osman demircan

Özlemek

Özlemek neye yarar ki hiçbir şey eskisi gibi kalmadıktan sonra. Eskiden bir kediyi sever gibi severdin beni. Ben de yanında süt dökmüş kediler gibi dururdum. Şimdi ne kedi sokuluşları kaldı bende ne de senin sıcaklığını arayışım kaldı bende. İnsan yaşamamak istedeğini yaşamak ister; ama elden bir şey gelmez.

Elveda Aşkım Elveda

Sana elveda dediğimde güldün. Zannettin ki seni terk edip gidemem. Zannettin ki bu yürek ayrılığını taşıyamaz. Sandın ki sensizlik beni öldürür. Gittim. Ne telefonlara sarıldım ne de boşluğuna. Aramam dedim ya sana işte aramadım ve de ağlamadım. Bir gözyaşı dökseydim belki hatıralarına, koşardım ayaklarına. Yok öyle olmadı. Ayaklarından

Ey Tanrı'm Kendini Benim Yerine Koy; Şimdi Ben Ne Yapmam Lazım

Tanrı'm bu yüreği neden bana verdin? Yine kollarım böğrümde yine cılar içindeyim. Bir tükenmiş kalemim. Yeni sayfalar açsam ne çıkar. Tüm defterlerimde sil baştanlar. Artık tüm sayfları ya silmekten ya da yenilemekten sıkılmaktayım. İçimin tükenmişliğinde bir güzel cümle kurabilecek güçte değilim. Ben Tanrı'nın yonttuğu bir mermer heykel miyim?

Uçurumlarından Üzerime Dök Şelalelerini

Yeraltı suları gibi çıkmak istiyorum, duygu kapalılığından. Yüreğiminin çatlaklarından duygularımı fışkırtmak istiyorum. Ey sevgili bundan cesaret alıp yanımda çiçek olmaya kalkma. Seni sıcak sular gibi haşlarım. Eğer sevgime denk olmak istiyorsan bir dağ gibi çık karşıma. Aşkım diye bağırdığımda aynı tonda ve yakıcılıkta sesim yankılansın yanımda.

Sen Benim Gözlerimin Altındaki Mor Halkasın

Bir sevgi bu dayanılmaz acılar içerir. Yürüyüşümü değiştirir kaldırımlarda. Seni her düşünüşümde yalpalar bedenim. Ha düştüm ha düşeceğim olurum sokaklarda. Ölüm ve yaşam yüreğimde aynı anda var olur. Seni düşünmek ya ciğerlerime temiz hava doldurur ya da yüreğime mahvoluşumun ölümül duygularını vurur.

Hanıyağma

Açık denizlere çıkmak için boğazlardan geçmek lazım. ' Şu boğaz harbi yok mu var mıdır dünyada eşi ' demiş Üstad. Acaba Üstad olayın bu boyutunu düşünmüş müdür? Hanıyağma İran kültüründe vardır. Türk kültürüne de geçmiştir. Yemek verildikten sonra ziyafete katılanlar sofrada kullanılan çatal, kaşık, tencere gibi ne varsa

Sen Giderken

Zarif bir çiçeğin renklerinde kırmızı dudakların vardır. Bahar dudaklarında şen şakrak kahkahadır. Güldüğün kadar mutlusundur, ağladığın kadar esir. Bırak koyuver gözyaşlarını, sevgilinin adı silinip gitsin. Seni güneşe muhtaç eden, gece karanlığında yıldızlara esir eden sevgili tüm yağmurları yüreğine doldurup da, sana üşüme bırakırsa, uzattığın ellerini geri çek.

Bir Türlü Bir Masaya Kurulup Tam Tadında Bir Aşk Yaşayamadım

Saçlarımın rüzgarda dağılışı yalnızlığımdı. Çünkü bir daha toplayamamacasına karanlığa kaptırdım siyah saçlarımı. Gündüz seni düşünürken saçlarımı yoldum. Gece yolduğum saçlarımı karanlığa kaptırdım. Ne yıldız düşürdün saçlarıma ne de gözlerimde mehtap ışıltısı verdin. Sen sadece kendini sevdin.

Kulağının Dibinde Çalan Bir Kemandım

Kulağının dibinde çalan bir kemandım da beni işitmedin. Eğer boynunu bana doğru eğmiş olsaydın, sana hüzzam şarkılar eşliğinde seni seviyorum diyecektim. O kadar dik başlıydın ki, ellerinde keman oldum da, başını bana doğru yaslamadın.

Gözyaşlarımı Isırmak İstiyorum

Gözyaşlarımı ısırmak istiyorum. Susturmak istiyorum seni isteyen duygularımı. Ellerimi, kollarımı, gözlerimi senden uzak tutmak istiyorum. Seni öyle arzuluyor ki azalarım, sanki her birini ipe bağlıyorsun ve sonra çekiyorsun uçlarını. Senin beni kendine çekmene dayanamıyorum. Damarlarım çatlayacak gibi oluyor, kollarım kopacak gibi oluyor ama; aşkından kopamıyorum.

Bir Kadın Gördüm

Bugün bir kadın gördüm. Titrek bedeninde, sarsılmaz tek yer dudaklarıydı. Dudakları keskin çizgilerle yüzünde bir bıçak gibiydi. Dudakları tüm suskunluklarını ve haykırışlarını taşımaktaydı. Kollarını üst üste kavuşturmuş, elleriyle su şişesini tutmaktaydı. Yalnızdı kimsesiz bile olamayacak kadar.

Sen Giderken O Beyaz Güller, Beyaz Kefenim Olmuştur

Acı bir kova su. Başım dalıp çıkmakta içine. Nefesim gırtlağımdan çıkamamakta. Bir ölüm kalım savaşı başımın yazgısıdır. Başım bedenimin volkan ağzı. Beynim gri bir lav, gözlerim kor ve alev. Şimdi bu kafayla sana nasıl şarkı söyleyeyim? Sözlerim kasabalarını yakar, yaşadığına pişman olursun. Eğer benim sevgim sende olsa, dilini

Ayrık Otları

Seni okşayan ellerin yanında sanki bileti kesilen garip bir yolcuyum. Seni severlerken başka gözler ve eller korkular, kaygılar otobüsünün içindeyim. Kimdir bu üçüncü kişiler? Sen ve ben aralığında özgür bir ülke bırakırken, kimdir o ülkelere girip talan edenler? Bir elin parmaklarının diğer elin parmaklarının içine girmesi gibi kimdir

Sen Bir Fazla Gözükmelisin

Aşkta ve sevgide de adil olmalısın. En fazla yüreğini ikiye bölmelisin. Rasyonel davranıp 1/2 olmalısın. Sonuç itibariyle eşit olsanız da, o 1' de kalırken, sen 2' de kalmalısın. Çünkü sen her zaman daha fazlasını hak ediyorsun. Onun yanında olmayışı senin bir eksiğindir belki; ama o giderse kendini değersiz

Kulaklarım Çınlamakta

Kulaklarım çınlamakta, başım dönmekte... İşitme kaybı yaşamaktayım. İnsanlar mırıldanmakta sanki yanımda. Duymak istemekteyim seslerin enerjisini. Cümle varlığımla katılmak istemekteyim hayat kitabına.

Başa Dön