Aşkları da Vururlar... Vursunlar Anasını Satayım!
"Hadi gel aslını göster , Suretin çok zalim ,Çok mu üzdüler seni , Sahiplenme, senin değil bu dikenler..." hiç romantik falan değilim bugün, sırıtmayın!
"“Yazmak, hayata karşı yapılan en zararsız isyandır; çünkü en fazla kağıt israfına yol açar.” — Franz Kafka"
"“Yazmak, hayata karşı yapılan en zararsız isyandır; çünkü en fazla kağıt israfına yol açar.” — Franz Kafka"
"Hadi gel aslını göster , Suretin çok zalim ,Çok mu üzdüler seni , Sahiplenme, senin değil bu dikenler..." hiç romantik falan değilim bugün, sırıtmayın!
Kaleme kağıda sormadan, bana sormadan, ben gibi siz gibi bir yüzleşme, bir başkaldırı... Belki edebi bir yapıt değil, belki bir günlük sayfası, ama hangimiz günlüğümüzde isyan etmedik ki...
Yollar; en çok da yalnızlara yoldaşlık yaparlar. Bazen hem bir izdir, bazen de bir arkadaştır yollar. Kimine göre ‘ince, uzun ’, kimine göre ‘ömürden daha uzun’. Ama bana göre hem ince, hem uzun, hem de ömürden daha uzun. Bazen de göz kapayıp açmaktan daha kısa daha yakın. Görmek
Neden bir anda kendine bakarsın bir yabancıya bakar gibi? Nasıl dışında kalabilirsin ki yaşamın, ansızın ayazda kalmış gibi?
Nefret duygusu sevgiden üstün bir duygu mudur? Daha mı kuvvetlidir aşkın gücü bağlılıktan?
Gelin bu hafta bir oyun oynayalım. Var mısınız? Yaz günlerinde eğlencelik olur. Oyunumuzun adı: Olmazsa olmazlar...
Yazmak ya da yazmamak üzerine bir eleştiri...
Akvaryumlara gıcığım abi… Böyle dünyadan izole izole çimiyorlar ya içinde kılçıksızlar…
Etrafıma soyutluktan bedene düşmüş bir yabancı gibi bakıyorum. Kim bu insanlar? Ben neden bu evdeyim? Ben kimim?
"Her şeyin hikayesi vardı. İnsanlar ya bilinçli bir tercihle yazıyorlardı hikayeyi yada tamamen kendi dışında yazılan bir hikayenin parçası oluveriyorlardı. Sokaktan geçen birine çarpan adam, çarptığı adamın hikayesini yazıyordu… Hayat kılcal ağlarl
Güzel konuşma, yazma ve diksiyon eğitimi konulu seminerde bir atasözünü açıklamak üzere yazılmış deneme.
Cam bir eşyanın kırılmasından sonra bir daha bir araya gelmesi mümkün olmadığı gibi, güven de tuzla buz olur yalan karşısında. Artık o kişi doğru söylese de karşıdakinin şüpheli bakışlarından kurtulamaz.