"“Yazmak, dünyayı kurtarmaz ama dünyayı kurtaracağını zannedenlerden kaçmak için mükemmel bir bahanedir.” – Umberto Eco"

Öykü > Başkaldırı

nötr

Alanya'lı Molla Ahmet...

Çakıcı Mehmet Efe'den sonra Aydın'ın en güçlü efelerinden birisidir, Osmanoğulları Devleti'nin son günlerinde görülen efelerin bir çoğu bu çetede yer almıştır. Molla Ahmet, en çok Çine-Nazilli-Bozdoğan-Karacasu bölgelerinde dolaşmıştır. Yunan İşgali'nden önce kendisi vurulmuş, kızanları ikiye ayrılmıştır.

üzgün

Abalı Zeybek...

Beşparmak Dağları'nda dolaştı, çevresine büyük korkular sardı. Sonunda Giritli bir zaptiye tarafından öldürüldü, Aydın'ın ünlü efelerinden birisidir.

dramatik

Örtüler

Caracalla yüksek bir tepeden vadiye bakıyordu.Uzun boylu oldukça yakışıklı sayılırdı.Kayalıklarda iç hesaplaşmasını yapıyordu.Domna onu pers prensesiyle evlendirmek istiyordu ama onun gönlü İyonun kardeşi Nerva daydı.Bir çok kez onunla evlenmek istediyse de Nerva tarafında reddedildi.Nerva Makedon kralı makrekus ile evlendi.

karışık

Küçük Oğul

Yerde debelenen oğlunu aldı kucağına baba. Bağrına basmak istedi onu. Saçlarını koklamaya başladı. Akan gözyaşlarını, oğlu görmesin diye içmek istiyordu

olumsuz

Karanlık Sokaklar

Ben ısrarla biraz daha dolaşalım diye telkinlerde bulunurken, arkadaşım artık yorulduğunu bu gecede eve boş gitmemizi tavsiye ediyordu. Milyonlarca insanın yaşadığı İstanbul'un bu lanet varoş sokaklarında bir insanla niçin karşılaşmamıştık. Bunu bir türlü anlayamıyordum.

olumsuz

Kelepir Fiyatına Satılık Sanatçılar

Hooooop ne yapıyorsun kardeşim? Yaaa at mı onlar? Öyle dişlerine filan bakmalar. At, eşek pazarı ilerde bu tezgahta sadece “sanatçı satılıyor”. Sağlıklı olduklarını nasıl mı anlayacaksın? Tövvvvbe Ya Rabbim. Katil eder insanı bunlar yaaaa. Seçip de mi yolluyorsun bunları buraya akşam akşam? İşin iyice suyunu çıkardınız ama. Bu

karamsar

Savaş Trafiği 3

Bahtiyar bağırıyordu. Ey Amerika ey Amerika silleyi ilk vuran biz oluruz. Gerisini sen düşün. Bütün kameralar zum olmuştu ona. Bahtiyarın sözleri bir başlangıca aitti, gerilim ve dönülmez adımlara.
Silah sesi duyuldu. Suriye tarafından sıkılan birkaç el silah YPG den kaynaklıydı. Kameralar o yöne döndü. Az sonra

üzgün

Seyr-i Sefer

Sevda, bir taşın başına oturmuş dalgın bir vaziyette, mahmur gözleriyle etrafını seyrediyordu. Her şey o kadar yabancıydı ki kendisine, kime ne danışacak, neye göre davranacaktı bilemiyordu. Gelenek ve göreneklerin aynı olmasına rağmen, kendi yaşadıkları ve öğrendikleri ile, geldiği bu yerlerdeki insanların gelenek ve görenekleri kendisininkine o kadar zıttı

olumsuz

Anne! Vurdular Beni

Ani bir inilti ile derin uykusundan kalkı.Gözleri ve bedeni sersemleşmişti.Hafif aralıklarla odanın tavanında asılı bulunan küçük ampülden süzülen sarı ışık süzmesi gözlerini kamaştırıp uyunmasına engel oluyor herşeyi bulanık gösteriyordu.

olumsuz

Nokta

Bir kadın anlayamaz belki bir erkeğin askeriye içerisinde yaşadıklarını. Daha çok bilemez, çünkü yaşamadığı için kafasında kurgulayamaz olanları. Askerlik bir erkeğin hayatı için çöpe atılan zaman topluluğudur. Ve herkesin şansı yaver gitmez orada.

karamsar

Yasaklanmalı Bu Sevda Ya Saklanmalı

Yorulmuştu deniz,böcekler buluşmuyordu çiçeklerle ne de ağaçlar döküyordu tek bir yaprak.Değişiyordu mevsim;güneş inatla doğarken doğudan hayatın hücresinde hüküm giyiyordu zaman ve onca suça rağmen kimse kıramamıştı zamanın kalemini.Perde inmişti zamana tıpkı hayalini görmekten bıkmayan gözlerim gibi.Bu yüzden yasaklanmalı bu sevda,ya saklanmalı...

olumsuz

İhtimallerin Direnişi

Her bayram bir tabut kalkıyordu omuzlara,boş sayfaların üstündeki gözyaşlarıydı zarfsız mektuplar ve karanlıkları üstüme kusan ejderha gibiydi gece...

Başa Dön