Hayvanlar insanlardan değerli midir ki!
En önemli ve çarpıcı gerçek o çocukların yiyecek ekmeğinin ve başını sokacak bir evinin olmamasıdır.
En önemli ve çarpıcı gerçek o çocukların yiyecek ekmeğinin ve başını sokacak bir evinin olmamasıdır.
Türkiye'nin gündemini bir süre tutan iki film, Geceyarısı Ekspresi ve Salkım Hanımın Taneleriyle birlikte Türkiye'ye bir bakış.
Herkesi kör ve alemi de sersem sanıyorlardı.
“Karakolda doğru söyleyip mahkemede şaşan Yaşar” gibi, ABD’nde söz verip, Türkiye’ye gelince “yan çizmeye” kalktılar.
Ama Yankee yemedi!
Yolcu Dergi̇si̇ni̇n 76. Sayisi Rasi̇m Özdenören Beyefendi̇ye Armağan Edi̇ldi̇.
Yukarıda bahsedilen bütün olumsuz değerlendirmelere rağmen İslamcı kesimin gerçekten demokratik hak ve özgürlükleri genişleteceği safsatasına inanmak mümkün müdür! Özellikle 2002 ile 2005 yılları arasında demokratik toplum ve demokratik devlet için göreli olarak atılan adımların devamı neden gelmemiştir.2007 yılından itibaren neden gem azıya alınmış ve rövanşist tutumla hareket edilmeye
Canım ülkemin insanlarının sevgi ve cinsellik konusundaki ihtiyaçları dillere destandır. Tam da bu noktadan bakıldığında Türk Erkeğinin dünya literatüründe bu noktada bir şanı ve şerefi dahi vardır diyebilirim. Sizler de bu övgüyü büyük bir ihtimalle çeşitli vesileler ile zaten duymuşsunuzdur! Bu tarz insanların neden bu tutum içerisinde bulunduğunu
Kimler yok ki aralarında!Böylesine karışık bir topluluğu Ebumüslim divanında bile göremezdiniz.Eski FKÖ gerillası, TRT’yi dolandırmaktan sabıkalısı, Selanik dönmesi, İslam bülbülü bir araya gelmiş.
Mevcut siyasi iktidarın ayrıca hegemonik bir güç haline gelme gibi bir amacı da vardır. Kendi dünya görüşlerinin ve sınıfsal çıkarlarının evrensel çıkarlar olarak temsil edilmesi mutlak hedefleridir. Çevreden merkeze gelerek belirli bir sınıfın iktidarını, muhafazakâr burjuva sınıfının iktidarını tesis ve idame ettirme gibi bir sınıfsal duruş da sergilemektedirler.
Özellikle doğu bölgelerimizde erkeklerin eşeklerle cinsel ilişkiye girmeleri olağandır. Bu davranış o kadar doğallaşmıştır ki eşeklere eşo gelin demeye kadar gelmiştir. Sonuçta erkekler geleneklerin ve göreneklerin baskısı altında cinsel anlamda özgür olamadıkları ve rahatça partner bulamadıkları için böyle bir yola girmişlerdir.
Türkler robot üretemez mi? Öyle bir üretir ki parmaklarını yersin!
Aşk kalbi kıranı affeder belki. Aşk vicdansızdır çünkü. En çok sevene acımaz. Sevene yüreğinin sesini dinle, o ne derse yap der. Oysa insan aklıyla ve inancıyla ayakta kalır. İnsan bu yüzden sürünür. Aşk gurur kabul etmez. Gurur aklın işidir. Aklını ve inancını önüne katan kişi, kalbini kıranı asla
Bu küfür bildiğimiz küfürlere pek benzemez. Edilse rahatlatmaz, belki edilmesine kelimelerin kifayeti yetmediği için ağızdan çıkmaz. Dehşetinden alfabesi donar, içine yerleştiğinin. Çünkü bu küfür haksızlık karşısında duyulan çaresizliğin dilsiz ağıtıdır. Çünkü bu küfür yutkundukça yakan bir zehir, soludukça öldüren bir nefes, büyüdükçe imkânsızlaşan bir sestir
Hükümet bir yandan yolsuzlukların üzerine gideceği izlenimi verirken, öte yandan da İhale Yasasında yapmak istediği değişikliklerle tam aksi yönde bir
hareket yapıyor sanki!
Değişen ve gelişen bir Dünya'nın içerisinde yaşıyoruz. Özellikle ülkemiz bu değişimin görülebileceği ülkelerden. Az önce 'DünyaBizim' adlı internet sitesinde 'TOKİ Bursa’da ne yapıyor?' başlıklı yazıyı şöyle bir okudum ve yazar gerçekten çok doğru şeyler söylemiş ve aklıma bu yazıyı yazma fikrini getiren bir yazı yazmış.
Kızılderili Geronimo, o güne kadar görülmemiş bir olay yaşamış, kabilesinde.
Tek isteği özgür topraklarında hür yaşamak olan, bir ağacın gölgesinde ailesiyle mutlu bir gün geçirmek isteyen Apache Geronimo, kartala benzeyen bir kuşun meydanın tam ortasına indiğini, pençelerinde de garip bir nesnenin olduğunu fark eder.
Bu ülkede insanlar medeni midir? Evet, medeniyetin tarlasında otlanacak kadar medenidir. Bu ülkede kimsenin zekasına ve aklına güvenip de sakın kafanı kurcalayan bir konuyu açma. Ya soluğu savcılıkta alırsın ya da kovulursun. Bu ülkede insanlarla konuşabileceğin en zekice konular ineklerin süt verimidir.
Türkiye’nin aydınları, gazetecileri, bilim adamları, akademisyenleri, yazarları nedenini bilmedikleri “sözde garip suçlardan” yıllardan beri cezaevindeler. Onlar terörist değil. Hiç kimseyi öldürmediler. Soygun yapmadılar. Kimseyi gasp etmediler. Sadece düşüncelerini söylediler. Üstelik, haklarındaki iddianame daha okunmadı bile. Yani, nedenini bilmeden içerde “çürümeye” terk edildiler. İddianamenin okunmasının bile çok uzun bir
Hemen hemen her eve, okula, işyerine ulaştırdığımız birkaç kitap vardır mutlaka. Kitapla okuyucuyu, okuyucuyla yazarı buluşturduk, aydınlanmaya katkı sunduk, yılmadan, usanmadan, bıkmadan, yıllardır kurduğumuz düşleri İskenderun’da gerçekleştirdik.
Yakın geçmişteki şeçimler esnasında şahit olduklarımız, bana bunları düşündürttü. Korkarım ki, bir sonraki seçimde de, ondan daha sonraki seçimde de ortam yine böyle olacak.
Bu yazı güncelliğini koruyacak.