Allah Korkusu
İnsanlar arasında yaygın olan bir inanca göre Allah' tan korkmak yerine Allah' ı sevmek yeterli görülür. Bu çarpık anlayış insanı gaflete sürükleyen en önemli nedenlerden biridir.
"Yazmak, kelimelerle kavga etmek gibidir; çoğu zaman kelimeler kazanır ve yazar kaçar." – Franz Kafka"
"Yazmak, kelimelerle kavga etmek gibidir; çoğu zaman kelimeler kazanır ve yazar kaçar." – Franz Kafka"
İnsanlar arasında yaygın olan bir inanca göre Allah' tan korkmak yerine Allah' ı sevmek yeterli görülür. Bu çarpık anlayış insanı gaflete sürükleyen en önemli nedenlerden biridir.
Yeryüzünde yaşayan çoğu insan hayatı boyunca pek çok hayal kurar ve bunlara ulaşabilmek için çok çalışır. Kimi bu dünyaya yönelik hayaller kurarken, kimi de İslam uğruna yapabileceklerini ve tüm bunların kendisini ulaştıracağı güzel sonucu düşünür, hayal eder.
Torun dedesine sorar: “dede insan ömrü ne kadar?” dede cevap verir. “bir ezanla bir namaz arası.” Torun bir anlam veremez dedesinin cevabına “nasıl yani?” der. Dede açıklar: “bak yavrum, insan doğunca ilk iş kulağına ezan okunur, ölünce de son iş olarak ona namaz kılınır, işte insanın ömrü bu
“Ey Rabbim, beni kesinlikle görüyor ve duyuyor olduğunu bildiğim için sana sesleniyor ve diyorum ki, beni melek değil de, bir insan olarak yarattığın için sana sonsuz teşekkürler ediyor ve bir zaman senin meleklere olan ‘sizin bilemeyeceğiniz şeyleri ben bilirim’ telaffuzunu, senin bana tahsis ettiğin iradem ölçüsünce doğrulamak adına
İnsan, yaratılmış bütün canlıların içinde en nankör olanıdır. Ezeli düşmanı olan şeytan ve nefsinin sınır tanımaz tutkuları vesilesi ile günaha çok yakındır. Yaşamı boyunca pek çok hata yapar. Kusursuz, eksikliklerden münezzeh olan tek varlık Allah’tır. ‘TEVVAB’ (günahları bağışlayan) sıfatıyla Allah insanlara, tevbe etmeleri durumunda günahlarını bağışlayacağını bildirmiştir.
Tüm ilahi kitapların içerik olarak, ortak noktası aynıdır. Hepsinde de Allah’ın tek bir ilah olduğu ve onun dışında hiçbir şeyin kutsallaştırılmaması gerektiği belirtilmektedir. Bu, en öncelikli esas ile birlikte ayrıca yapılması gereken şeyin, yaşanılan hayat süresince iyi davranışlar sergilenmesi ve bütün kötü fiiliyatlardan da uzak durulması gerektiği anlatılmaktadır.
— Peki, ne’ymiş bakiim bahsettikleri?
— O, gördüğüm kadarıyla konuyu açıklayabilmek için birbirinden farklı iki makale yazdı. İlki, düşüncelerini istediği şekilde anlatmaya yetmediği için ikincisini denedi.
— Eee, ikisi arasında ne gibi bir fark oluştu?
— Bence hiç. Aslında ilkinde ağlıyor gibiydi
Bu günkü Filistin özerk bölgesinin Beytüllahim kentinde doğup, İsrail sınırları içindeki Nasıra kasabasında yaşadığı ve daha sonrada bazı din bilginleri tarafından çarmıha gerilerek öldürüldüğü sanılan fakat gerçekte ise Allah katına yükseltilen İsa(as)’ın öğretilerine ve onun temsil ettiği bu dine inanmaya İsevilik ya da Hıristiyanlık denilmektedir.
...Birde hüznü bırakmalıydım sana.Gülsen de makberde açmış güller kadar mahsundun.Kutlu Dağ'ı tırmandıktan sonra içtiğin zemzem kadar berrak...
Sezgisel yaklaşımla ilgili olarak âcizane kanaatim şudur; Yukarıda nasıl akılcılığı kendi döneminden bağımsız bir şekilde ele alarak değerlendirmeye çalışmışsam, sezgisel yaklaşımı da güncelliğinden ayrı görmem gerekecek. Aksi halde İhvanı safa ekolü ve Asya ile Mısır mistisizminin özelliklerine değinmeliyim ki bu da oldukça zamanımı alır.
Yukarıda kısmen
Velhasıl-ı kelam, elimizdekiler bunlar Efendim ve Selamün aleyküm ben ahirzaman genci!
Ha bir de ben varım işte. Seni çok sevip ''canan '' olamasam , dünyanın oyuncağı haline gelip
''zahid'' olamasam da Sen'in Haticen olabilsem olur mu ey sevgili?Haticen olmak istiyorum çünkü biliyorum
“Kim için ibadet yapıyoruz?” Sorusuna kuşkusuz, “Elbette Allah için” deriz. Ama gerçekten öyle mi? İşin özünü kaçırıyoruz bazen. Sohbetler, hizmetler, virt ve namazların kim için olduğu unutularak, bir süre sonra sadece kabukları kalıyor.
Bir ateistin duasını duymak isterdim..
Apansız bir korku, dehşet, yalnızlık ve çaresizlik anında, varlığına inanmadığınız bir kudrete hangi kelimeler ile yakardığınızı duymak isterdim..
Oruç kalkandır…
Kirlenen ruhlarımızı ramazanın paklığında arındırırız. Manevi kirler oruç ikliminde iyice temizlenir. Sert rüzgârlar günah ağacının yapraklarını döker. Sevap ağacının kökleri toprağa kenetlenerek güç kazanır. Bu mübarek ayda ruhumuz alabildiğine genişler. İnsanlığın medar-ı iftiharı Resul-i Ekrem Efendimiz: “Oruç kalkandır. Biriniz oruç tuttuğu gün kötü söz
HAYAT ÜÇ PERDELİK TİYATRO
“Tesadüf “ kavramı , sırları görmekten gafil olan cahilin görüşünde vardır. Yüce Allah’ın her seçiminde , tercihe dayanan gizli bir “ hikmet “ bulunur. Hikmet’ ( ilim ) de tesadüf yoktur. İlim denince yalnız maddi değil manevi ilimler olarak da anlamak lazımdır.