"Yazmak, aslında var olmayan sorunlara çözümler uydurma sanatıdır; tıpkı hayat gibi." – Franz Kafka"

Eleştiri

"isteyince Oluyormuş"

Ödül dağıtım sırasında Sayın Ömer Şahinbaşın özel ödülleri verirken Kuzey Kıbrıs Türk Tiyatrosunun gelişmesine katkı sağladığı için Sayın Hakan Yozcuya özel ödül uygun görülmüştür demesi beni hem şaşırttı; hem de heyecanlandırdı. Beklemiyordum. Sürpriz oldu benim için. Ama ne yalan söyleyeyim çok hoşuma gitti.

Dokunmayın Bana

Dokunmayın bana orkestra olurum, müziğimden anlamazsınız. Dokunmayın bana resim olurum, renklerimden korkarsınız. Ellerim asma bahçesidir, üzümlerimden çalmayınız. Bileklerim kabe yoludur, bıçaklarınızla kollarımı doğramayın. Bu dünyada kim üstün davası vardır, karga gibi başımda uçmayın. Dokunmayın bana boş çuvallarınızı kanımla doldurmayın. Dokunmayın yaralarıma, merhem olmayın. Her ışığı karanlıkta yıldız sanmam,

Ey Türk Esnaf ve Zanaatkârı

Ey Türk Esnaf ve Zanaatkârı... Birinci vazifen Türk İstiklalini, Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza, müdafaa ederken, geçmişte kazandıklarını da muhafaza ve müdafaa etmek durumunda olduğunu sakın unutma. Hayatta kalmanın, sonrasında da ayakta kalmanın yegane temeli budur. Bu temel senin için hazineden daha değerlidir.

1968 Devrimci Eğitim Şurası

7 Temmuz gecesi şehrin elektrikleri kesildi. O zaman da trafolara kediler mi giriyordu bilmiyoruz ama kimse "Kediler girdi" dememişti. Tarihimizde pek sık boy gösteren tekinsiz güçler, iki camiyi ve İmam Hatip Okulunu bombaladı. Elektrikler geldi, fısıltı gazetesi satışa hemen satışa sunuldu: Komünist öğretmenler bombalamıştı.
8 Temmuz

Başa Dön