Öykü > Fantastik

üzgün

Lanet ve Kurban

patikadan giderken sonunda beyaz bir eve ulaştım.köşeleri ve alt tarafı yanmış gibi kurumluydu.etrafında biraz dolaştım.Camları ya yırtık bir biçimde perdeli yada buğulu veya kapatılmış.sessizce içeri giriyorum.Tahtalar gıcırdıyor.sanki beni takip eden biri var gibi geliyor.arkama dönüyorum.hiç kimse yok.bir odada yarı yanmış bir sandalye vardı yanındaysa parçalanmış kağıtlar.diğer odada bir

olumsuz

Ötzi'yi Kim Öldürdü?

Ötziyi Kim, Neden Öldürdü?
Bu isim, Türk dili ve Müslüman belleğine yabancı olmasına rağmen insanlık tarihine ve bilim literatürüne çok yakındır Ötzi.
Günümüz insanı onunla 1991 yılında Avusturya Alplerinde yolunu kaybeden iki Alman turist aracılığıyla tanıştı. İsmini de bilim insanları verdi bu yaşlı Avrupalıya.

karamsar

Gotik Hikaye

Güneş, kızıl boya küpünden çıkarılmış top gibi geniş boşluğun ötesindeki şatonun ardına süzülüyordu. Kavrulmuş toprağın orasında burasında lav hâlinde nehirler akıyor ve tek tük sivri kuleli yapılar ihtişamla dikiliyordu. Terkedilmişliğin kasvetli loşluğunda, siyah duvarlar kızıl güneşin son ışıkları altında âdeta yanıyordu. Ve dahası

nötr

Prenses ve Ejderha..! 2. Bölüm

Dikenleri kuyruğunun ucuna kadar devam ediyormuş. İpincecik pençeleri, yeşil bir derisi ve kafasında bir o yana bir bu yana dağılmış on onbeş tane dikeniyle dişi bir ejderhaymış bu... Ejder de gözlerini bu güzellikten bir türlü alamıyormuş yani..!

dramatik

Resme Hapsolan Adam

.....Ergun ailesinin salonlarındaki çerçevenin içinde geçirdiği tüm süre boyunca, el ayak çekildikten sonra, bunun neden başına geldiğini düşündü durdu.....

korkutucu

İdam Bölgesi

Hücrelerdeki kalan insanların çoğu ölmüştü inleme sesleriyle ama ölmüş olsa bile idamdan kurtulamayacaklardı. Bu bölgenin genel kuralı buydu. Topallayarak yürüyordu koridor da çıkışa fazla yoktu her yaklaştığında vazgeçmek istiyor duraklıyor arkasında gardiyan onu dürtüklüyordu.

dramatik

Aşikar Bir Sırdır Öz

Yüzünün her telinde bir korku titremesi Tel tel dökülüyor ve damla damla kayboluyordu Gözünü açtı, gökyüzüne baktı. Gökyüzü, simsiyah saçlarını gümüş bir ay tarağıyla tarayan gizemli bir kadın gibiydi; sırtı dönüktü; saçları toprakla bir olmuştu. Bu görüntüye kapılmamak, gecelik kadının peşinden gitmemek için kendini zor tuttu. Ellerini yumruk

olumsuz

Yasak Meyve

İnci gibi parlıyordu dalında iken, sanki değerli bir taşmış gibi yaprakların arasında.. koparmaya kıyamazsın aslında ama biraz açlıktan, biraz meyvenin şehvetinden olsa gerek dayanamayıp atıyorsun elini dalların arasındaki o cezp edici meyveye.. o kadar arzulu bir uzanış ki bu, oklasalar şimdi kolumu vazgeçirtemezler bu maceradan.. evet dokunabildim nihayet,

karamsar

Zehir Fısıldayan Köpükler

“ Babanı değiştiremeyeceğimi anladığımda gerçekten onu sevmeye başladım” demişti annesi.
Gülru’nun da kendini sevmesi, hatta hayatını devam ettirebilmesi için öncelikle kendini olduğu gibi kabul etmeye başlaması gerekiyordu. Ama birtürlü başaramamıştı, gerekli de görmemişti.

karışık

Yılbaşı 6

Bir çocuğun yaşının gerektirdiği işleri yapmasına, oyunları oynamasına olanak vermek gerekir.

üzgün

Uçuruma Atılan Taşlar

Işık olmayınca suret de olmuyordu.Ama suret olmayınca karanlık oluyordu.Ve karanlık;mavi gül dalları arasında uzun gece yürüyüşleri yapan hayal perisinin kendisinden ne bir eksikti ne de bir fazla.Sadece karanlıktı ve karanlık onun ta kendisiydi.
Uçurum.Taş.Ses.Ses(sizlik).

Başa Dön