"Yarın için endişelenmek, bugünün kahvesini soğutmaktan farksızdır." - Terry Pratchett (Kurgusal alıntı)"

Öykü

Bir Otobüs Dolusu Aşk (3)

..... Dönüşte şoförün gözlerine takıldı gözleri çok uykulu bakıyordu soför. "Herhalde buradan itibaren yedek şoför aracı kullanacaktır" diye geçirdi içinden.
Mola yerinde bir anons duyuldu “Ankara’dan 22’de hareket eden Bodrum otobüsü yolcuları mola süreniz bitmiştir, otobüsünüzdeki yerlerinizi almanız rica olunur.”

yazı resimYZ

O'nu Kaybettiğimiz Gün

Dünyanın 1881 yılında bir ferdi doğmuştu. Maddi
yönden zor günler yaşayan bugünkü devletler gibi,
Osmanlı İmparatorluğu da kapitilasyonlar, mutlakiyet
rejiminden kurtulmak için çıkış kapıları arıyordu. Bu kapı
Selanikte bulunan Ali Rıza Bey- Zübeyda Hanımın

Kedi Gözü

Yalnızlığım devam ediyordu.çıldırıyordum.şarap içip kusuyordum.kedi gözüyle tırmaladığım hayat.kahvehaneler,kahveler,neskahveler,kavgalar,serseriler arasında yalnızlığım...

Harf Devrimi ve Bir Anı

Bireysel olarak 2005 yılında yayınladığım 'Gün Aşımı' kitabımdan alınan anıdır. Mevcudu kalmamıştır. Kültür
Bakanlığına 2. baskısının yapılması için yazdım, şimdilik
tahsisatımız yok, orjinal Cd'sini gönder, gerekirse ileride
basabiliriz mealinde bir yazı aldım. Şu anda sağlık sorunum
olduğu için yeniden basımı

Tanrının Dönemeci

oklavayla yoğrulan bir bir nesil görüyorum.gözleri kanlı,akılları iltihaplı,düşleri harp malulu.ve kanlı basur kokuyor merdivenler.sansür tuzun üstünde eriyor.

Dayak

Lavabo üstündeki aynada yüzümü gördüğümde, gördüğüm morarmış, kızarmış, patlamış, kanamış et parçaları sinirlerimi bozdu, başladım kikirdeyerek gülmeye. Musluğu açmış, avucumu suyla doldurarak suratıma çarpmıştım ki, bu darbeyle canım acıyınca daha çok gülmeye başladım.

Bir Anı Defteri Buldum - 5 (Son Bölüm)

O gün günlerden Pazar’dı.Bindiğimiz taksinin penceresinden giren rüzgar saçlarımı dağıtıyordu.Gecekonduların bolca bulunduğu Zeytinburnu’nda bir evin önünde durdu araba.Nasıl bir evdi,merdiven çıktık mı çıkmadık mı hatırlamıyorum.

Oğlak İle Kartal

Bursa Hayvanat Bahçesinde kartallar için ayrılan yer çok büyüktü. Buradaki kartallar, tel örgülerle çevrili, yüksek yerde uçup duruyordu. Yorulanlar ise, kayaların üstünde oturuyordu. Pek çoğu yarını bekliyordu. Genç kartal Pena, yarın bekleme bahsini çoktan geçmiş, bugünü değerlendirme çabası içine girmişti. Tellerin yukarıdaki kayalara monte edildiği yerde kaçıp gidebileceği

Başa Dön