bulduysa, hiç acımadı bana. Ya bir tutanakla kayıt altına alındım; kendimi bile hatırlamadığım anlarda.

Yüreğimi Korkak Büyütmedim

Yine sana sesleniyorum yar! İznin olursa yüreğine ihtiyacım var. Bırak gözlerin gözlerimde kalsın; Yüreğimin yüreğine söyleyecekleri var. Sana seni anlatacağım için midir bilmem; ama ilk defa cümlelerimde bir telaş var. Nefes nefese hecelerim... Sevdan uğruna bir araya gelmek için savaşıyor harflerim. Belki de bundan sonra hep kifayetsiz kalacak

Bu Şehirde

Yüzümde düşüp kalkmanın kan izleri. Yüzümde adını bile bilmediğim insanların hayatıma girip çıkarken bıraktığı ayak izleri. Ben bu şehrin halkını yüzümdeki ayak numaralarından tanımaktayım. Ben bu şehrin insanını bir tükürük gibi yüzüme fırlatılmasından, bir tekme gibi, bir tokat gibi yüzüme vurulmasından tanımaktayım. Biri seni üzüyorsa başkasını mutlu ediyordur

Sadece Bir İnsandım

bazen bir gülüş oldum dudaklarımda. bazen bardaktan boşalırcasına yağmur oldum gözlerimde. sustum, haykırdım, delirdim ve sakinleştim. ne kimseyi anlayabildim ne de kimseye kendimi anlatabildim. üşüdüm, korktum, rezil oldum.

Tüm Aşklar Faşizm Kokmaz

Mutluluğu başkalarının güzelliğinde arayanlar, bir saç boyası, bir rimel fiyatına satılacaklarını tahmin edemezler. Başkalarının güzelliğine esir olanlar ve yenilenler faşistçe aşktan öteye gidemezler. Acaba tüm aşklar faşizim mi kokar diye kimse sormaz bile. Aşk illa bir gül güzelliğinde, gül yağı kokusunda olmalıdır. İlla sevgilinin gözleri ya renkli ya

İntihar Eden İnsan Gibi Yüzüstü Beni Bıraktın

Başımı yastıklara vuruşumun kan damlalarıydı rüyalarım. Her sabah seninle göz göze gelişimin kan birikmeleriydi rüyalarım. Ağlayışlarımı göz kapaklarımla kapatışımdı rüyalarım. Hiç gülmeyeceğime katlanırdım da seni göremeyişime katlanamazdım. Sensizlik her an kör bir zamandı ve sen gözlerimin önünden bir jilet gibi giderken, bakışlarımda biriktirdim acılarımı. Güzel yüzünü bir daha

Başa Dön