"Yazmak, intihar etmek için çok üşengeç olanların kendini ifade ediş biçimidir." - Charles Bukowski"

Öykü

Karınca...

Aşk ve hayat içinde bulunduğu ülkenin şeklini alır... İnsan ancak başka bir insan varsa vardır... Bir aşktan iki insanın aynı şeyi anlaması mümkün değildir... Zaman, garip huylu bir hayattır...

Ya Kapıyı Çalan Sütçü Değilse?

Bilirsiniz, bu adamlar yıllar önce devrim adını verdikleri bir arabayı benzin koymadan yürütmeye kalkmışlardı, şimdi de demokrasi adını verdikleri bir arabaya bindiler; ancak buna da ileri vites koymayı unuttular. İşte o yüzden bizdeki demokrasi arabası hep geri vitesle gider ve oraya buraya da toslar.

Üçü de Bizi Ayırmak İçin Çok Çabaladılar

Çok çabaladılar aramıza ayrılık tohumları ekmek için, başında çok direndik ama, neticede ayrıldık işte. Artık onların kendi dünyası var, benim kendi dünyam. Mutlu muyuz kendi dünyalarımızda? Hem mutluyuz hem de mutlu değiliz. İki arada bir deredeyiz. Hayat bizi çekip götürüyor, bakalım nereye kadar sürükleyecek bu ayrılıklarımızı...

Bir Anı Defteri Buldum - 6

Bu bekleyiş, öncekinden daha uzun sürdü. Bir aydan fazla bir süre Sibelden hiç ses çıkmadı. Görüşmemeye karar verdiğini düşünmeye başlamıştım. Bu kararına saygı duymaktan başka yapacak bir şey yoktu. Üstelik böyle bir karar beni biraz da sevindirdi; çünkü başkalarının sırlarını öğrenmek ve bu sırları saklamak zorunda olmak gerçekten

Görüş

Ülkenin genel durumuna baktığımız zaman yanlışları tomarıyla görüyoruz. Geriye dönüp Fatih'ten sonraya
dönmek mümkün olmadığından, özellikle kafa ve ağız yapımızı değiştirmek gerekiyor. Gerici düşüncelerle değil, ilerici eğitimle. Buna ampul değil, ışıldak gerekli.

Güzel Bir Dünya

Bu gün de aynı şeyleri görmüyor muyuz? Yolsuzluklar, haksız kazançlar, sahtekârlıklar, üçkâğıtçılıklar, düzenbazlık, tokatçılık, adam kayırma, insan seçme
Peki, bu durum nereye kadar sürüp gidecek? Bu insan, ne zaman değişecek? Ne zaman sadece kendini düşünmeyecek? Ne zaman kölesi olduğu paraya değer vermeyecek? Onun kölesi olmayacak? Bu

Babaannem İle Hasbihaller - 1 -

Rahmetli babaannem çok sağlıklı bir insandı zamanında. Sekiz on yaşlarında namaza başlamış ve de ömrünün sonuna kadar; son bir iki senesi hariç beş vakit namazını kılmıştır. Dedem rahmetli, biz doğmadan çok seneler önce vefat etmiş, biz görmedik.

Aşk"a Geldin, Hoş Geldin!..

Akla teslim olmamış, aklı dışlamamış bir sevgi… Rastlamadığı ve rastlamadığın bir güven umudu.
Apaçık, hesapsız kitapsız “Acaba?”lardan uzak sözler…
Konuşulmadan konuşmalar…
Bakmadan bakışmalar…
İzinsiz izinler…

Başa Dön