Öykü

Kravat Soslu Maydanoz

""Biz Ortaçağ’da yaşamalıydık!" diye haykırdı.\[Evet evet, belki o zaman “büyücü” diye yakarlardı seni. Kurtulurdum senden! Sünnetli olduğunu söylerdim herkese, engizisyonlarda sürüm sürüm sürünürdün. Ben anneme dedim ama dedim olmaz böyle bu zamanda, bu zamanda olmaz böyle; dedim. Dinletemedim…\] "

Sakarı Boyu Hikâyeleri İle Seyr - Ü Sefer - 1

Arda, Hamitabattan devam edip Yakacıka girmeden sola doğru dönüp yukarıdaki Samrı köyüne ulaştı. Altı kilometrelik yokuşu çıktıktan sonra yamaç bir yerde kurulu olan Samrı köyü bölgenin oldukça eski köylerindendi. Arda seneler önce Samrıya; Çaltıdan yarı toprak yarı şose yolu kullanarak gelmişti. Çaltı ise yine Sakarya nehrinin kenarında dokuz

Asık Güneş

Bir günde zamanında eve gidebilsem harika olurdu. Şehrin koşuşturması ,kovuşturması , gazı , feryatları , el kaldıran preslenmiş yüzler adeta kulaklarımda çınlıyor . Suphi Erek lisesinin yolu da tozdan geçilmezdi vakti zamanında. Saçlarımızı beyaza boyamışçasına okula nasıl geldiğimi öyle iyi hatırlıyorum ki .Usumdan yiten geceler ve bütün çaresizlikler

Hülya

...Bir anda odaya görevli doktor ve hemşireler doluştu. Bazısı Hülya'nın başucunda duran monitöre
göz atıyor, bazısı tansiyonunu ölçüyor, bazısı muayene ediyordu. Her şey yolunda gözüküyordu.
Solunum, nabız, tansiyon, kalp ritmi hepsi

Deli Aziz

Yok usta o kimseden para almaz. Ona Deli Aziz derler. Kimsenin verdiğini kabul lenmeyen bu zavallı adam ilgimi çekmişti

Kedix ve Köpex

Köpex sakinleştikten sonra Karabaş Kemikçalan’ı nasıl yakalayacaklarını konuşmaya başladılar. Kedix iki kişinin ağaç evin birinci katının pencerelerine dışardan iple sarkmalarını önerdi. Ellerinde tavalarla tabii...

Uçuruma Atılan Taşlar

Işık olmayınca suret de olmuyordu.Ama suret olmayınca karanlık oluyordu.Ve karanlık;mavi gül dalları arasında uzun gece yürüyüşleri yapan hayal perisinin kendisinden ne bir eksikti ne de bir fazla.Sadece karanlıktı ve karanlık onun ta kendisiydi.
Uçurum.Taş.Ses.Ses(sizlik).

Açık Hava Tımarhanesi

O yıllarda özellikle camiye namaza gitmek her babayiğidin harcı değildi...Bir kaç tana doksanlık sevimli dedeye izin verilmişti.Günümüzün azılı müslümanları henüz sahnede yoktu.Zaten o yıllar da o fırsatı da hiç kimseye vermezlerdi..Aniden genç veya orta yaş seviyesinden birinin avluda yer alması hemen dedikodulara, eleştirilere neden olurdu..."Bu adam kendisini çok

Başa Dön