..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Herkesin derdi başka. -Orhan Veli
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Toplum ve Birey
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Senin Olan Sana Gelir (Manzum Reçeteler - 1)
M.NİHAT MALKOÇ
Şiir > Yaşam

Aşırı hırs, tamah etme! Senin olan sana gelir Hasedinden yanıp bitme! Senin olan sana gelir Ömrün de bir nakdi vardır Yaradan'ın akdi vardır Her şeyin bir vakti vardır Senin olan sana gelir Mevlâm kayırır kulunu Zâyi eylemez pulunu Rızık şaşırmaz yolunu Senin olan sana gelir Ne cimri ol ne savurgan! Ayağına yetsin yorgan! Yol göstersin sana Kur'an! Senin olan sana gelir Zannetme ki rızkın dardır Sabrın çok faydası vardır

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Eleştiri > Toplum ve Birey
141 
 Düşünün Bunları  (Alp Şahin)

Evvelden mesela vakti zamanında, kimi kimi bazı güç sahipleri dışarı çıkma yasağı koyduğunda kimi kimi bazı insanlar dışarı çıkıyor, eleştiriliyor, hatta ve hatta asalaklıkla suçlanıyordu… Değişen ne peki?
142 
 Camilerin Görevi ve Ahmet Yüter Örneği  (M.Nihat MALKOÇ)

Arapça bir kelime olan caminin sözlük anlamı “toplayan”dır. Müslümanların ibadet mekânı olan camiler kulluk görevlerimizi ifa ettiğimiz yerlerdir. Camiler Müslümanlığın şiarıdır. Camiler Müslümanların toplu halde veya tek başına namaz kılıp, ibadet ettikleri umuma açık mübarek mekânlardır. Türkiye’de 80 bin civarında cami bulunmaktadır. Bu camilerin tamamına yakını halkın hayırlarıyla yapılmıştır. Devlet bu camilerin çoğuna imam atıyor ama camilerin elektrik, su, bakım ve onarım giderleri hayırseverler tarafından karşılanıyor. Türkiye’de camiler bir türlü dolmuyor, insanları camilere bir türlü çekemiyoruz.
143 
 Gül'mü Lâle'mi ve İslâm'ın Sembolü  (Ahmet GÜNAY)

Gül asil bir çiçektir.Kutlu Doğum Haftası etkinliklerindeki tanıtıcı pankartlarda hep GÜL kullanılmıştır. Doğrudur da. Bu derneğin bu tanıtıcı pankartında neden Lâle kullanılmıştır..
144 
 Profesörlük Öyle Ha Deyince Olmaz  (Ahmet Zeytinci)

Okumak, okumak ve yine okumak ile insanlar kariyer yapıyor ve mesleklerinin en tepe noktasına çıkıp bir mesleğin profesörü oluyorlar. Son zamanlarda gerek basın yayın organlarında olsun, gerek sokak hayatının içinde ya da sosyal hayatta sık sık olmasa da rastlıyoruz, hiç alakası olmadığı halde insanlar etiketlerine profesör unvanını yapıştırıveriyorlar...
145 
 Emeklilikle Görevi Bitmeyen Arif Amca  (Hande Hamdiye Ağırman)

Bu hafta günü hatırlamamakla beraber 2004’ün Mayıs ayında Bandırma’da tanık olduğum bir durumu ele almak istiyorum.
146 
 Kaybedilen Umutlar, Kazanilan Muharrem Ince  (Alp Şahin)

Her devrim, baskaldiri, cesaret orneginin sonu mutlu bitmeyebilir ama her seye ragmen tarafini ve kimligini belli ederek sevgi ve saygimizi kazandin. Bizim umutlarimiz bitti ama senin bitmesin lutfen…
147 
 Hay Ben Sizin Pet Şişenizi  (Ahmet Zeytinci)

Bir pet şişe, basit bir kullandığımız ve hiç düşünmeden attığımız bir madde... Su ya da kola şişesi, bir önemi yok, ne şişesi olduğu... Onu tabiatta başı boş, kendi haline bıraktığınız zaman, bin yılda, rakam ile de yazarsak 1000 sene de yok oluyor... Aşağı yukarı bizde sonra on on beş nesil geçmesi lazım... Kansorejen bir madde olduğu da gün gibi aşikar...
148 
 Doğumunun 63. Yılında Ahmet Hilmi İmamoğlu  (M.Nihat MALKOÇ)

Köprübaşı’mızın değerli simalarından biri olan Ahmet Hilmi İmamoğlu’nu 31 Mayıs günü kaybetmiştik. Karadeniz Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyelerinden olan ve uzun yıllardan beri eğitim camiasına hizmet eden İmamoğlu’nun çok geniş bir dost çevresi vardı. Buna cenazesinde bizzat şahit olmuştuk. Şiddetli bir yağmurda ebedî istirahatgâhına gönderdiğimiz Ahmet Hilmi Hocamızı binlerce insan son yolculuğuna uğurlamıştı. Bu insanların çoğu onun öğrencisiydi. Duyan herkes son vazifeye koşmuştu.
149 
 Kelebeğin Ömrü Birgün İmiş!..  (Semra Arslan)

....Bilirmisiniz kelebeğin ömrü birgün imiş. Ördüğü kozadan çıkmayı, gün ışığına kavuşma sabrını, çiçeklerin özlemini yaşarmış onca vakitte birgün sürermiş sefası. Bilmezmiş ikinci gününde olduğunu, bilmezmiş güneşin yeniden doğacağını...
150 
 Her Şey İki Çeşit  (Ahmet Zeytinci)

İki çeşit deli vardır zırzır deli bir de hınzır deli... Zırzır deliler durmadan zız zır gürültü çıkartırlar. Hınzır deliler de çok sinsidirler... Hınzır deliler de kendi aralarında ikiye ayrılır, vırvır dediler, kıvır da kıvır deliler... Kıvır da kıvır delilerde kendi aralarında ikiye ayrılır, gerdandan kıvır deliler, bir de kalçadan kıvır deliler...
151 
 Revizyon  (Tayyibe Atay)

oh beh!..kurtulduk!.:)
152 
 Boynuzdan Nasıl Kurtulursunuz  (Ahmet Zeytinci)

Boğalarla İnsanların güreştiği bir ülke olan İspanya'da bir çokları boynuz yemekten kurtulamamaktadır... Lakin adaletsiz bir karşılaşmadır bu, boğalarda silah olmadığı halde insanlarda kesici aletler vardır... Arenada ki o boğa güreşlerinde ben hep boğaları tutarım, boğalardan yanayım, öyle de olsa sonunda, hep, elinde kılıç olan insan kazanır... Aman kurban kesmeyin diye ayağa kalkan hayvan severler, her ne hikmetse İspanya'ya gıklarını çıkartmazlar...
153 
 Yoksa Öldüm de Cehennem de mi Yaşıyorum Ben Anne?  (Emine Pişiren)

Onur ve can ancak Allah'a son nefeste verilirmiş. O yavruların ne suçu vardı? Bilinen 34 dernek çocukları kirleten vakfı korumak adına girişimlerde bulunmuşlar bile. Ya Çağdaş Yaşama Dernekleri hallaç pamuğu gibi tarumar edilip, 35 bin çocuğun bursları hiçe sayılırken, üstelik kanser tedavisi gören Türkan Hocamızı hastaneden apar topar alınıp, günlerce sorguda tutukluyken hangi dernekler sokaklara dökülmüşlerdi?
154 
 Kişisel Gelişim Kitaplar ile Olmaz  (Ahmet Zeytinci)

Bir çok Kişisel Gelişim Kitabının da insanın ilgisini çeksin diye, çok ilginç başlıkları vardır... Kendini Fişekle, yok efendim Kendini Ateşle, Ayağını Yere Sağlam Bas, Düşün ve Zengin Ol, Dost Kazanma ve İnsanları Etkileme Sanatı... Tabi bu kitap isimleri daha da çoğaltılabilir... Özlü bir söz de ’’Çocuklarınıza zengin olmayı değil mutlu olmayı öğretin, böylece hayatları boyunca, sahip oldukları şeylerin fiyatını değil, kıymetini bilirler.’’ der...
155 
 Hasta Şark!..  (Cahit KILIÇ)

Akif merhum, Garp için “Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar” derken, “Şark’ın bütün keskin dişleri yerli yerindedir, önce etrafındakileri tike tike doğrar” mı demek istedi acep!
156 
 Dünyanın En Gereksiz Bilgileri  (Ahmet Zeytinci)

Kaydedilmiş en uzun süre uçan tavuk rekoru 13 saniye imiş... Ağırdır tavuklar öyle kolay kolay uçamazlar, ama her ne hikmetse bu tavuk havalanmış ve de 13 saniye havada kalmış. Kim bilir belki de Guiness Rekorlar Kitabına girmek için mi bu uçma ve havada kalma denemesini yaptı acaba? Belki de horoz aşık olmuş buna bu da o horozu değil de başka horozu seviyorsa, vermeyeceğim sana gönlümü, ben başka horozu seviyorum, deyip de ondan mı kaçtı kaçarken de uçtu acaba?
157 
 Kim Suçlu?  (Yûşa Irmak)

Bu ülkede son yirmi yıldan bu yana muhafazakârların ne kadar muhafazakâr olduklarını gördük! biliyoruz da peki muhafazakâr olmayan laik kesimin muhafazakâr olup olmadıkları hakkında ne biliyoruz acaba? Türkiye’nin bir karşıtlıklar ülkesi olduğu hakkında hemfikiriz. Hatta XIX. yüzyılın başından itibaren, entelektüel tarihini bile bu ikili karşıtlıklar üzerine kurduğunu söyleyebiliriz.
158 
 Sevgi İle Git  (Alp Şahin)

İşte gidilmesi istenen süreç bu… Tabuları yıkma… İnsanın hayvan gibi olması… Yaratan’ın yapma dediğini inatla yapma… Sıkıntının ta kendisi
159 
 Hasta Bir Toplum İlerisi İçin Çok da Umut Vermiyor  (Ahmet Zeytinci)

Konya’da maske takmadı diye tartıştığı yolculardan birisini evden tabanca alıp gelip bacağından yaralıyor vatandaşı birisi... Gir yat şimdi üç beş sene, saçma sapan bir durumdan dolayı... Bir de baklavacılar vardı, hatırlarsınız, yanda ki araba ile hırlaşıp, arabanın önünü kesip darp etmeye kalktılar, sonrada hapsi boyladılar, işleri de bozuldu, belki perişan oldular...
160 
 Sinerji... (- I - )  (Emine Pişiren)

"...Bu sözler mucizevi bir şekilde etkisini göstermiş ve sahada sanki tükenmez bir enerjiyle oyun oynamışlardı. Sonuç kaçınılmazdı. Türk takımımız dünya üçüncüsü olmuştu. Mektupla gelen sinerjik iletişim, takım ruhunu sağlamıştı..."

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 
31 32 33 34 35  Sonraki Sayfa




son eklenenler
O Osmanlı Subayı
Alp Şahin
Eleştiri > Toplum ve Birey
Timur
Alp Şahin
Eleştiri > Toplum ve Birey
Şehzade
Alp Şahin
Eleştiri > Toplum ve Birey
Sepet
Tayyibe Atay
Eleştiri > Toplum ve Birey
Biyolojik Çöp Olmayın
Ahmet Zeytinci
Eleştiri > Toplum ve Birey
Coğrafya - Aşk - Kader
Erdem İlker
Eleştiri > Toplum ve Birey
Gerçek
Erdem İlker
Eleştiri > Toplum ve Birey
İyi ve Kötünün Savaşı
Erdem İlker
Eleştiri > Toplum ve Birey
Muasır Medeniyete Erme
Erdem İlker
Eleştiri > Toplum ve Birey
Mutluluk ve Huzur
Erdem İlker
Eleştiri > Toplum ve Birey
Ölüm ve İhtimaller Üzerine
Erdem İlker
Eleştiri > Toplum ve Birey
Ölümü Unutarak Yaşamak
Erdem İlker
Eleştiri > Toplum ve Birey
Neyimizi Kaybettik
Yûşa Irmak
Eleştiri > Toplum ve Birey
Bu Devirde Ne Kaldı
Ahmet Zeytinci
Eleştiri > Toplum ve Birey

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.